Ana SayfaHaberler“Kürt sağı, Öcalan’ın ‘sosyalist’ kaynakları sahiplenmesini saldırı gerekçesi yaptı; kimi sol-sosyalistler de...

“Kürt sağı, Öcalan’ın ‘sosyalist’ kaynakları sahiplenmesini saldırı gerekçesi yaptı; kimi sol-sosyalistler de ‘ulusalcı’ dedi”

Öcalan’ın avukatı ve DEM milletvekili Cengiz Çiçek, Yeni Yaşam’a Öcalan hakkında konuştu: “Mahir Çayan’a olan ilgisi, Kızıldere katliamını protestosundan kaynaklı tutuklanması ve dönemin devrimci gençlik dünyasındaki etkileşimleri söz konusu olmasaydı 52 yıllık maratondan bahsedilebilir miydik? Kürt sağı, Öcalan’ın ‘sosyalist’ ya da ‘Marksist-Leninist’ kaynaklarına dair eleştirel sahiplenmesini, saldırı gerekçesi yaparken; kimi sol-sosyalist çevreler de bu eleştirel sahiplenme nedeniyle onu ve hareketini ‘milliyetçi’, ‘ulusalcı’ gibi kavramlarla niteleyebilmektedir.”

DEM Parti milletvekili ve Abdullah Öcalan’ın PKK’ya fesih çağrısı yaptığı 27 Şubat tarihli İmralı görüşmesinde yer alan isimlerden biri olan Cengiz Çiçek, Yeni Yaşam gazetesine Öcalan’ın son dönemki yönlendirmelerini değerlendiren röportaj verdi.

Gazetenin birinci sayfasının manşetinden “Sosyalizmin yeni ufku” başlığıyla duyurduğu röportajda Çiçek, “Verdiğiniz bir röportajda Abdullah Öcalan’ın Deniz Gezmiş, Mahir Çayan ve İbrahim Kaypakkaya gibi Türkiye devrimci sosyalist geleneğinin öncü isimlerine atıf yaparak kendi mücadelesini onların devamı ve yaşamsallaşması olarak değerlendirdiğini belirtmiştiniz. Bugün yaptığınız değerlendirmelerden hareketle bu aktarımı biraz daha açmanızı istesek, ne eklersiniz?” sorusuna şöyle yanıt verdi:

“Mahir Çayan’a ilgisi, Kızıldere katliamı protestosundan kaynaklı tutuklanması…”

“Liderliğini yaptığı örgütünü ve toplumsal mücadelesini, sosyalizm mücadelesinin içinde görmesiyle, ele almasıyla ilgili bir şey bu. Aynı zamanda özel savaş söylemleri üzerinden Öcalan’ı ve mücadelesini ‘terör’ parantezine sıkıştırmak isteyen çarpıtmaya karşı, bir hakikat vurgusu olarak da değerlendirilebilir.

Örneğin Mahir Çayan’a olan ilgisi, Kızıldere katliamını protestosundan kaynaklı tutuklanması ve dönemin devrimci gençlik dünyasındaki etkileşimleri söz konusu olmasaydı, 52 yıllık maratondan bahsedilebilir miydik? Bu sözler, sadece genel bir devrimci, sosyalist vurgu olarak anlaşılmamalı. Örgütlü mücadelesine dayatılan dar milliyetçiliğe ve sağcılığa taviz vermeme şeklinde de yorumlanabilir.

“Kürt sağı saldırı gerekçesi yaptı; kimi sol-sosyalistler ulusalcı dedi”

İşin ironik yanı, Kürt sağı, Öcalan’ın ‘sosyalist’ ya da ‘Marksist-Leninist’ kaynaklarına dair eleştirel sahiplenmesini, saldırı gerekçesi yaparken; kimi sol-sosyalist çevreler de bu eleştirel sahiplenme nedeniyle onu ve hareketini ‘milliyetçi’, ‘ulusalcı’ gibi kavramlarla niteleyebilmektedir.

Bu iki taban tabana zıt görünen eleştirilerin, aynı bağlamda buluşmasını iyi incelemek gerekir. İnceleme derinleştikçe sosyal şoven ve ilkel milliyetçi bu yaklaşımların ideolojik akrabalığını görebiliriz. Toparlayacak olursak Öcalan liderliğindeki Özgürlük Hareketi, Kürdistan devriminin gücünü ve yarattığı değerleri, Türkiye, Ortadoğu ve dünya devriminin gücü ve değerleri olarak ele almaktadır.”

- Advertisment -