Müzisyen Onur Şener’in öldürülmesiyle ilgili soruşturmada ikisi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda, biri TAİ’de (Türk Uçak Sanayii Anonim Ortaklığı) görev yapan üç zanlı tutuklanmıştı.
Olayın ardından sosyal medyada, Şener’in “Ölürüm Türkiyem” şarkısının çalınması isteğini reddetmesi nedeniyle öldürüldüğü iddiası dolaşmıştı.
Şener’in ailesinin avukatı Meltem Banko, bu iddiayı yalanlayarak şu açıklamayı yaptı:
“İfadelerde ciddi çelişmeler söz konusu. Tüm şahısların tutuklanmaları için gerekli çalışmaları başlattık. Adli kontrol altına alınan şahıslar kamu vicdanını yaralamıştır. Biz o şahısların da tutuklanması için elimizden geleni yapacağız. İlerleyen günlerde detaylara ilişkin açıklamalarda bulunacağız.
“‘Ölürüm Türkiyem’ şarkısının istenmesi gibi ve onun çalınmaması gibi bir durum söz konusu değil. Onur Şener milliyetçi, vatanını milletini seven, çok değerli bir arkadaşımızdı. Bu gibi olaylarda ölen insanların arkasından çok çirkin suçlamalar ortaya çıkabilir.”
Şener’in kız arkadaşı zanlıları teşhis etti
Hürriyet’ten Mesut Hasan Benli’nin haberine göre, Cumhuriyet Savcısı Şahin Kaplan’ın talimatıyla Şener’in kız arkadaşı mimar Pelin T.’ye canlı teşhis işlemi yaptırıldı.
Şüpheliler İlker Karakaş ve Semih Soyalp odaya alınarak benzer şahıslar arasına konuldu. Pelin T., dışarıya bakıldığında görünmeyen aynalı odanın dış kısmına alındı, şüphelileri teşhis etmesi istendi.
Pelin T., elinde 1 numara bulunan kişinin şüpheli Soyalp, 4 numara bulunan kişinin de İlker Karakaş olduğunu belirtip “Kesin ve net teşhis ediyorum” dedi. Hastanede olması nedeniyle diğer şüpheli Ali Gündüz için de ‘fotoğraf teşhis işlemi’ yaptırıldı.
“Onur programın bittiğini söyledi, grup ısrar edince tartışma çıktı”
Pelin T. verdiği tanık ifadesinde ise şunları söyledi:
“O gece Onur programı bitirdikten sonra arkadaşlarıyla tekrar sahneye çıktı. Kendi aramızda kutlama yapacaktık. Zanlıların olduğu grup şarkı istedi, Onur da programın bittiğini, mekândan ayrılmaları gerektiğini söyledi. Ancak beş kişilik grup ısrar edince tartışma çıktı.
“Personel araya girerek masadaki grubu dışarı çıkardı. Biz gece sonunda mekândan çıktığımızda grubun beklediğini gördük. Saat 02.30 sıralarıydı.
“Arbede çıktı, beş şahıs Onur’u darp etmeye başladı”
“Yine tartıştılar, arbede çıktı, beş şahıs da Onur’u darp etmeye başladı. Ben hemen Onur’un yanına doğru koştum. Grup içerisinde bulunan tahminen 30-35 yaşlarındaki beyaz tişörtlü erkek şahıs Onur’a çok fazla saldırdı.
“Bu yüzden ben, bu şahsa yöneldim. Şahıs, benim kolumu tuttu ve sıkmaya başladı, bir yandan da ‘Kadına el kalkmaz’ diyerek kolumu sıkmaya devam etti. Saçımı çekti, yanımdan uzaklaşmaya çalışırken tişörtünden tuttum ve beyaz tişörtü yırtıldı.
“Onur’un yerde yattığını gördüm. Başında bir bayan vardı. Onur’un boynuna doğru bir bez parçasıyla bastırıyordu. Bu bayandan sonra Onur’un boynuna ben tampon yapmaya başladım. Gözleri açıktı ama bilinci kapalıydı. Sürekli boynundan kan akıyordu. Çenesi kasılmaya başladı. Çenesini açıp dilini kurtardım. Bir yandan da çevredeki insanlara ‘Yardım edin, ambulans çağırın’ diye bağırıyordum. Onur’un boynunda, kafasının arkasında, ağzının kenarında kesikler vardı, kan akıyordu. Çok fazla kan kaybetmişti. Onur’a ve bana saldıran eşkal bilgilerini verdiğim 5 şahıstan davacı ve şikâyetçiyim.”
Kamu görevlerinden alındılar
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, tutuklanan İlker Karakaş ve Ali Gündüz’ün görevlerinden uzaklaştırıldığını açıkladı.
TAI de diğer tutuklu Semih Soyalp’in iş akdinin sonlandırıldığını açıkladı.