İş insanı Osman Kavala, Çarşı Davası ile birleştirilerek üçüncü kez açılan Gezi Parkı Eylemleri Davası’nın üçüncü duruşması için bugün yeniden hâkim karşısında.
Duruşma öncesinde CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, tutuklu Osman Kavala’yı dün (16 Ocak) Silivri Cezaevi’nde ziyaret etti.
Ziyareti sırasında tutukluluğuna ilişkin değerlendirmelerde bulunan Kavala şunları söyledi:
“İddianamede, ‘Henri Barkey ile yoğun irtibatı var, bu da casus olduğunun kanıtıdır’ deniyor. Ama ‘Barkey üst düzey ve yetenekli bir casus olduğu için bu irtibatı somutlaştıramadık’ deniyor. İki yerde somutlaştırılmış. Biri, benim büromun çatısında bir baz istasyonu var, Barkey de aynı gün aynı saat aralığında aynı baz istasyonundan yararlanmış. Ben büromdayım, o da muhtemelen İstiklal Caddesi’nde yürüyor. İstiklal Caddesi’nden geçenler benim büromun çatısındaki baz istasyonundan yararlanır. Buna yoğun irtibat deniyor.
“Bir diğeri de ‘darbe sonrası Türkiye’yi kimlerin yöneteceğini belirlemek için yurtdışında toplantı yaptılar’ deniyor. Aynı iddianamede onun Almanya’da, benim Fransa’da ayrı ülkelerde olduğumuz da yazıyor ama buna da irtibat demişler.
Avrupa Konseyi’nin yaptırımından ben utanırım
“Türkiye’nin kurucusu olduğu bir konsey tarafından cezalandırılmasından ben utanırım. Yaptırım kararından memnun olmam. Bu duruma getirmemeleri lazım. Bu konuyla ilgili Erdoğan ile Çavuşoğlu’nun basına yansıyan yaklaşımları arasında fark var. Avrupa Konseyi’nin yaptırımları dış müdahale olarak yorumlanamaz. Türkiye’nin kurucusu olduğu bir konseyin müdahalesi olarak bakmak lazım.
Dış güç olarak bir ben kaldım
“Amerika’ya, Rusya’ya, Almanya’ya, Fransa’ya bir şey söyleyemiyor. Elde kala kala dış güç olarak bir ben kaldım, bir de Soros kaldı. Benimle de Soros’la da araları çok iyiydi. Bir hukuk devletinde bir davanın sanığı hakkında ülkeyi yönetenler en az on kez olumsuz beyanda bulunamaz. Bu süreçten mahkemenin etkilenmeyeceği nasıl beklenebilir?”