AK Parti Şanlıurfa milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın 2018 seçimleri öncesinde Suruç’ta esnaf ziyareti yaptığı sırada Şenyaşarlar ailesine ait işyerinde ve bilahare Suruç Devlet Hastanesi’nde çıkan olaylarda Esvet Şenyaşar, oğulları Celal ve Adil Şenyaşar ile milletvekili Halil İbrahim Yıldız’ın taraftarlarından Mehmet Şah Yıldız öldürülmüştü.
Olayların ardından, Şenyaşarların işyerinde çıkan çatışma için ve her iki taraftan yaralıların götürüldüğü hastanedeki saldırı için olmak üzere iki farklı soruşturma başlatılmıştı.
İşyerindeki, Celal Şenyaşar ile Mehmet Şah Yıldız’ın ölümüyle sonuçlanan çatışmanın ele alındığı dava iki yıl önce sona ermiş, Fadıl Şenyaşar’a 37 yıl 9 ay, Enver Yıldız’a ise 18 yıl hapis cezası verilmişti. Bu davada itiraz süreci devam ediyor.
İki taraftan yaralıların götürüldüğü Suruç Devlet Hastanesi’ndeki saldırı sırasında da, hastaneye yaralı olarak getirilen Adil Şenyaşar ile babası Esvet Şenyaşar öldürülmüştü.
Hastanedeki olaylar hakkında başlatılan soruşturmada dört yıl boyunca herhangi bir tutukluluk olmadı. 2022’nin Nisan ayında AK Parti milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın ağabeyi Celal Yıldız’ın da aralarında bulunduğu dört kişi tutuklandı. Tutuklananlardan ikisi daha sonra serbest bırakıldı, Celal Yıldız ve Mikail Şimşek halen tutuklu.
Hastanedeki olaylar hakkındaki iddianame 2022’nin Ekim ayında tamamlandı.
19 sanıklı davanın ilk duruşması dün (17 Ocak) Malatya 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
“Sanıkların korkusundan kimse taksiye almadı”
Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre; olaylarda eşini ve iki oğlunu kaybeden Emine Şenyaşar, duruşmada Kürtçe olarak şunları anlattı:
“Hastanede eşimi ve çocuklarımı öldürdüler. Taksi çağırdık, sanıkların korkusundan kimse taksiye almadı bizi. Çocuğum Celal, ‘bizi hastaneye götürmeyin öldürecekler’ dedi. Vekil illa ‘bu hastaneye getirin’ dedi.
“Çocuklarım devletin elinde öldürüldü. Bütün kanıtlar sizde, açığa çıkarmıyorsunuz. Eşim ve çocuklarım polis gözetiminde öldürüldü. Pansuman odasında eşime vurdular. Eşim pansuman bezini aldı kanını sildi. Farklı bir kişi ‘seni öldüreceğim’ dedi. Eşimin başına onların hepsi toplandı, eşimin gözü çıkarıldı.”
Emine Şenyaşar, bunun ardından sanıklardan Emine Yıldız’ı göstererek “Şu kadın, her iki yerde de vardı” diye konuştu.
Bunun üzerine Emine Yıldız, Emine Şenyaşar’a “Yalan söylüyorsun, iftira” diye seslendi.
Emine Şenyaşar şöyle devam etti: “Eşime vurduktan sonra oğlumun arkadaşı beni dışarı çıkardı. Onların adamı geldi, beni de vuracaktı. Görürsem teşhis ederim. Orta boylu, eşimin yaşlarındaydı.”
Hacca gittiğini ve yalan söylemediğini belirten Emine Şenyaşar, “Benim oğlumu kim öldürmüş, katil kimdir kayıtlarda var. Kayıtları ortaya çıkarın. Dükkândaki kayıtları kesmişler. Erdoğan biliyor, hükümet biliyor, herkes biliyor bunların kim olduğunu. Çocuğumu öldüren şişko var, onu niye yakalamıyorsunuz. Oğlumu ise 5 yıldır tek kişilik hücreli odada tutuyorsunuz. Oğlumu bırakın eve gideyim” diye konuştu.
“Vali Erin’in dinlenmesini istiyorum”
Emine Şenyaşar’ın hastanedeki saldırıda yaralanan oğlu Ferit Şenyaşar ise, kendisini saldırıdan, Mayıs 2022’de merkeze çekilen dönemin Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin’in kurtardığını söyledi.
İki dosyanın birleştirilmesini talep eden Ferit Şenyaşar şunları söyledi:
“Bu seçim dönemi bitince, bu hükümet gidince, Vali Erin’in dediği gibi hastane kayıtları mahkemeye sunulunca gerçek ortaya çıkacaktır. Vali Abdullah Erin’in dinlenmesini istiyorum.”
Mahkeme heyeti, dava dosyasının Şenyaşarların işyerindeki olayların davasıyla birleştirilmesine karar verdi. Sonraki duruşma 15 Mart 2023’te yapılacak.