TBF Disiplin Kurulu, Spor Toto Basketbol Ligi play-off serisi üçüncü maçında dün Galatasaray Odeabank ile Fenerbahçe arasında oynanan maçla ilgili kararlarını açıkladı.
Federasyondan yapılan açıklamada, Galatasaray Odeabank'a verilen 2 maç seyircisiz oynama cezasının nedeni şu şekilde ifade edildi:
"Seyirci olaylarının sezon boyunca süreklilik arz etmesinin yanı sıra, söz konusu müsabakanın öncesinde misafir takım sporcularına doğru yabancı maddeler atılması ve küfür edilmesi, müsabaka sırasında sahaya ve misafir takım bencine doğru yabancı maddeler atılması ve küfürlü tezahüratlarda bulunulması, müsabakanın üçüncü periyodunun bitiminde yine misafir takım bencine doğru yabancı maddeler atılması ve küfürlü tezahüratlarda bulunulması, yaşanan olaylar neticesinde ayrı ayrı üç kez anons yapılmasına, müsabakanın üç kez duraksamasına ve hakemlerin soyunma odasına gitmelerine sebebiyet verilmesi nedenleriyle Galatasaray Kulübü Erkek Basketbol Şubesi'ne iki maç seyircisiz oynama cezası verilmesine karar verildi."
Bu kararla Spor Toto Basketbol Ligi play-off yarı final serisi dördüncü maçında bugün Abdi İpekçi Spor Salonu'nda yapılacak Galatasaray Odeabank-Fenerbahçe maçı seyircisiz oynanacak.
Öte yandan kurulun, sarı-kırmızılı kulübe çeşitli nedenlerden dolayı 92 bin lira para cezası verdiği kaydedildi.
Ataman: Onur mücadelemiz olacak
Galatasaray Başantrenörü Ergin Ataman, Fenerbahçe derbisinde onur mücadelesi vereceklerini belirtti.
Sarı-kırmızılı takımın başantrenörü Ataman, sosyal medya hesabı Instagram'dan bu sezon kazandıkları ULEB Avrupa Kupası ve oyuncularıyla kendisinin olduğu bir fotoğraf paylaştı.
Fotoğrafın altına yorum yazan Ataman, şu ifadeleri kullandı:
"4 yıl boyunca 10 maçtır son topa kadar savaşarak, yeri geldiğinde altı kişiyle asla pes etmeden Fenerbahçe'yi Abdi İpekçi'den başları önde yolluyoruz. Kimse bunu konuşmuyor, kimse Avrupa şampiyonu bu takımın emeğinden bahsetmiyor. Yine maalesef basketbola zarar veriliyor, yazıklar olsun. Ancak kimse pes edeceğimizi sanmasın. Galatasaray takımı, taraftarının ruhunu yarın yanında hissedecek ve bir kez daha maçı kazanacaktır. Bu benim ve şampiyon oyuncularımın onur mücadelesi olacak."
Galatasaray: Sadece bir kulübün federasyonu gibi…
Sarı-kırmızı kulüpten yapılan açıklamada, TBF'nin çifte standart uyguladığı savunularak, şu ifadelere yer verildi:
"Göreve geldiklerinden beri Türkiye'nin değil sadece bir kulübün federasyonu gibi davranan Türkiye Basketbol Federasyonu Yönetimi, bugün çifte standartlarına bir yenisini daha ekledi. Sadece iki sezon önce, tribünlerin Galatasaray bencinin üzerine devrildiği, maç boyu aralıksız küfür edilen, sahaya yabancı madde yağan, Ergin Ataman'ın Ülker Arena'yı polislerin korumasında ve içi çelik polis şapkasıyla güçlükle terk edebildiği maçtan sonra, tüm bu rezilliklere imza atan Türk sporunun kirli yüzünü temsil edenlerce yönetilen kulüp, sadece 25 bin lira para cezası ile cezalandırılmıştı. Türk medyası da bu konunun üzerinde bile durmamıştı. Söz konusu Galatasaray olduğunda aynı medya ayranı tükürüğe dönüştüren yalanın pazarlamasını yaparken, iki yıl önce sadece para cezasıyla yetinen Türkiye Basketbol Federasyonu iki maç seyircisiz oynama ve 56 bin lira para cezasına hükmedebiliyor."
