Fuat Uğur, “ABD ve bizdeki piyonlarının Uygur ‘sevgisi’ndeki asıl sebep; NTE” başlıklı yazısında, “ABD’nin Çin’e karşı Doğu Türkistan üzerinden yeni bir ‘insan hakları’ kampanyası başlatmasının iki nedeninin olduğunu söylüyor:
Birincisi: ABD böylece Çin’i kışkırtıyor ve onun Uygur Türklerine yaptığı baskıyı artırmasını sağlıyor… İkincisi: ABD böylece Çin’e yönelik yaptırımlarını artırma imkânını buluyor.
Uğur’a göre ABD’nin bu çalışmasının Türkiye ayağını CHP ve İYİ Parti üstleniyor. Ayrıca, MHP Lideri Meral Akşener’in Meclis kürsüsünde konuşturduğu Uygur Türkü Nursiman Abdürreşid’in ablası, ABD’de CIA’ya bağlı Radio Free Asia’nın (RFA) çalışanıydı ve muhtemelen Nursiman Abdürreşid de bir elemandı.
ABD’nin bu oyununun altında NTE’nin, yani “Nadir Toprak Elementleri”nin yattığını söyleyen Uğur’a göre sorun Çin’in NTE pazarındaki mutlak hakimiyetinden kaynaklanıyordu ve ABD bu oyun üzerinden Türkiye ile Çin’i kapıştırmak istiyordu:
“ABD yıllar sonra Çin’e karşı yine Uygur Türkleri üzerinden ‘İnsan hakları’ eksenli bir kampanya başlattı. Bir yandan da yeni trajedilerin ortaya çıkması için el altından kışkırtarak Çin devletinin Uygur halkı üzerindeki baskısını artırması hedefleniyor. Amaç Çin’e yönelik dünya çapında bir yaptırımın yolunu açmak.
“Çin ise daha şeffaf ve demokratik yöntemler yerine bildiği tek şeyi yapıyor ve Uygur Türkleri üzerindeki baskıyı giderek artırıyor.
“ABD’nin bu ‘çalışma’sının Türkiye ayağını CHP ile İyi Parti üstlendi.
“Meral Akşener ise İyi Parti’nin Meclis grup toplantısında kürsüye Nursiman Abdürreşid adlı Uygur kızını çıkararak konuşturdu. Nursiman Abdürreşid’in ablasının, ABD’de CIA’ya bağlı Radio Free Asia (RFA) çalışanı olduğu ortaya çıktı. Yazılanlara bakılırsa kendi de aynı yerin elemanı.
“Evet, asıl hesaplaşma alanı çok başka yerde: Ona kısaca NTE, yani açık yazılışıyla NADİR TOPRAK ELEMENTLERİ deniyor. Dünyada en çok Çin coğrafyasına bahşedilen bir yer altı zenginliği.
“Çin nükleer bir güç, ekonomide agresif. Afrika’dan Ukrayna’ya, Asya’dan Yunanistan’a kadar maden, toprak, liman; ne varsa kiralıyor. ABD eksenli Küresel Şebeke bundan rahatsız ama Çin’in asıl en büyük kozu NTE.
“Periyodik tabloda 21 ile 71 numaralı elementler arasında yer alan, Disporyum, Samaryum, Neodim vb. ‘Nadir Toprak Elementleri’ bugün ve gelecekte hayatımızın her alanını kapsayacak olan elektrikli otomobillerin bataryalarında, en güçlü mıknatıslarda, tasarruflu ampullerde, Aegis Spy-1 radarında ve M1A2 Abrams tanklarında, bilgisayar çip ve hard disklerinde, akıllı mobil telefonların, tıbbi teknolojik cihazların en kritik parçalarında, füzelerde, denizaltılarda kullanılmak zorunda olan STRATEJİK bir ürün. Kısaca NTE yoksa ekonomi de yok.
“ABD, Çin’e karşı Avrupa-Türkiye-İran-Orta Asya ve Pakistan hinterlandını tıkamak istiyor. Bu güzergâhtaki kilit ülkelerden biri ve en önemlisi de Türkiye. Bu yüzden Türkiye’yi hem Yunanistan’daki üsleriyle, hem de Orta Doğu’da silahlandırdığı YPG teröristleriyle tehdit ediyor. Amaç Türkiye’yi savunma harcamalarını artırmaya mecbur etmek ve bu yolla da ekonomisini destabil hâle getirmek.
“Şantaj enstrümanı olarak da Uygur Türklerini kullanıyor. Çünkü etnik sebeplerle bağlarımızın olduğu Uygur Türklerine yapılan eziyete ‘ses çıkarmamanın’ ve Çin’e kükrememenin iç siyasette bir karşılığı olduğu düşünülüyor. Türkiye muhalefetine verilen görevin sebebi bu.
“Çin 1000 yıllık devlet geleneğine sahip bir ülke. Türkiye de öyle. Beklenir ki her iki ülke ABD’nin bu olayı kaşıyıp kanatmasına daha fazla izin vermeden uygun çözüm üretebilsinler. Hem Çin rahat etsin, hem de Türkiye’deki ABD’nin aparatı kıtipiyoz muhalefetin şirret sesi kapansın.”
Yazının tamamını okumak için:
https://www.turkiyegazetesi.com.tr/yazarlar/fuat-ugur/617936.aspx