Gezi Davası’nda ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan ve bu cezası Yargıtay tarafından da onaylanarak kesinleşen Osman Kavala’nın avukatı Hilal Zengin’in Adalet Bakanlığı’na yaptığı “kanun yararına yeniden yargılama” talebi reddedilmişti.
Duvar’dan Can Bursalı’nın haberine göre; Zengin, bugün (8 Temmuz) bir dilekçe daha yazarak Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’ne başvurdu. Zengin’in dilekçesinde, Kavala’nın hiçbir kitlesel eylemin organizasyonunda yer almadığının, finansman sağlamadığının, Gezi eylemlerinin mutabakatla sonuçlanması için gayret gösterdiğine dikkat çekildi ve “Masak Kayıtları da bu doğrultudadır. Kaldı ki; müvekkilin durumunu en iyi bilecek kuruluş, Milli İstihbarat Teşkilatı’dır” ifadelerine yer verildi.
“Osman Kavala tertemiz bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır. Yaratılmak istenen algının aksine müvekkil Osman Kavala siyasal veya askeri casus değildir” denilen dilekçede ayrıca, başvuruda detaylı açıklamalar yapılmasının gerekçesi şöyle anlatıldı:
“Yargılamanın yenilenmesi başvurumuzda bu açıklamaları yapmamızın nedeni; ülkemizin hukuk alanında normalleşmesine zemin hazırlamak, bu anlamda genel bir iyileşmeye katkıda bulunmak ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın kripto yapılarla mücadelesinde ufak da olsa katkıda bulunmak içindir. Zaman içinde bu cümlenin anlamı daha iyi anlaşılacaktır. Ne var ki sorumluluk mevkiinde olanların; umulur ki, bu sürece bigane kalmamaları, gerçek vatanseverlerin cesaretini biraz daha artıracaktır. Bu bakımdan hukukçu olan Adalet Bakanı’mıza büyük görev düştüğü izahtan varestedir.”
Dilekçenin sonuç kısmında yargılamanın yenilenmesi, Kavala’nın tahliyesi ve beraati talep edildi ve dilekçenin bir örneğinin Cumhurbaşkanlığı’na sunularak, şikayetlerinin olup olmadığının sorulması talep edildi.
Başvurunun son kısmında da şu cümleye yer verildi:
“Eski hükümet sistemi olan parlamenter sistemin bir şekilde yeni sistem içerisine alınıp alınmadığı, gizli bir şekilde yaşatılıp yaşatılmadığı, Bakanlar Kurulu’nun mevcut olup olmadığının da gerçeğin ortaya çıkarılması bakımında mümkünse, öncelikle yazılı görüş alınmasını talep etmek zarureti de hasıl olmuştur.”