Her şeye rağmen sarı-kırmızılı takımın mücadelesini sürdüreceği vurgulanan açıklamada şunlar kaydedildi:
"Bu senaryo; Türk sporunu kirletenlerin yönettiği kulüp, onunla suç ortaklığı yapmaktan utanmayan medya ve yönetimi değişse de zihniyeti değişmeyen iş birlikçi federasyon tarafından, herkesin gözünün içine baka baka sahneleniyor. Çifte standart doğuran senaryolarınızda, tribünlerde Galatasaray taraftarına yer olmasa da takımımız elini kalbine koyduğunda, bir his takımı olduğunu sizin kirli oyunlarınıza inat hissedecek. Siz yaptıklarınızdan utanmıyor olabilirsiniz. Biz gerek Türk sporunu kirleten isimlerin elindeki kulübün, gerekse iş birlikçisi Türkiye Basketbol Federasyonunun yaptıklarını dile getirmekten utanıyoruz. Utancınızla yaşayın diyeceğiz ama bu konuda umudumuz yok. Siz masa başı oyunlarınıza devam etseniz de biz Avrupa'dan kupalar getirerek ülkemizin gururu olmayı, Türkiye'de finallerde karşımıza kim çıkarsa çıksın yenerek kupalar almayı sürdüreceğiz."
Türkiye Basketbol Federasyonu Disiplin Kurulu, dün Spor Toto Basketbol Ligi play-off yarı final serisinde Abdi İpekçi Spor Salonu'nda oynanan Galatasaray Odeabank-Fenerbahçe maçındaki saha olayları nedeniyle sarı-kırmızılı kulübe 2 maç seyircisiz oynama cezası vermişti.
Fenerbahçe: Galatasaray tribün terörürün alışılagelmiş bir örneği
Fenerbahçe Kulübü, Galatasaray ile oynanan Spor Toto Basketbol Ligi play-off yarı final üçüncü karşılaşmasında yaşanan olaylara tepki gösterdi.
Sarı-lacivertlilerin internet sitesinden yapılan açıklamada, Abdi İpekçi Spor Salonu'nda oynanan serinin üçüncü maçında yaşananlara değinilerek, "Organize, toplu küfrü ve şiddeti sportif faaliyetin bir parçası sanan bir yönetim zihniyetinin ve bunların medyadaki destekçisi kalemşörlerinin 'ama, fakat' açıklamaları sonrasında artık en üst düzey yöneticilerinin bile kendi taraftarlarının sebebiyet verdikleri her olayın ardından 'kendilerini mağdur görüp, yarattıkları çirkinlikleri görmezden gelmeyi' kanıksadığı Galatasaray tribün terörünün alışılagelmiş bir örneğini bir kez daha yaşadık. Bu rezilliği yaşatanları, popülist söylemlerle, sonuca giden yolda her şey mubah anlayışı ile takımlarının parçası, ailelerinin bireyleri olarak görenler ve bu şekilde isimlendirenler bilmelidir ki takımınızda ve ailenizde camianızı rezil eden kişiler bulunmaktadır. Bunlara sahip çıktığınız sürece aileniz lekelenecek ve sizler bu rezilliğin asli faili olarak hatırlanacaksınız."
