Ana SayfaHaberlerBaşbakan: Bodrum katında muhtemelen hiç yaralı yok

Başbakan: Bodrum katında muhtemelen hiç yaralı yok

 

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Cizre'deki bir bodrum katında beklediği iddia edilen yaralılara ambulans gönderilmediği tartışmalarıyla ilgili olarak, bodrum katında hiç yaralının olmayabileceğini söyledi. Davutoğlu, "Muhtemelen yaralı hiç yok, getirilen yaralı olmadı" dedi.

 

Davutoğlu, yeni anayasa ve başkanlık sisteminin şart olduğunu söyleyerek, "Kimse bu sisteminin iyi işlediğini söylemesin bize. Bugün sistem işliyorsa bu sistemin iyiliğinden değil bizim siyasi ahlakımızdan" dedi. 

 

Davutoğlu, bölgede yaşanan çatışma ortamı ve ölümler için kendisine "zalim" diyen şarkıcı, oyuncu ve yönetmen Mahsun Kırmızıgül’e de yeniden cevap vererek, "Bize zalim diyenlere; Biraz utanmanız varsa gidin şehit ailelerini dinleyin" dedi. Davutoğlu, "Sicilimizi Gazzeli anne babalar bilir, Myanmar’da, Somali’dekiler bilir. Bebek katillerinin sicilini de herkes biliyor" ifadesini kullandı. 

 

Davutoğlu'nun AK Parti'nin genişletilmiş il başkanları toplantısında yaptığı konuşmadan bazı bölümler şöyle:

 

'Türkiye bütün mazlumların sığınabileceği son kaledir'

 

"Türkiye bugün son bir kaledir. Bütün çevremizdeki o büyük bunalımların krizlerin içinde Türkiye bütün mazlumların sığınabileceği son kaledir. Birileri bu son kaleyi yıkmak istiyor.

 

Hani Yahya Kemal’in dediği gibi 'Bu son ordusudur İslam’ın'.  Aynı Türkiye Cumhuriyeti o mazlum milletlerin dualarıyla ayaktadır.  Bizler bu son kaleyi savunmak için ne gerekiyorsa yapacağız. Son kalenin son müdafaa hattı da AK Parti teşkilatlarıdır. AK Parti teşkilatları sadece Türkiye’nin değil, tüm mazlumların nihai sığınağıdır."

 

'Kimse hayır oyu verdiğim 82 Anayasası’nı savunmamı beklemesin'

 

"Muhalefet de anayasanın değişmesi konusunda hemfikir. Mevcut anayasayla Türkiye daha fazla devam edemez. Hayatımda ilk oyumu 1982 referandumunda kullandım. Kararımız kesin, hayır oyu vereceğiz. Zarf şeffaf, hayır oyu koyu kahverengi, evet oyu beyaz. CHP zihniyetinin kapalı sayımı gibi. Gençliğin verdiği kararlılıkla. Herkese göstere göstere verdiğim hayır oyunun gereğini yapacak, darbe anayasasını tarihe gönderip Meclis’in yaptığı anayasayla milletin huzuruna gideceğiz. Bunu yapacağız. Kimse benden hayır oyu verdiğim 1982 Anayasası’nı savunmamı beklemesin. "

 

'Bugün sistem işliyorsa bu sistemin iyiliğinden değil bizim siyasi ahlakımızdan'

 

"Yeni anayasa ruhuyla, özüyle insan odaklı bir anayasa olmalıdır. Vatandaşlarını bir bütün olarak görmeyen, potansiyel tehdit olarak gören bir anayasa yeni Türkiye’nin anayasası olamaz. 

 

30 yıl sonra hayatta bile olmayabileceğiz. Öyle bir anayasa yapalım ki, torunlarımız 100 sene sonra ülkeyi yönetebilsin. Cumhurbaşkanımızı hedef almak, hakaret etmek, tartışma konusu haline getirmemeliler. Farklı fikirlerin ortaya çıkmasını kazanım olarak görürüz. İnsan hak ve özgürlüklerini temel alan bir başkanlık sistemini ya da alternatifleri varsa başka bir sistemi konuşalım. Ancak kimse çok iyi işleyen bir parlamenter sistem olduğunu söylemesin. Artık sistem krizi yaşamayalım. Fırlatılan bir anayasa kitapçığı sistem krizine, daha sonra siyaset çöktü. Bugün sistem işliyorsa bizim siyasi ahlakımızdan dolayı… Sistem çok iyi çalıştığından değil. Yeni anayasa bireysel özgürlüklere dayanmalı, yargı bağımsızlığına yönelik güvenceler içermelidir.

