İsmail Küçükkaya’nın sunduğu Çalar Saat programında açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı televizyonda canlı yayın tartışmasına davet etti.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamasından satır başları;
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisine yönelik kullandığı “çürük” gibi ifadeleri “telaş” olarak değerlendiren Kılıçdaroğlu, “Bana niye hakaret ediyorsun kardeşim! Ben senin seviyene düşmem! Ben bu insanlara saygılıyım. Ben kimseye hakaret etmem. Bir düşüncem varsa çıkar efendi gibi anlatırım. Ama o hakaret ederek çünkü bilgi birikim yok hatalarının farkında değil” dedi. “Cesaretin varsa, yüreğin yetiyorsa bugünden tezi yok ya adaylığını açıkla ya da adayını açıkla” söylemine de yanıt veren CHP lideri, Erdoğan’a, “Yüreğin yetiyorsa beni çağırırsın televizyon kanallarına oturur hesaplaşırız, ben de sana cumhurbaşkanı adayının kim olduğunu açıklayacağım” diye seslendi.
Kamuoyunda gündem olan “Bülent Arınç’la tokalaşma” mevzusu hakkında konuşan CHP lideri, “Bülent Arınç’la tokalaştık, hatta bir değil iki kez tokalaştık. Niye tokalaşmayalım. Farkı siyasi kulvarlarda olmamıza karşın birbirimize saygılıyız” dedi. Arınç’ın konuşmasında “AK Parti yeni kurulduğunda ve iktidar olmadığında her toplantıya gittiklerini ısrarla ifade etmesine” dikkati çeken Kılıçdaroğlu, gündem olan “kral çıplak” ifadesini de “demokrasi için çok önemli bir açıklama” olarak değerlendirdi. Kılıçdaroğlu, “Siyasetçilere ders verir nitelikte bir konuşma. Bu ifade benim açımdan önemli aslında Türk demokrasisi için de son derece önemli bir açıklama” ifadelerini kullandı.
Bir an önce sandığa gidilmesi gerektiğini söyleyen CHP lideri, “Büyük bir olasılıkla erken seçim yapacaklar. Çünkü ülkeyi yönetemiyorlar. Bundan sonraki geçen her bir günün toplum üzerindeki yükü daha fazla olacak, felakete doğru gidiyoruz” sözlerini kaydetti. Vatandaşlara “sandığa gidin” çağrısında bulunan Kılıçdaroğlu, “Seçim güvenliğinden kimse kaygı duymasın” diye seslendi.
“Gerçekleri dinlemeye tahammül edemiyorlar”
CHP lider sosyal medya yasası ile ilgili de, “Gerçekleri dinlemeye tahammül edemiyorlar. Benim düşündüğümün aksine değil de gerçekleri yazarsan gerçekleri kamuoyunun bilgisine sunarsan ben seni hapse atacağım diyor. Benim söylediklerimi yazacaksın diye bir düşünce. Daha önemli bir şey var AK Parti’nin komisyon başkanı Yargıtay’dan bir üye istiyor. Yargıç geliyor bunun doğru olmadığını büyük tartışmalara yol açacağını söylüyor. Onu susturuyorlar. Davet ettikleri kişi gerçekleri söylüyor ama buna tahammül edemiyorlar. Neden? Saraydan talimat almış başkan bu böyle geçecek diyor. Bu yasa yapmanın hangi koşullarda gerçekleştiğini bize gösteriyor” diye konuştu.
“Bunlar korkunun eseri”
RTÜK’ün muhalif kanallara verdiği cezalara da tepki gösteren CHP lideri, “Bunlar korkunun eseri. Zulmü artırıyorlar her seferinde. Muhalefete tahammül edemiyorsan o ülkede demokrasi olmaz” ifadelerini kullandı.
“Bunların dünyadan haberleri yok”
Ekonomiye de değinen Kılıçdaroğlu, “Bir tane adam getirmişsiniz Hazine ve Maliye Bakanlığı’na, boyuna mı, gözlerine mi, endamına mı bakacağız! Hep bak diyor sen dön bir peynir, salatalık, domates fiyatlarına bak. Bunların dünyadan haberleri yok” diye sitem etti.
