Suriye Milli Ordusu (SMO) ülkenin kuzeyindeki Menbiç kentini ele geçirdiğini duyurdu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da kabine toplantısı sonrası yaptığı açıklamada, “Verilen sözlere rağmen yıllardır bölücü örgütün işgali altında bulanan Tel Rıfat ve Münbiç’in teröristlerden arındırılmasını memnuniyetle karşılıyoruz” dedi.
Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ne yakınlığıyla bilinen Rudaw adlı internet sitesi de kentteki kaynaklarının, şehrin kontrolünün tamamen SMO’ya geçtiğini söylediğini aktardı.
PKK’ya yakın Fırat Haber Ajansı’na konuşan YPJ Sözcüsü ise, çatışmaların sürdüğünü savundu.
9 Aralık akşamı yayınlanan habere konuşan sözcü, “Kentin her yerinde saldırılar” olduğunu söyledi.
Buna karşın Reuters haber ajansına bilgi veren Suriye muhalefetinden bir yetkili, ABD ile Türkiye’nin SDG’nin şehirden güvenli çekilişi konusunda anlaşmaya vardığını aktarıyor.
Telegram üzerinden Menbiç’te kontrolü sağladığını öne süren SMO, Türkiye destekli bir oluşum.
SDG’nin omurgasını ise Kürt Demokratik Birlik Partisi’nin (PYD) askeri kanadı Halk Koruma Birlikleri (YPG) oluşturuyor. Türkiye, PYD ve YPG’yi, “PKK’nın Suriye kolu” ve “terör örgütü” olarak nitelendiriyor.
Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Menbiç Askeri Konseyi’nin kentten çekildiğini, sadece taktiksel olarak cephe gerisinde de bazı noktalarda mevzilendiğini bildirdi.
Gözlemevi, kendi kaynaklarına dayandırdığı haberde, çatışmalarda 50 kişinin öldüğünü, bunların 15’inin “Türkiye destekli milisler” 35’inin ise Menbiç Askeri Konseyi ya da İç Güvenlik (Asayiş) göçlerinden olduğunu duyurdu.
Menbiç Askeri Meclisi, kentin üç cephesinde şiddetli çatışmalar yaşandığını, Türkiye destekli grupların şehrin güney girişine ilerlediğini bildirdi.
Basın açıklamasında “Halk üzerinde psikolojik baskı oluşturmak amacıyla, şehrin içinde bazı çete hücreleri korku ve kaos yaymak için harekete geçti. Şu anda şehrin girişinde de şiddetli çatışmalar devam ediyor…Menbiç halkıyla omuz omuza, bu saldırıları da püskürteceğiz” ifadeleri kullanıldı.
Menbiç ve Tel Rıfat, SDG’nin Fırat Nehri’nin batısında kontrol ettiği son iki büyük bölgeydi.
SMO, hafta içinde Tel Rıfat’ı SDG’den almıştı.
Türkiye, sınırın Suriye tarafında “terörden arındırılmış bir bölge” oluşturmak amacıyla başlattığı askeri operasyonlarda, bir sonraki hedefin Menbiç olduğunu vurguluyordu.
Menbiç nerede ve neden önemli?
Suriye’nin kuzeyinde yer alan Menbiç kenti, Türkiye’ye yaklaşık 40 kilometre mesafede bulunuyor.
Ülkedeki iç savaş öncesi yapılan son nüfus sayımına göre, kentte yaklaşık 100 bin kişi yaşıyor.
Arap ve Kürtlerin yaşadığı Menbiç’te halkın çoğunluğunu Sünniler oluşturuyor.
Kent, 2012 yılında o zamanki adıyla muhalif Özgür Suriye Ordusu’nun denetimine geçti.
2014 yılında IŞİD, kentin kontrolünü ele geçirdi.
Ağustos 2016’da ise yaklaşık iki ay süren bir kuşatmanın ardından Menbiç Askeri Konseyi, ABD’nin de desteğiyle kenti IŞİD’den geri aldı.
Menbiç Sivil Konseyi kentte sivil idareyi yürütüyor, temel hizmetleri sağlıyor.
Türkiye, YPG’nin Fırat Nehri’nin batısındaki bölgelerde bulunmasına karşı çıkıyor.
Kürt gruplar ise Menbiç’i doğudaki Cezire ve Kobani kantonları ile batıdaki Afrin kantonunun birleştirilmesi için önemli bir geçiş noktası olarak görülüyor.
Ankara’nın en önemli kaygılarından biri, Afrin ve Kobani kantonlarının birleşmesiyle birlikte Türkiye-Suriye sınırının güneyinde “Kürt koridorunun oluşturulması” ihtimaliydi.
Türkiye ise Menbiç’in IŞİD’den geri alınmasından bu yana, YPG’nin kentten ayrılması çağrısı yapıyordu.
PYD lideri Salih Müslim 2017 yılında yaptığı açıklamada, Kürtler tarafından ilan edilen “Kuzey Suriye-Rojava Federasyonu”nun güvenliği ve burada kurulan yönetimin iyiliği açısından, Menbiç’in kontrol altında tutulmasının zorunlu olduğunu söylemişti. (BBC)