Açıklama şu şekilde devam etti:
"Ev sahibi oldukları basketbol maçlarında rakip taraftarlara saldırmayı, adam öldürmeyi, rakip oyuncuya saldırmayı, (fanatik duayen sözde tarafsız spor yorumcuları tarafından hedef gösterilen) bir spikere saldırmayı, bu esnada kulübümüzün televizyonunda görev yapan bir bayan spikere ve şube profesyonellerimizden bir bayana da saldırmayı ihmal etmeyen bu sürünün, sebebiyet verdikleri tribün terörü sonucunda takımlarının Avrupa Ligi'nden ihracının gündeme gelmesi şaşırtıcı değildir. Bu yaşanan tribün terörünün fanatik, taraflı spor yorumcuları tarafından görmezden gelinmesi, alakasız olaylarla masumiyetlerinin savunulması, yaşananların her defasında 'ama ve fakat' ile geçiştirilmesi de şaşırtıcı değildir. Keza yıllardır bu teröre teslim olmuş federasyon ve kamu görevlilerinin de üç maymunu oynamaları bizim için şaşırtıcı değildir. Müsabaka hakemlerinin, çok yanlı yönetimleri dışında toplu-organize küfür ve seyirci olaylarına da sadece 3 defa anons yaptırması ve müsabakanın seyircili devam ettirilmesi yaşanan hadiselere sebebiyet vermiştir. Şaşırtıcı olan, rakip sahada her yıl yaşanan bu kepazeliğe rağmen, yaptığı işe ve rakibine saygı duyan, rakip takım mensuplarına ve taraftarlarına karşı en ufak bir kışkırtıcı hareketi olmayan koçumuza yapılan tükürüklü saldırıyı, ayran şeklinde açıklayan ve kendilerini hala insan diye tanımlayanların da ortaya çıkmış olmasıdır."
Sarı-lacivertli kulübün açıklaması şu ifadelerle sona erdi:
"Kendilerini Türkiye'nin batıya açılan yüzü olarak tanımlayan bu camianın taraftarlarının, her defasında sebebiyet verdiği bu rezil durum üzerine bir de kendisini haklı çıkarması, bu aklama çabalarına taraflı medya mensuplarının destek vermesi günü kurtarsa da yaşanan ve yaşanacak olayların ağır sonuçlarını ortadan kaldırmamaktadır. Dünyaca tanınmış, 8 Avrupa Ligi şampiyonluğu ve yerel liglerde bir çok başarısı bulunan başantrenörümüz Zeljko Obradovic'e yapılan bu saldırı, ne yapılırsa yapılsın dünya spor kamuoyu tarafından anında ve tüm çıplaklığı ile görülmüştür. Hiç umudumuz olmasa da beklentimiz, TBF'nin ve güvenlik ile ilgili görevlilerin bu kez yüzlerinin kızarması ve görevlerini yapmalarıdır. Aksi takdirde bilinmelidir ki koçumuzun yüzüne atılan tükürüğün asıl muhatabı bu rezilliğe sebep olanlar, yaşananlara göz yumanlar ve açıklama yapmaya çalışanlardır. On binlerce taraftarın 90 dakika küfür ettiği bir ortamda küfür eden tek bir taraftar için görevini yapmayan, kılını kıpırdatmayan, kendisine küfür edenlere tepki koyan başkanımız hakkında ise medyatik olmak amacıyla kantarda topuz bırakmayan kamu görevlileri, hiçbir şey yokmuş gibi ağır toplu küfre rağmen kupa törenine çıkan en üst düzey yetkililerin olduğu bir düzende yaşadıklarımızın sürpriz olmadığı tartışmasızdır. Bu yüzden sadece Fenerbahçe ve mensuplarına karşı işletilen 6222 sayılı yasanın 'Fenerbahçe Yasası' olarak adlandırılması bizce son derece doğal ve bir o kadar da düşündürücüdür. Büyük Fenerbahçe taraftarı, tüm kamuoyunun gözleri önünde yaşanan bu vahim hadiselere rağmen idarenin ve özellikle de spor teşkilatının Fenerbahçe ile ilgili konularda takınmış olduğu sessizlikten büyük rahatsızlık duymaktadır. Bu yüzden beklentimiz, spor teşkilatında sorumluluk taşıyanların bir an önce görevlerini yapmasıdır."
Kaynak: AA