“Türkiye Cumhuriyeti devleti ön yargı ile yönetiliyor”
İktidarı, “Türkiye Cumhuriyeti devleti akılla yönetilmiyor, ön yargı ile yönetiliyor. Bir kişinin ön yargısıyla, egosuyla TC devleti yönetiliyor. Bir örnek vereyim, hastanesi olmayan ordu olur mu? Dünyanın her tarafında var bizde de vardı. Hangi bilgiye göre kapattın sen bunu? Kim sana kapat dedi? Şanlı ordunun elini kolunu bağlamışsın Suriye’de Pençe Operasyonunda yaralananlar geliyor bunların askeri hastaneden tedavi edilmesi lazım” diyerek eleştiren Kılıçdaroğlu açıklamalarına şöyle devam etti:
“Faizi indirdik diyor, Hangi faiz indi? Merkez Bankası bankalara düşük faizle bankalara veriyor, bankalar bunu götürüyorlar hazine tahvili alıyorlar bankalar burada karlarını yüzde 300’lere çıkardılar vatandaşa da yüksek faizle kredi veriyor. Erdoğan birilerine para kazandırıyor aslında. Biz boşluna beşli çete demiyoruz. 85 milyon insan bir avuç insana çalışıyor.
“Kur Korumalı Mevduat uygulamasını derhal kaldıracağız”
“Kur Korumalı Mevduat uygulamasını derhal kaldıracağız. Ekmek alırken vergi verecek milyarları alırken vergi vermeyecek. Man Adası geleneği bu. Getirdiler paraları beş kuruş bir faiz vermediler. Buradan önce Amerika’ya bildiriliyor, şu kadar para hareketi var oradan Man Adası’ndan Türkiye’ye geliyor, vergi cennetlerinden geldiği için beş kuruş para verilmiyor. Açtı bununla ilgili dava, Yargıtay’da bu davayı kazandık. Belgelerin tamamı doğru. Oradaki iddialarımın arkasındayım.
“Dünyanın hiçbir mahkemesi bir ülkenin soyulmasına evet dememiştir”
“(İngiliz mahkemeleri) Dünyanın hiçbir mahkemesi bir ülkenin soyulmasına evet dememiştir. Benzer uygulamalar olmuştur hangi iktidar götürdüyse bunu kazanmıştır.
“(İstanbul Havalimanı kirası) Esnaf vergi ödemediği için burnundan getiriyorsun adamın ödemediği vergiyi erteliyorsun sıfır faizle. Olmaz!
Erdoğan’a çağrı: Yüreğin yetiyorsa beni çağırırsın televizyon kanallarına, ben de sana cumhurbaşkanı adayını açıklarım
“(Erdoğan’ın kendisine yönelik kullandığı ‘çürük’ ifadesine) Telaş telaş. Yüreğin varsa diyor cumhurbaşkanı adayını açıkla diyor. Yüreğin yetiyorsa beni çağırırsın televizyon kanallarına oturur hesaplaşırız ben de sana cumhurbaşkanı adayının kim olduğunu açıklayacağım.
Bana niye hakaret ediyorsun kardeşim! Ben senin seviyene düşmem! Ben bu insanlara saygılıyım. Ben kimseye hakaret etmem. Bir düşüncem varsa çıkar efendi gibi anlatırım. Ama o hakaret ederek çünkü bilgi birikim yok hatalarının farkında değil.
“Büyük bir olasılıkla erken seçim yapacaklar”
“Büyük bir olasılıkla erken seçim yapacaklar. Çünkü ülkeyi yönetemiyorlar. Bundan sonraki geçen her bir günün toplum üzerindeki yükü daha fazla olacak, felakete doğru gidiyoruz. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem ile tüm bu sorunların çözüleceğine inanan bir insan olarak bir an önce sandığa gidilmeli. Erdoğan’ın bu sorunları çözme kapasitesi yok. En kısa zamanda seçime gidilmesi lazım. Biz yarın seçim olsa yarın bile hazırız. Sandık güvenliğinden tutun seçim bildirgelerine kadar hazırız. Biz millet masası olarak 6’lıu masa olarak hazırız.
Aytun Çıray’ın açıklaması
“(Aytun Çıray’ın “Akşener, Erdoğan’ın üçüncü kez aday olmasında kolaylaştırıcı olacak” açıklamasına) Akşener Türkiye’nin gerçeklerini en iyi bilen politikacılardan biri. Akşener’in bu konudaki açıklamaları temelini hukuka adalete dayandırılan açıklamalar. Akşener’in açıklamalarını dinlemek gerekiyor.
