Mekân, hafıza ve umudu birleştiren; bir arada yaşamın hakim olduğu bir geleceği tahayyül ederek bu yönde atılacak adımları yüreklendiren; diyaloğun önemi hakkında farkındalık yaratan; yaşayan ve sürekli olarak güncellenen bir yer olarak tasarlanıyor. Eski Agos ofisinin amatör, özverili ve imece usulü çalışma ruhuna, hakikatine ve belleğine sadık bir mekân yaratmak ve hafıza mekânının, vicdanı, diyaloğu, tefekkürü, empatiyi teşvik eden, karşılıklı anlayışı besleyen, geçmişi hatırlarken geleceğe de ışık tutan bir yer olması amaçlanıyor.
23,5 Hrant Dink Hafıza Mekânı adıyla Nisan 2019’da ziyaretçilerle buluşması hedeflenen mekân, ismini Hrant Dink’in 23 Nisan 1996’da Agos’ta yayımlanan 23,5 Nisan başlıklı köşe yazısından alıyor.
Hafıza mekânları toplumsal bellekte önemli bir yere sahip olan zor, şiddet dolu geçmişleri, insanlık suçlarını ve yaşanan travmaları hatırlatır. Hafıza mekânları yüzleştirir, bilgiye erişimi sağlar, tefekküre olanak tanır, hissettirir, soru sordurur, değişim yaratmak için bireyleri teşvik eder, diyalog ortamı yaratır ve günümüzün sorunlarına cevap üretir. Geçmişte önemli bir olaya ev sahipliği yapan bir mekân; geçmişin acı olaylarının mekânı haline gelen binalar, araziler, çeşitli anıtlar, caddeler, kültürel miras varlıkları hafıza mekânı olarak nitelendirilir.
Hrant Dink Hafıza Mekânı’nı hayata geçirmek için kapsamlı bir hazırlık süreci yürütüldü. 2015 sonbaharından beri yürütülen hazırlık sürecinde Avrupa, Amerika, Güney Afrika ve Güney Amerika’da toplam 15 ülkede zor geçmişlerle yüzleşmeyi hedefleyen seksenin üzerinde müze ve hafıza mekânı ziyaret edildi. Hatırlatan, yüzleştiren, bilgiye erişimi sağlayan, tefekküre olanak tanıyan, hissettiren, soru sorduran, değişim yaratmak için bireyleri teşvik eden, diyalog ortamı yaratan ve günümüz sorunlarına cevap arayan pek çok hafıza mekânı görüldü. Holokost dönemindeki imha ve toplama kampları, Apartheid rejiminin ayrımcı uygulamalarına ışık tutan müze ve hafıza mekânları, Güney Amerika’da darbe döneminde gizli tutuklama ve işkence merkezi olarak kullanılan yerler, siyasi mahkûmların tutuklu kaldıkları hapishaneler, zor geçmişlerle yüzleşen müzeler, hafıza parkları ve anıtlar ziyaret edilen mekânlar arasında. Bu mekânlarda çalışan uzmanlarla birebir görüşmeler yaparak onların deneyimlerinden yararlanıldı. Hazırlık aşamasında katılımcı bir süreç yürütülerek Hrant Dink’i tanıyan tanımayan pek çok kişinin fikirleri ve mekândan beklentileri dinlendi. Yurtdışından uzmanlar Türkiye’ye davet edilerek, iyi ve ilham verici örneklere ışık tutmak, hafıza mekânlarının geçmişle yüzleşme ve toplumsal barışa sunduğu katkı hakkında farkındalık yaratmak amacıyla paneller ve atölyeler düzenlendi. Hazırlık sürecinde edinilen bu deneyim, Türkiye’de benzer hafıza mekânları konularında çalışanlara kaynak olması için raporlaştırıldı.
23,5 Hrant Dink Hafıza Mekânı, Hrant Dink’in sahiplendiği ve farkındalık yaratmaya çalıştığı insan hakları, demokrasi, eşitlik, adalet, hak özgürlükleri gibi evrensel değerleri geniş kitlelerle buluşturacak, geçmişin hafızasıyla geleceğin umudunu birleştirecek.
Sanatçı Sarkis’in de ‘acılardan pırlanta yaratmayı’ temel alan bir yerleştirmesi de hafıza mekânının daimi bir parçası olacak.
23,5 Hrant Dink Hafıza Mekânı’nın tasarımını PATTU Mimarlık yapıyor.
23,5 Hrant Dink Hafıza Mekânı’nın kapılarını ziyaretçilere 2019’un Nisan ayında açması öngörülüyor.