Özel, partisinin haftalık grup toplantısında konuştu. Toplantıda, 12 şehit için 1 dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.
Özel’in konuşmasından öne çıkan satırlar şöyle:
“İçimizi yakan acı haber aldığımız bir hafta sonunu geçirdikten sonra dün bütçe görüşmelerini gerçekleştirdik. Bugün ağır bir atmosferde bir grup toplantısı yapıyoruz. 6 gencecik vatan evladımız şehit oldular. Bir tek evladımız şehit olduğunda hepimizin yüreğine ateş düşüyor. Devrim şehidimiz Kubilay’ın anma törenindenindeydim. Bir gece önce şehit olan askerimizin ailesine taziye ziyaretinde bulundum. Böyle bir ülkenin vatandaşları olmanın, kurucu partinin mensupları olmanın şahsım adına genel başkanı olmanın gururunu yaşadım. 6 şehit daha haberi geldi. Yüreğimiz yandı, böğrümüze taş oturdu. Hep birlikte bu acıyı yaşadık. Kahraman ordumuza, milletimize baş sağlığı dileklerimizi ilettik. Teröristlerle mücadelemizde kahraman ordumuzun arkasında olduk olmaya devam edeceğiz. Elbette siyasi partiler böyle durumlarda ülkede üstlendikleri sorumluluğun yerine getirmek durumundadırlar. Biz birlik dayanışma mesajlarını paylaşırken, birileri süreci kendileri açısından hasarsız atlatmanın hesabı içine girdiler, bir büyük algı operasyonlarının ilk günlerini yaşadığımızı da hissettirdiler. Biz şehit ailelerini düşünürken, Ankara’da birileri alışılmış ezberleri tekrar etmekte meşguldüler.
İkinci 6 şehidimiz geldiğinde Meclis çalışma halindeydi ama bilgilendirme yapılmadı. Meclis’te başkanvekili bilgilendirme yapmayıp mikrofonu ilettiler. Bir A4 kağıdının altına imza atalım dediler.
Hepimiz dedik ki 3 gün milli yas ilan edilsin, açılışlar, festivaller iptal edilsin ve bu ülke acıda bir araya gelsin. Ama oralı olmadılar. Bu yetkiyi Suudi kralı öldüğünde 3 gün kullandılar. Bu milletin 12 evladı hayatını kaybedince milli yas ilan edecek bir şey görmüyorlar. İkinci 6 şehidimiz geldiğinde Meclis çalışma halindeydi ama yine bilgilendirme yapılmadı. Artık sizin istediğiniz kağıtlar üzerine imzalar koyup iktidarın peşinde koşturup, şehitleri bir sonraki habere kadar unutan anlayışla ortaklaşmadık bundan sonra da ortaklaşmayacağız.
Cumhuriyet Halk Partisi bildiriye imza koymadık doğrudur. Sonra bir yalana sarılıyorlar, CHP tepki gelince kendi bildiri imzaladı” diye. Yollayın bildiriyi bile demedik. Bu şehitler niye öldü, samimi bir bilgilendirme olmadan kimseyle ortaklaşmayız dedik. Ömer Çelik bu yalanı atıyor, koca koca yazarları demiş ki CHP kendisi sonra bildiri imzaladı. Meclis tutanakları açın, Grup Başkanvekilimiz söz alıyor bu bildiriyi satır satır okuyor. Bu bildiri hazırlanma talebi geldiğinde 3 grup başkanvekilimizle görüştük, taleplerimiz yerine getirilmezse kendi bildirimizi hazırlarız dedik. Bu ciddiyi bildiriyi, diğeri büyük bir hatadır. Şehitlere sahip çıkan ailelere karşı sorumluluğu hatırlayan bu bildiriyi büyük bir onurla CHP Genel Başkanı ve Grup Başkanı olarak grup başkanvekilleri ile hazırlayıp o dakika yayınladık. “
Nasıl Gaziantep’te çelengimize saldıran çıktıysa, nasıl Manisa’da provokasyon yaptıysa hepsinin ismi ortaya çıkıyor. Benim üzüntüm şehidimizi yakışır şekilde uğurlayamamış olmaktır. Yapılan saygısızlık bana veya partime değil üzülerek söylüyorum ki şehidimizin hatırasınadır. Bunu yapanlara yazıklar olsun.
Bütün akıl veren kötü niyetli iyi niyetli yazan çizen herkese söylüyorum. R.T.Erdoğan iyi bir siyasetçi Bahçeli de öyle iyi siyasetçi. Ama bunlar kötü insanlar kötü insanlar kötü insanlar.
Sayın Bahçeli “HDP’yi, CHP’yi dinlemeyeceğim” dedi. Dedim ki canı sağ olsun, ben de onları dinleyemedim. İsmet Paşanın anma töreninden geliyorum. Muhalefete muhalefet etmeyeceğim. Gün birbiriyle uğraşma günü değildir. Sayın Bahçeli, HDP’yi CHP’yi dinlemedi. Ama HÜDAPAR’ı dinlemedi. HÜDAPAR’ın genel başkanı konuşması sırasında, mikrofon kapandı diye açılınca elinde hilafet yeşili kartıyla şunları okudu:
“Olumlu olumsuz yönleriyle eyalet yöntemleri serbestçe tartışabilmelidir. ”
Bunların olumlu olumsuz yönleri varmış. Bunların olumsuz yönlerini bana düşse sayarım. Ama bana ne. Bunlar ittifak ortağı değil mi? Recep Tayyip Erdoğan eyaletlere bölünmenin olumsuz yanlarını saysın. Tek bayrak tek vatan diye saysın. Olumlu yönlerini ağzını aç konuş bakalım. Sen anlat ittifak ortağın yerine.”