Ana SayfaHaberler‘Kart, kurt, Kürt' günleri gibi: Anadili Türkçe olmayan sığınmacılar için kurulan destek...

‘Kart, kurt, Kürt’ günleri gibi: Anadili Türkçe olmayan sığınmacılar için kurulan destek hattına Kürtçe dahil edilmedi

Türkiye Barolar Birliği (TBB) ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) işbirliğinde anadili Türkçe olmayan sığınmacılara yardım kapsamında kurulan dil desteği uygulamasına Kürtçe alınmadı. UNHCR’nin objektif kriterleri esas aldığı biliniyor, bu durumda Kürtçesiz dil desteği uygulamasının TBB’nin talebiyle mi yoksa onu da aşan siyasi iradenin talebiyle mi böyle oluşturulduğu merak ediliyor.

Türkiye Barolar Birliği (TBB) ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği işbirliğinde anadili Türkçe olmayan sığınmacılara yardım kapsamında Arapça, Farsça, Fransızca ve Dari (Afgan Farsçası) dillerinde adli yardım desteği sunabilecek olan bir destek hattı kuruldu.

Ancak, o destek hattında, mülteciler arasında en çok kullanılan dillerden biri olan Kürtçeye yer verilmedi.

Rûdaw’ın haberine göre Mardin Barosu Mülteci Hakları Komisyonu Türkiye Barolar Birliği’ne bir dilekçe yazarak söz konusu diller arasına Kürtçenin de alınmasını talep etti.

Baro talebinin gerekçesinde, Suriye’den Türkiye’ye mülteci olarak gelen kişilerin arasında büyük bir Kürt nüfusun da bulunduğu, bu Kürt nüfusun ana dilinin Kürtçe olduğunun resmi kayıtlarda tescillendiği, bu nedenle bu kişilere Kürtçe hizmet verilebilmesi amacıyla Kürtçe destek hattının da kurulması gerektiği ifade edildi.

Mardin Barosu Genel Sekreteri Avukat Sezgin Dinç imzasıyla TTB’ye iletilen başvuru dilekçesinde, avukatların geri bildirimlerinde özellikle Kürtçeye yönelik ciddi bir talebin bulunduğu belirtildi ve şöyle denildi:

“Destek bürosunca destek sunulan dillerin yanı sıra Kürtçe tercüme desteğine önemli oranda ihtiyaç duyulduğu ve Kürtçeye yer verilmemiş olmasının büyük bir eksiklik olduğuna işaret edilmiştir. Nitekim Göç İdaresi Başkanlığının 24 Mart 2022 verilerine göre Mardin’de 91.686, tüm Türkiye’de ise 3.754.501 geçici koruma statüsüne sahip Suriyelinin yaşadığı, uluslararası azınlık haklarının verilerine göre de Suriye nüfusunun yüzde 10 ile 12’sinin Kürtlerden meydana geldiği, yine anadilleri Kürtçe olan uluslararası koruma statüsündeki Mardin’in Midyat ilçesinde yaşamını sürdüren Ezidi Kürtlerin nüfus yoğunlukları göz önüne alındığında Kürtçe tercüme desteğine olan ihtiyacın hayatiyeti kendini göstermektedir. Yukarıda açıkladığımız nedenlerle adalete erişimde eşitlik ve usul ekonomisi ilkeleri gereğince Türkiye Barolar Birliği ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği işbirliğinde olan tercüme destek hattına Kürtçenin de dahil edilmesi hususunda gereğini yapılmasını arz ederiz.”

- Advertisment -