Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde muhtarlara hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Önümüzdeki süreçte ne bölücü terör örgütü ne de onun güdümündeki parti ve diğer yapılar asla muhatap alınmayacaktır, o iş bitmiştir" dedi.
Erdoğan'ın konuşmasının hedefinde Güneydoğu'daki çatışmalar nedeniyle devleti eleştiren Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi de vardı. Erdoğan, "Bugün aydın geçinenler için Cem Karaca, 'Yarım porsiyon aydın' demişti. Onlar çeyrek aydın bile değiller" dedi. Erdoğan, imza atanların 'bedel ödemesi gerektiğini' söyledi:
"Hem bu milletin birliğini beraberliğini bozmaya çalışacaksınız, hem de hiçbir bedel ödemeden hayatınızı sürdüreceksiniz. O günler geride kaldı. Türkiye, demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir. Kendilerine akademisyenlerin suç işleme imtiyazı yoktur. Türkiye, bölücü teröristlerle niye mücadele ediyor? Bizim mehmedimiz şehid olacak, onları şehit edenlerin yanında arkasında olanlara biz ses çıkarmayacağız öyle mi? Aynı durum siyasetçiler için de geçerlidir. Terör örgütünün sözcülüğünü yapan siyasetçi terör örgütünün gördüğü muameleyi görmeli.'
"Şimdi ben bunları eleştiriyorum ya hemen düşünce özgürlüğü diyorlar" diyen Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
"Ben eleştirince düşünce özgürlüğü olmuyor. Siz bu devletin kurumlarında kariyer yaparak bugünlere geldiniz. Şimdi millete ihanet ediyorsunuz. Şimdi buradan o akademisyenlere ve onları destekleyenlere sesleniyorum. Siz bu ülkenin birliğinden yana mısınız? Değil misiniz? Akademisyene ciğeri beş para etmeyen bir terör örgütünün maşalığınıyapmak yakışır mı? Bunun adı eleştiri değil ki, bunun adı terör örgütü propagandası."
Kılıçdaroğlu'na: "Namus, şeref fukarası"
Erdoğan, kendisi için "diktatör bozuntusu" diyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na da yanıt verdi.
"Bu zat, bir namus ve şeref edebiyatı tutturmuş gidiyor. Bundan kazandığım tazminatlar alıp başını gidiyor. Bazı insanlar var dır ya, yüzüne tükürsen yağmur yağıyor sanır ya. Bu da öyle. Bu defa sadece bana sataşmakla kalmamış, hakimleri ve YSK'yı hedef almış. Bu serseri mayın gibi ne zaman kime bulaşacağı belli olmuyor. 1 Kasım seçimleri öncesi başbakan hükümeti kuramadı, anamuhalefet liderine versin demişlerdi. Cumhurbaşkanlığı külliyesi'nin adresini bilmeyene benim verecek görevim yok. Bu zat hâlâ 7 Haziran'ın hesabında. Bahsettiği konunun da anayasayla alakası yok. Bu namus ve şeref fukaraları için vakit harcamak bana zul geliyor. Teröristleri savunan bu değil mi? Hangi namustan hangi şereften bahsediyorsun? Bir kasetle geldi."
Kaynak: Al Jazeera