Medyanın büyük sıkıntılar yaşadığı bir dönemde, Kuruluş Bildirgemizde belirttiğimiz gibi, "Hiçbir politika, plan, program ya da merkezî yönlendirme olmaksızın" yolumuza devam ederken, yeni yazarlarımızın kısa biyografilerini sunmaktan sevinç duyuyoruz.
Güzin Sarıoğlu
İzmirli. Bornova Anadolu Lisesi’ni bitirdikten sonra Boğaziçi Üniversitesi’nde Ekonomi okudu. 1987-2003 yılları arasında İstanbul’da yaşadı. 1992’den itibaren İstanbul’da ve 2003 sonlarında döndüğü İzmir’de finans sektöründe çalıştı. 2013’de işten ayrıldı, dört yıl İzmir’de bir üniversitede finans ve risk yönetimi üzerine çeşitli dersler verdi. İlk gençlik yıllarından itibaren çeşitli mecralara yazılar yazdı. Halen Matbuat Yayınevi’nde editörlük ve çevirmenlik yapıyor.
Yaşar Sökmensüer
Ankara’da doğdu. Cumhuriyet Lisesi’ni bitirdikten sonra, Hacettepe Üniversitesi Sosyoloji ve Sosyal Çalışma Bölümü’ne girdi. Mezun olduktan sonra aynı bölümde asistanlık yaptı. “Türk-İş ve DİSK Grevlerinin Karşılaştırmalı İncelemesi” başlıklı mezuniyet tezinin ardından, yüksek lisansını “İdeolojik ve Yapısal Açıdan Toplumsal Refah Sosyolojisi” teziyle tamamladı. Bölümde dört yıl süreyle ders verdikten sonra, yeni YÖK yasasının ardından yapılanları protesto ederek, doktora tezi hazırlık aşamasındayken 1983’te üniversiteden ayrıldı. Ardından Veri Araştırma’da çalıştı. Liseli Gençliğin Sorunları ve Türk Toplumbilimcileri isimli iki ortak kitap çalışması, çeşitli dergilerde makaleleri, internet sitelerinde edebiyat ve sinema yazıları yayınlandı. Gazeteciliğe 1990 yılında Aktüel dergisinde başladı. 1993 yılında Sabah gazetesinde Haber Müdürü oldu. 1994 yılında girdiği Hürriyet gazetesi Ankara bürosunda, köşe yazarı ve Bölge Gazeteleri Yayın Koordinatörü görevlerini Aralık 2017’de noktaladı.
Yiğiter Uluğ
Gazeteci, yazar, spor adamı. İzmir'de büyüdü. Bornova Anadolu Lisesi’ni bitirdikten sonra İstanbul’a göçtü. Önce birkaç yıl diş hekimliği öğrenimi, ardından Boğaziçi Üniversitesi’nde sosyoloji, bir yandan da İTÜ, İstanbul Üniversitesi ve Ortaköy formalarıyla basketbolculuk derken, spor gazeteciliğine sürüklendi. 1987’den beri spor yazarlığı yapıyor. Sırasıyla Gelişim Yayınları’nın çeşitli dergileri, Söz gazetesi, Yeni Yüzyıl gazetesi ve NTV'de çalıştı. Bir yıl İspanya'da, çok merak ettiği FC Barcelona'nın çatısı altında yaşadı. Dönüşünde, 2001 Avrupa Basketbol Şampiyonası’nın organizasyonunda görev aldı.
Ayşe Üstünel Yırcalı
1975 yılında İstanbul’da doğdu. Lisans eğitimini ekonomi ve tarih alanlarında ABD’nin Brown Üniversitesi’nde, lisansüstü derecesini siyaset bilimi dalında Sabancı Üniversitesi’nde tamamladı.
1997-2001 yılları arasında finans sektöründe çalıştı. 2001’de özel sektörden ayrılıp sivil toplum alanına geçti. 2001-2015 arasında TESEV Vakfı'nda görev aldı, 2012-15 döneminde vakfın genel direktörlüğünü yürüttü. 2015’de kurulan PODEM Derneği'nin kurucu üyeleri arasında yer aldı ve 2018’e kadar derneğin genel direktörlüğünü yaptı. Yolsuzlukla mücadele, Çözüm Süreci, yeni anayasa, Avrupa’daki Türkiyeliler, Suriye’deki savaş gibi iç ve dış siyaset konularında saha araştırmalarında ve yayınlarda yer aldı. Son dönemde çeşitli sivil toplum projelerinde çalışıyor ve edebiyat, güzel sanatlar, sanat tarihi gibi alanlarda eğitimlere katılıyor.
Gürkan Zengin
1968 yılında Ankara'da doğdu. Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi mezunu. Gazeteciliğe 1989'da TRT Haber Merkezi'nde adım attı. Çeşitli televizyonların Ankara bürolarında muhabir, editör ve haber müdürü olarak çalıştı. CNN Türk televizyonunda on yıl boyunca “Editör” programını hazırlayıp sundu. Al Jazeera’nın Türkiye yapılanmasının başında oldu. Al Jazeera’nn Türk haber direktörlüğünü yürütüyordu.
Hepsine yeniden "Hoşgeldiniz" derken, ilk yola çıkarken kararlaştırdığımız ilkeleri beşinci yılımızda titizlikle korumayı sürdürüyoruz.
“Demokrasinin olmazsa olmazı, ara zemin. Onun için de her zaman ve her yerde belirli bir demokrasi kültürü gerekli. Karşılıklı saygı ve hoşgörü; görüş farkları ne kadar derin olursa olsun, belirli bir olgunluk, ılımlılık, itidal, dinleyebilirlik ve dinlenebilirlik — Türkiye çok oldu, her fırsatta horlanan liberal demokrasinin bu klasik değerlerini unutalı. Diyalog ve uzlaşma ayıp (çünkü zaaf), keskinlik ve ekstrem militanlık ise erdem gibi görüldü.
“Bu hususlar, bizim yayın ilkelerimiz için tâyin edici önemde. Serbestiyet, herkesin inancına saygı ve kutsallık alanına tecavüz etmeme noktasında eskisinden de daha dikkatli davranıp hatâ yapmamaya çalışacağı gibi, bırakalım küfür ve hakareti, içerikle ilgisi olmayan ‘şahsiyat’ yöntemlerine de elinden geldiğince mesafeli duracak. Şimdilik ne kadar küçük olursa olsun, böyle özgür ve rahat tartışma mekânlarının, bu tür ‘ara yüz’lerin yayılma ve çoğalması, inanıyoruz ki bütün toplum için büyük önem taşıyor.”
Serbestiyet Yayın Kurulu