Merkez Bankası bünyesinde çeşitli görevlerde bulunan Süreyya Serdengeçti, özellikle döviz rezerv yönetimi, açık piyasa işlemleri ve bankacılık politikaları konularında uzmanlaştı.
1980’li yıllarda başlayan bu yolculuk, onu zamanla üst düzey yöneticilik pozisyonlarına taşıdı. 1996 yılında Piyasalar Genel Müdürü, 1998 yılında ise TCMB Başkan Yardımcısı olarak atandı.
2001 yılında Türkiye tarihinin en ağır ekonomik krizlerinden biri yaşanırken, dönemin Başbakanı Bülent Ecevit hükümeti tarafından Merkez Bankası Başkanlığı görevine getirildi. Serdengeçti’nin göreve geldiği dönem, aynı zamanda Merkez Bankası’nın bağımsızlık kazandığı yasal düzenlemelerin de yürürlüğe girdiği bir sürece denk geldi.
Görev süresi boyunca enflasyonla mücadeleye öncelik veren Serdengeçti, Türk lirasından altı sıfırın atılması gibi sembolik ve yapısal reformlara imza attı. Merkez Bankası’nın piyasalardaki güvenilirliğini artıran politikaları sayesinde, Türkiye uzun yıllar sonra fiyat istikrarı konusunda kayda değer başarılar elde etti.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan:
“Merkez Bankamızın hafızasında müstesna bir yere sahip bir ismi daha kaybettik. Eski Başkanlarımızdan Sayın Süreyya Serdengeçti’nin vefatından derin üzüntü duydum. Kendisine Allah’tan rahmet, ailesine ve tüm sevenlerine başsağlığı diliyorum.”
TCMB eski başekonomisti, Prof. Dr. Hakan Kara:
“Acımız tarifsiz. TCMB eski Başkanı Süreyya Serdengeçti’yi kaybettik. 2002’de yurda döndüğümde onun yönettiği kurumda göreve başladığım için kendimi hep şanslı hissetmiştim. Enflasyonun tek haneye düşmesinde onun basiretli ve tavizsiz duruşu çok önemliydi. Allah rahmet eylesin. Süreyya Bey’i önümüzdeki dönem için seminere davet etmiştim. 2000’li yıllarda enflasyonun tek haneye düşme hikayesini sohbet şeklinde kaydedip Youtube’a koyma planımız vardı. Daha erken davranmamanın pişmanlığını sanırım hiç atamayacağım.”
Prof.Dr. Selva Demiralp:
“Süreyya Serdengeçti 2001 krizi sonrası enflasyonu üç senede tek haneye düşüren ekibin merkez bankası başkanı olarak tarihe geçecektir. Bense onun mütevazi ve babacan kişiliğini bir adım daha yakından tanımış olmanın ayrıcalığı ile onu hep sevgi, saygı ve şükranla hatırlayacağım. Mekanı cennet olsun.”