Sezgin Baran Korkmaz’ın ABD’ye teslim edilmesi kararı
“(Avusturya’nın SBK kararı) Bir siyasi iktidar kirli ilişkilere girdiği andan itibaren o girdaptan çıkamaz. SBK uçağı var o uçaklarda kimler gezdi, lüks otellerde kimler ağırlandı. Bütün bunların hepsini anlatacaklardır. Amerika sonra bunu şantaj olarak tehdit ediyor iktidarı. Brunson’u ver diyor. Verdi. Bir telefonla bütün yelkenler indi. 33 askerimiz şehit edildi. Şehit edilen bizim askerimiz gidip özür dilediğimiz yer Putin’in kapısı. TC devleti bu hale hiç düştü mü ya! Siz uyuşturucu baronuyla iyi ilişkiler kurabilir misiniz! TC devleti nasıl olur da kirli paralardan medet umar hale gelir ya!
“NATO’nun gündeminde kesinlikle terör gündemi ele alınmalı”
“Terör konusunda en ağır maliyeti ödeyen Türkiye’dir. NATO’nun gündeminde kesinlikle terör gündemi ele alınmalı ve terörün en azından NATO’ya üye olunan tüm ülkelerde sonlandırılması için ortak çaba harcanması lazım. Türkiye’nin öteden beri yapması gereken bu. Teröre destek olan NATO üyeleri var. Bu yeni değil öteden beri ele alınması gereken bir konuydu.
Adalet Yürüyüşü
“(Adalet yürüyüşünden bahsederken duygulanması) Bu toplumun adalete ihtiyacı vardı. Baskıya teröre şiddete değil bu ülkenin kardeşliğe ihtiyacı var. O yürüyüşü yaparken tek başına yürüyeceğimi söyledim. İlk akşam yatacak yeri bile zor buldum. Eve gitmemi istediler gitmedim. İstanbul’a geldiğimde milyonlar vardı. Yanımda oğlum da vardı. Gazeteciler ona soruyorlardı, ‘babamla gurur duyuyorum’ dedi. Bunu geçelim İsmail Bey.
Öcalan yorumu
“(Öcalan yorumu) İktidar zaten görüşüyor Öcalan’la. Kendi aralarında o görüşmeler yapılıyor zaten. Acaba Kürt’lerin oyunu nasıl alabiliriz. Kürtler o kadar akılsız mı allah aşkına yapılan haksızlığı görmüyorlar mı? Seçimden önce bir açıklama yaptırdılar. Hadi Erdoğan yapabilir , Bahçeli de onu destekledi .Akıl tutulması var. İktidarda kalmak için her yol mubahtır diyorlar. Ne var burada ya! Para var para hırs var hırs. Ailesinin çıkarları var. Yazıktır günahtır bu memlekette soyulmadık kişi kalmadı ya. Sofralarda bereket kalmadı ya!
Rozet sorusu
“(Kılıçdaroğlu’ndan rozet sorusuna yanıt) Arkadaşlar ısrar ediyorlar Türk bayrağı tak diye. (Cumhurbaşkanı seçilirseniz CHP rozeti takacak mısınız?) Ben konuşurken diğer liderlerin iradelerine müdahale etmek konusunda bir şey olmasın. Olması gereken şu elbette ki siz devleti tarafsız yönetmek zorundasınız. Devlet vatandaşlarına hizmet eden bir organdır. Devletin temeli ahlak adalet ve liyakattir. Ben hep şunu söylerim en kolay yönetim devleti yönetmektir çünkü herkesin görevi bellidir. Siz temel kararları alırsınız, Türkiye teknoloji çağını kaçırırsa tam bir felaket olur. Tarımın stratejik sektör olduğunu akıllarına gelmiyor.
“Bunların yaptığı din, iman edebiyatının hiçbir doğruluğu yok”
“(Kılıçdaroğlu tarihe nasıl geçecek?) Nasıl davrandıysam neler söylediysem o şekliyle geçmesini isterim. Adaletli mi davrandım öyle geçmesini isterim. Herkesin inancına kimliğine saygı mı gösterdim öyle geçmesini isterim. Dolayısıyla bu ülkenin çıkarları ve bizim dışımızda yaşayan diğer canlıların da korunarak bu ülkede huzurun olmasını isterim. Ya bunu yapmak zaten siyaset kurumunun görevidir. Bunu yapmayıp cebini dolduruyorsa siyasetçi, bu kişilerin Türkiye’ye faydası olmaz. Bunlar din iman edebiyatı yaparlar ama yaptıkları din iman edebiyatının hiçbir doğruluğu yoktur.
Demirel de benim hayatımın önemli bir aktörüydü ben bürokrasi dışında da Demirel’l bulundum çalıştım bu ülkeye güzel şeyler yaptı. Demirel’i eleştiren yazılar yazıyordum bürokrattım. Ben SSK’dan alınmak istediğinde o kararı geri gönderdi. O yüzden devlette liyakatin ne olduğunu bilen bir insandı. “