“Türklerin “Gizli saklı bir pazarlık yapılıyor, bir şeyler alınıyor, bir şeyler veriliyor. Burada bizim de anlamadığımız birtakım işler dönüyor” manasında bir tereddüt içerisinde olmamaları sağlanmalıdır”
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Japonya ziyareti dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Kurtulmuş, Abdullah Öcalan’ın yapması beklenen çağrıyla ilgili gelen soruya verdiği yanıtta şu ifadelere yer verdi:
“Ümit ediyorum İmralı’dan en kısa sürede terörün bitirildiğini ilan edecek açıklama gelir”
“Sayın Devlet Bahçeli’nin açıklamalarıyla, sayın Cumhurbaşkanımızın da iradesiyle sürecin başladığını ve çok şeffaf bir şekilde yürütüldüğünü ifade etmek isterim. DEM Parti’nin Meclis’teki partileri, görüşmelerle ilgili bilgilendirmesi önemlidir. Kaldı ki ilgili devlet kurumları, sürecin en ince detayına kadar takibini yapmaktır.
Ümit ediyorum, İmralı’dan en kısa süre içerisinde terörün bitirildiği ve artık bir terörsüz Türkiye döneminin başladığını ilan edecek açıklama gelir. Ben tarihler üzerinde durmaktan ziyade bu işin sağlam bir şekilde ama çok da vakit kaybetmeden bitirilmesi gerektiğini düşünüyorum.”
“Bu açıklama hayati önemde; arkası zaten süratle gelir”
“Siyasi kanaatlerimiz ne kadar farklı olursa olsun, herkesin terörün bitirilmesiyle ilgili bu sürece destek olması gerektiği kanaatindeyim.
Tabii ki sürecin sağlıklı bir şekilde yürümesinin ilk adımı da İmralı’dan beklenen o açıklamanın gelmesidir ve Türkiye’nin gündeminden terörün ilanihaye kaldırılmasıdır. Biz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları olarak hep beraber kendi geleceğimize sahip çıkıyoruz. Bunun için bu açıklamanın hayati bir önemde olduğunu düşünüyorum. Arkası zaten çok süratle gelir.”
“Kürt’ün onurunu, Türk’ün gururunu koruyacak çözüm”
Kurtulmuş, “Bir beklenti oluşturuluyor Kürt kökenli insanlarda. ‘Öcalan çağrı yapacak. Karşılığında bir şeyler alacağız. Kemalizm’in Türk tanımlaması bitecek, işte Anayasa’daki Türklük tanımlaması dahil olmak üzere; Türkiyeli diye bir kavram gelecek’ vs. Şimdi böyle bir pazarlık sürecinde değiliz değil mi?” sorusunu da şöyle yanıtladı:
“Hayır, kesinlikle. Biz hepimiz ortak bir medeniyetin çocuklarıyız, aynı vatanın evlatlarıyız, aynı bayrağın altında yaşayan insanlarız. Esas meselemiz Türkiye’de birliği dirliği sağlamak ve bu bölgesel şartlar altında Türkiye’nin iç cephesini tahkim etmektir.
Bize bu kadar fatura ödeten, on binlerce insanımızın ölmesine, bu kadar büyük yılları kaybetmemize neden olan bu sorunun ortadan kaldırılması için anahtar; Kürt’ün onurunu, Türk’ün gururunu koruyacak çözümleri ortaya koymaktır.
Kürt’ün onuru derken şunu kastediyorum. Her bir vatandaşımızın gerçekten eşit yurttaşlık temelinde, kendisine bir ayrımcılık yapılmadığını hissettiği bir iklimin oluşturulmasıdır.
“Türklerin ‘pazarlık yapılıyor, işler dönüyor’ tereddüdünde olmaması sağlanmalı”
“Öte taraftan Türklerin de hiçbir şekilde ‘Gizli saklı bir pazarlık yapılıyor, bir şeyler alınıyor, bir şeyler veriliyor. Burada bizim de anlamadığımız birtakım işler dönüyor’ manasında bir tereddüt içerisinde olmamaları sağlanmalıdır. Süreç halkımızın ve siyasetin murakabesinde şeffaf bir şekilde yürütülmektedir.
TBMM Başkanı olarak özellikle siyasetçilerimizden ricam şudur. Herkes, yüz kere düşünüp bir konuşsun. Konuşmak kolaydır. Ağızdan çıkan sözü geri almak zordur. Mühim olan iyi bir iş yapmak. Türkiye’nin on yıllar boyunca devam eden terör sorununu bitirerek önümüzdeki döneme gençlerimize, torunlarımıza, gelecek nesillere rahat edeceği bir Türkiye’yi bırakmaktır. Türkiye’nin artık terör diye bir meselesi olmamalıdır.”