88 yıl sonra ilk olarak 2010 yılında izin verilen ve her yıl Ortodoks Hristiyanların “Meryem Ana’nın göğe yükseliş günü” olarak kutladığı 15 Ağustos’ta tekrarlanan Sümela Manastırı’ndaki dini ayinin bu yıl 10’uncusunun engellenmesi için kampanya başlatıldı.
Emekli Tümamiral Cihat Yaycı tüm siyasi partilere mektup gönderip ayinin Lozan’a aykırı olduğu için iptal edilmesini istedi, Yeniden Refah Partisi Milletvekili Doğan Bekin ise ayinin “Trabzon’un fethi ile aynı güne denk gelmesinin tesadüf olmadığını” söyledi.
Bu yıl ki ayin için ellerine henüz yazılı bir izin ulaşmadığını söyleyen Fener Rum Patriği Bartholomeos: “Sümela’daki ayinin tadını çıkarmamıza izin vermiyorlar. Neden izin vermiyorlar? Bunlar öyle basit şeyler ki… Kendi inancımıza göre, dinimize göre birkaç saatliğine gidip dua edeceğiz ve evlerimize döneceğimiz. Bir gün bile değil, sadece birkaç saatliğine… Lozan başka şeyler de söylüyor. Ve bu milletvekili gelip bize Lozan Antlaşması’nı ihlal ettiğimizi söylüyor…”
88 yıl sonra ilk olarak 2010 yılında izin verilen ve her yıl Ortodoks Hristiyanların “Meryem Ana’nın göğe yükseliş günü” olarak kutladığı 15 Ağustos’ta tekrarlanan Sümela Manastırı’ndaki ayinin bu yıl engellenmesi çağrıları yapılmıştı.
Ayinin engellenmesi için Yeniden Refah Partisi milletvekili Doğan Bekin ile emekli Tümamiral Cihat Yaycı’dan sonra bir çıkış da İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu’dan geldi.
Ayinin yapılacağı 15 Ağustos tarihinin “Trabzon’un fethi ile aynı güne denk gelmesinin tesadüf olmadığını” iddia eden Bekin, önceki senelerde ayini yöneten Fener Rum Patriği Bartholomeos’un ‘ekümenik’ sıfatını kullanması için de “Başta Lozan Antlaşması olmak üzere, Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına aykırı bir uygulama” diye tanımlamıştı.
Yaycı da ayinin iptal edilmesi için tüm siyasi parti liderlerine gönderdiği mektupta “Pontusçuluk hayalleri”ne dikkat çekmişti.
Lozan’da Türkiye’nin azınlıklara tanıdığı hakların Yunanistan tarafından da Batı Trakya’daki azınlığa verildiğini belirten Zorlu, Yunanistan’ın Osmanlı döneminden kalma eski camilerde Cuma namazı kılınmasına izin vermediğini vurguladı.
Sümela’daki ayin için bu koşulların güvence altına alınması gerektiğini söyleyen Zorlu, açıklamasına “15 Ağustos’taki ayinin derhal iptal edilmesi çağrısında bulunuyoruz” ifadesiyle son verdi.
Zorlu’nun açıklaması şöyle:
“Basit bir ibadet faaliyeti olarak görülmemesi gerektiğine yönelik güçlü tespitler bulunmaktadır”
Zorlu’nun sosyal medya hesabından yayımladığı metin şöyle:
“15 Ağustos 1461, Trabzon’un Fatih Sultan Mehmet tarafından fetih tarihidir… Türkiye karşıtı kesimler ise bunu adeta bir matem günü olarak görürler.
Bu önemli günde gerçekleşen bir anma etkinliğine dikkat çekmek ve yetkilileri uyarmak istiyoruz. Cumhuriyetin kuruluşundan 2010 yılına kadar 88 yıldır ayin yapılmasına izin verilmeyen Sümela müzesinde tam da 15 Ağustos’ta ayin yapılmasına izin verilmeye başlanmıştır. Bir süre restorasyon sebebiyle gerçekleşmese de geçen yıl olduğu gibi bu yılda ayinin devamına karar verilmiş ve geçtiğimiz Perşembe günü söz konusu izin ilgililerine resmi yazıyla bildirilmiştir. Elbette biz Lozan Antlaşmasında zikredilen azınlıkların antlaşma hükümleri çerçevesindeki hak ve özgürlüklerden istifade etmesinden ve sürecin eksiksiz yürütülmesinden yanayız. Esasen buraların bir inanç kitlesi tarafından ziyaret edilmesinden de bir beis görmüyoruz.
