CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, geçen hafta Kanal İstanbul Projesine talip olacak bir ülke olursa, iktidara geldiklerinde o ülkeye karşı mesafe koyacaklarını, paralarını kesinlikle ödemeyeceklerini söylemiş, “Türkiye, soyulacak bir ülke değildir. Bizden bir banka buraya kredi verirse günü geldiğinde o da görür. Bakın bu kadar açık, net söylüyorum. Bu ülke talan ülkesi değildir” demişti.
Erdoğan bu sözlere sert tepki gösterdi:
“Şimdi de Kanal İstanbul’a karşı çıkıyorlar. Siyasetteki ferasetsizliklerini, icradaki kifayetsizliklerini, proje üretmedeki kısırlıklarını bir kenara bıraktım, devlet adabını hiçe sayarak akıllarına ne gelirse söylüyorlar. Yatırımcıları tehdit ediyorlar. ‘Biz geliyoruz, geldiğimizde size ödeme yapmayacağız, bu yatırımları elinizden alacağız.’ Bankaları tehdit ediyorlar, hızlarını alamayıp projeye ilgi duyan ülkeleri tehdit ediyorlar.
“Bu ne terbiyesizliktir! Devletlerde devamlılık esastır, bunlar devlet terbiyesi de görmediler. Sizler nasıl devlet yönetimine talipsiniz ya? Söke söke sizden bu paraları uluslararası tahkim yoluyla da alırlar. Bunları da öğren.”
Erdoğan, konuşmasında Z kuşağına da seslendi:
“Kanal İstanbul’a acaba bu proje neden gerekliydi?.. Gençlerimize sesleniyorum, Z kuşağı, bakınız bütün bu olanlar bitenler 19-20 yıldır bu ülkede iktidarda olan bizler neleri gerçekleştirdik, hangi adımları attık, bunları bilmeniz gerekiyor. Geçen yılın ilk ayında Kabataş açıklarında kıyıya sürüklenen dev Rus gemisinin yarattığı endişeyi unutmadık. Montrö’de kılavuz kaptan ve romorkör kullanımının zorunlu tutulmaması ticari gemilerin Boğaz geçişindeki riskleri artırıyor. Büyük gemilerin geçişi için Boğaz’ın kapatılmak zorunda kalınması ve gemiler arasında bırakılması gereken mesafeler zaman kayıplarına yol açıyor. Beklemede geçen her saat önemli bir maliyet demektir. Yapılan projeksiyonlar 2050’de Boğaz’dan geçecek gemi sayısının 78 bini bulacağını gösteriyor.”