 

'PKK, DHKP-C, DAEŞ eş zamanlı saldırıyor'

 

PKK, DHKP-C, DAEŞ gibi terör örgütleri eş zamanlı saldırılar gerçekleştiriyor. 20 Temmuz'da DAEŞ Suruç'ta saldırdı. Arkasında DHKP-C İstanbul'da, bir gün sonra PKK Ceylanpınar'da polisimizi şehit etti. Türkiye son kale. Suriye'de problem olduğunda, Irak'ta, Balkanlar'da problem olduğunda halklar Türkiye'ye döndü. Bu üç örgüt aynı anda Türkiye'ye karşı harekete geçtiler, harekete geçirildiler. Biz bu 3 terör örgütüyle mücadelemizi sürdürüyoruz.

 

PKK saldırılarına devam ediyor. DAEŞ Kilis'e füze atmak gibi bir şeyde bulundu, TSK gerekli mukabelede bulundu. DHKP-C militanları dün Söke'de bir de su yüzüne çıktılar ve canlı bomba olarak geldiklerinde ihanete kalkışmadan silahları ile birlikte yakalandılar. 20 Temmuz'da yaşadığımız durum devam ediyor. 3 terör örgütü son kalemize saldırmaya devam ediyor.

 

Hem Türkiye'ye, hem AK Parti'ye saldırıyorlar. Biz nasıl mücadele edeceğimizi biliyoruz. Onlar şeytanca faaliyetlerine devam edecekler biz de şeytanları taşlarken yeni anayasa ile yolumuza devam edeceğiz. Huzur ve demokrasi operasyonu kararlı bir şekilde devam edecek. Bu operasyonlar insanlık dışı yapılara karşı yapılıyor.

 

'Belki de o bodrum katında hiç yaralı yok'

 

Cizre Devlet Hastanesi'ne 20 roket düştü. Yaralılar, hastalar ölüme götürülmeye çalışılırken, bugün yaralılar için bağıranların o zaman sesleri çıkmıyordu. O kahraman sağlık çalışanları en zor şartlarda hizmetlerini sürdürüyor. Bu roketler hastaneye düşerken tek bir kınama cümlesi kurmadılar. Hiçbir yaralı insanı sağlık hizmetlerinden mahrum etmeyiz.

 

'Yaralı terörist de olsa tedavi eder adalete teslim ederiz'

 

Cizre'de sözü edilen yaralılarla ilgili olarak takipçisi olduk, gece yarasına kadar takip ettik. Her türlü çalışmayı yürüttük. Bu olayda sözü edilen bölgede görevlilerimize ateş açıyorlar. Cizre'de ambulanslara ateş açılması sonrası mümkün olmadı ulaşmak. Şırnak Valiliği 10 ambulans ve 30 personel gönderdi, bölgeye yaklaştı ama gelen kimse olmadı. Ya ambulanslar gitsin o binadan alsın, ya da bina kim varsa ambulansa gelsinler. Ambulanslara roketlerle saldırı yapıldı. Bir takım iftiralarla Türkiye'yi lekelemeye çalışanlara sesleniyorum; nerede bu yaralılar? Kim olursa olsun yaralı olduğu anda ona ulaşmaya çalışıyoruz.Yaralı terörist de olsa tedavi eder adalete teslim ederiz. Türkiye demokratik bir hukuk devletidir.

 

'Mezbahanelerden alıp defnettik biz o cenazeleri…'

 

Sabah 07.21 ile 15.30 arasında tüm önlemler alınmasına rağmen yaralıların tahliyesi için hiçbir gerekçe olmamasına rağmen yaralılar çıkmadılar. Belki de orada hiç yaralı yok. Yaralılardan hiçbir ses seda çıkmadı. 10 ambulans, 30 görevli, helikopter ambulans görevlendirildi. Örgütün siyasi uzantısı olan parti Meclis'te bunları dile getiriyor, al işte biz bunların hepsini yaptık. Cenaze ve yaralıların alınması için defalarca teşebbüste bulunduk. Terör örgütü üyeleri, Cizre’de, Silopi’de hayatını kaybedenlerin cenazeleri ‘ailelerden izinsiz defnedildi’ diye yaygara koparıyorlar ama mezbahanelere koydular cenazeleri, mezbahanelere! Bakın söylüyorum, yalanlasınlar? "

- Advertisment -