Ancak gelinen aşamada bunun basit bir ibadet faaliyeti olarak görülmemesi gerektiğine yönelik güçlü tespitler bulunmaktadır.”
“Lozan’da Türkiye’nin azınlıklara tanıdığı hakları Yunanistan’ın da Türk azınlığına tanıyacağı taahhüdü yer almıştır”
“Bu noktada Lozan Antlaşmasını hatırlatmak fayda vardır. Bilindiği üzere 30 Ocak 1923’te Yunanistan ile Türkiye arasında imzalanan ‘Türk ve Rum Ahalinin Mübadelesine Dair Mukavelename’de Patrikhanenin durumu ve statüsü ile ilgili bir hükme yer verilmemiş; bu mukavele ile Türkiye’de yaşayan Rumlarla Yunanistan’da yaşayan Müslüman Türkler yer değiştirmişler, İstanbul ve Bozcaada ile Gökçeada’daki Rumlarla Batı Trakya’daki Müslüman Türkler mübadele dışında bırakılmışlardır. Fener Rum Ortodoks Patrikhanesi ile ruhanî meclisinin yetki alanı İstanbul başpiskoposluğu ile Bozcada ve Gökçeada bölgesi Rum cemaatinin dini ihtiyaçlarını karşılamakla sınırlı tutulmuştur.
Buna ek olarak Antlaşmanın 45. maddesinde Türkiye’nin azınlıklara tanıdığı bu hakları Yunanistan’ın da Batı Trakya’daki Türk azınlığına tanıyacağı taahhüdü yer almıştır. Yunanistan’ın uygulamasının tersine, Türkiye’de din görevlilerini kendilerinin seçme özgürlüğü bulunmakla birlikte Patrikhane’nin siyasi-yönetsel açıdan ‘ekümenik’ vasfı da bulunmamaktadır.”
“Ayinin derhal iptal edilmesi çağrısında bulunuyoruz”
“Bu çerçevede Sümela’da Patrik’in ayin yapması Lozan ile belirlenen yetki alanı dışında olduğu gibi böyle bir adımın planlanması ancak yukarıdaki ilkeler çerçevesinde ve özellikle Yunanistan’ın da mütekabiliyet çerçevesinde atacağı adımlara bağlı olarak şekillendirilmesi gereken bir konudur.
Örneğin Batı Trakya Camileri Din Görevlileri Derneği geçtiğimiz ay Yunan kurumlarına ilettiği başvuruda; Serez, Yanya ve Selanik’te Osmanlı döneminden kalma eski camilerde cuma namazı kılınmasına izin verilmesini talep etmiş, bu istek Atina yönetimince kesin bir dille reddedilmiştir.
Hülasa; eğer Sümela’da ayine izin verilecekse bu koşullar ve hassasiyetler güvence altına alınarak süreç yeniden planlanmalıdır.
Yetkili makamlara sözlü olarak da ilettiğimiz bu tespit ve kaygılarımızı kamuoyu ile paylaşırken, 15 Ağustos’taki ayinin derhal iptal edilmesi çağrısında bulunuyoruz.”
Bartholomeos: “Bir gün bile değil, sadece birkaç saatliğine…”
Bartholomeos, ayinin iptal edilmesi için yapılan kampanyayla ilgili şunları söylemişti:
“Şimdiye kadar yazılı izin bize ulaşmadı, sadece sözlü mesajlar aldık. Bunun üzerine bir duyuru yaptık ve ayinin bu sene Sümela’da yapılacağını söyledik.
“Bu milletvekili söz konusu ayinin Lozan Anlaşması’nı ihlal ettiğini söyledi. Bu nasıl mümkün olabilir? Lozan başka şeyler de söylüyor. Benim vatanım İmroz için ve daha genel olarak bizim çıkarlarımız hakkında… Dini eğitim hakkımız hakkında… Heybeliada hâlâ kapalı. Lozan’da şu an sahip olmadığımız şeyler var, bunları bize vermediler. Ve bu milletvekili gelip bize Lozan Antlaşması’nı ihlal ettiğimizi söylüyor.”
“Sümela’daki ayinin tadını çıkarmamıza izin vermiyorlar. Neden izin vermiyorlar? Bunlar öyle basit şeyler ki…. Kendi inancımıza göre, dinimize göre birkaç saatliğine gidip dua edeceğiz ve evlerimize döneceğimiz. Bir gün bile değil, sadece birkaç saatliğine…”