İstanbul Başsavcılığı tarafından kara para aklamak suçundan hakkında arama kararı çıkmadan hemen önce yurtdışına çıkış yasağının kaldırılmasıyla Türkiye’den kaçan, Avusturya’da yakalanarak yine kara para aklamak suçundan hakkında arama kararı çıkartan ABD’ye iade edilen Sezgin Baran Korkmaz, akıl almaz bir yöntemle işlediği dolandırıcılık ve evrakta sahtecilik suçundan hapse mâhkum edildi. Yargıtay, Korkmaz’a verilen 5 yıl 10 ay, aleyhinde ifade verdiği gerekçesiyle Korkmaz’ın kendisini vurdurduğunu söyleyen eski ortağı Bereket Öner’e verilen 2 yıl 6 aylık hapis cezalarını onadı. Korkmaz ve Öner’in, bir iş insanını borçlandırmak için kurye kıyafeti diktirdikleri kişiyi evine yolladıkları, sahte kuryenin dergi teslimi karşılığında iş insanının imzasını aldığı, bu imzanın da daha sonra senet üzerinde kullanıldığı anlaşıldı. Bu yöntemle 2011’de 12 milyon 860 bin lira borçlandırılan ve iş yerine haciz işlemi yapılan iş insanının avukatlarının ve emniyetin takibiyle suç ortaya çıkartıldı. Korkmaz’ın, 2011’de görevdeki bir MİT Müsteşar Yardımcısı aracılığıyla tanıştığı iş insanının talebi üzerine olaya dahil olarak dolandırıcılık suçunu işlediği ortaya çıktı.
Yargıtay, Korkmaz, eski ortağı Öner, sahte kurye olarak suça dahil olan Murat U. ve Seran K. hakkında Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği cezaları geçtiğimiz ay onadı.
Mahkeme ve Yargıtay kararına göre, el konulan holdingini ayakkabı boyacılığı ile başladığı iş hayatında tamamen alın teriyle kurduğunu iddia eden Korkmaz, cezası kesinleşen suçu şöyle işledi:
2011’de demir çelik alanında çalışan Faruk T. adlı iş insanına 12 milyon 860 bin TL’lik icra işlemi başlatıldı. Borcu olmadığını belirterek buna itiraz eden iş insanının fabrikasına haciz uygulandı. Faruk T. senedin üzerindeki imzanın kendisine ait olduğunu ancak senede imza atmadığını, ödemelerini hep çekle yaptığını belirterek suç duyurusunda bulundu.
Korkmaz’dan yardım istedi
Yapılan araştırmalar sonunda, daha önce aynı suçtan yargılanarak hüküm giyen iş insanı Ahmet Uzuner’in, Faruk T.’den, kendisine ait olduğunu öne sürdüğü parayı almak için Sezgin Baran Korkmaz’ı devreye soktuğu anlaşıldı.
Uzuner’i, o dönem görevdeki bir MİT Müsteşar Yardımcısı aracılığıyla tanıdığını açıklayan Sezgin Baran Korkmaz, menfaat karşılığı işi kabul etti. Korkmaz ve Öner, bir plan yaparak işe koyuldu.
Faruk T. ve avukatları, yakın zamanda eve gelen bir kuryenin davranışlarını şüpheli bulduklarını belirterek, polise konuyu bildirdi. Yapılan inceleme sonunda kuryenin Faruk T.’nin evine geldiği, bir dergi teslim edip imzasını aldığı, imzanın alttaki kağıda çıkmadığını gerekçe göstererek kapıyı çalıp ikinci kez imza istediği anlaşıldı.
Senede yerleştirildi
Korkmaz ve Öner’in, alınan bu imzayı boş bir senede yerleştirdikleri ve 12 milyon 860 bin TL’lik icra işleminin bu senet doğrultusunda başlatıldığı anlaşıldı.
Korkmaz, iddiaları yalanladı ve Uzuner’in talebi üzerine, yardımcı olmak amacıyla sadece bir avukat arkadaşını yönlendirdiğini, haciz işlemi yapılacağı zaman da yine yardım amacıyla hareket ettiğini öne sürdü.
Ev kiraladılar, kıyafet diktirdiler
Ancak polisin yaptığı araştırmalar, Faruk T.’nin evine yakın bir iş yeri kiralandığını, sanıklardan Murat A. için özel kurye kıyafeti diktirildiğini, kapının Faruk T. tarafından açılmasından emin oldukları aşamada sahte kuryenin eve gönderildiğini açığa çıkarttı.
Sanıkların suçlamaları reddetmesine karşılık, çevredeki esnaf sahte kuryeyi tespit etti. Kriminal inceleme sonunda senet üzerinde sahtecilik yapıldığını gösteren kalıntılar da bulundu. Senet üzerindeki kaşenin de sahte olduğu anlaşıldı.
Yargılama sonunda Korkmaz’a sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından verilen 5 yıl 10 aylık hapis cezası kesinleşti. Diğer sanıkların 2 yıl 6 aylık cezaları da kesin hükme bağlandı. Korkmaz, Türkiye’ye iade edilirse, bu suçtan da cezaevinde kalması gerekecek.