Ana SayfaHaberlerGündemTutuklanan emniyetçilerin ifadeleri: “Gizli tanığın dosya kapsamı dışındaki isimleri dillendirmesi, o isimlerle...

Tutuklanan emniyetçilerin ifadeleri: “Gizli tanığın dosya kapsamı dışındaki isimleri dillendirmesi, o isimlerle ilgili soruşturma yapılacağı anlamını taşımaz”

Ayhan Bora Kaplan davasının gizli tanığını hükümet üyeleri aleyhinde ifade vermeye yönlendirdikleri iddia edilen ve “iktidara karşı darbe”yle suçlanan tutuklu emniyetçilerin ifadeleri ortaya çıktı: “Dosya kapsamı dışındaki isimleri dillendirmesi o isimlerle ilgili soruşturma yapılacağı anlamını taşımaz. İşin içine siyasileri katarak soruşturmadan kurtulmayı amaçlıyor.” “Konuşmayı kayda aldığını tahmin ettiğim için ben de kayda aldım. Kayıtların kesintisiz olanını ve tamamını müfettişlere de verdim.”

Ayhan Bora Kaplan organize suç örgütü dâvâsının gizli tanığı Serdar Sertçelik’in iddiaları üzerine görevden alınan ve tutuklanan emniyetçilerin ifadeleri ortaya çıktı.

9 Mayıs’ta görevden alınan Ankara Emniyeti Müdür Yardımcısı Murat Çelik ile yine aynı tarihte Ankara Emniyeti Organize Şube Müdür Yardımcılığı görevinden alınan Şevket Demircan’ın da arasında olduğu 4 emniyetçi; “Tanığı etkilemeye teşebbüs”, “Göreve ilişkin sırrı açıklama” ve “Suçluyu kayırma” suçlamalarıyla tutuklandı.

Yurtdışına kaçtığı ortaya çıkan Sertçelik, emniyet müdürlerinin, kendisini hükümet üyeleri aleyhinde ifade vermeye zorladıklarını iddia etmişti.

Sözcü’den Saygı Öztürk, bugünkü (21 Mayıs) yazısında, tutuklanan dört emniyetçinin ifadelerinden şu bölümlere yer verdi:

“Gizli tanığın dosya kapsamı dışındaki bu isimleri dillendirmesi o isimlerle ilgili soruşturma yapılacağı anlamını taşımaz”

Emniyet Müdür Yardımcısı Murat Çelik:

“Ayhan Bora Kaplan (ABK) suç örgütüne yapılan operasyonun bütün iş ve işlemlerini yürüten şubeden sorumlu İl Emniyet Müdür Yardımcısı olmamdan dolayı, adımı karalamak için yurtdışına kaçan gizli tanık video hazırlamıştır.

“Bu görüşmelerde gizli tanık kendisini güvene almak adına bilgisi ve ilgi-alakası olmayan herkesi dillendirebilir. Gizli tanığın dosya kapsamı dışındaki bu isimleri dillendirmesi o isimlerle ilgili soruşturma yapılacağı anlamını taşımaz. Kaldı ki, soruşturma yapılması için sorumlusu olduğum şube müdürlüğü tarafından başarılı bir şekilde yürütülen ve aradan yaklaşık 8 ay geçmesine rağmen hâlâ gündemden düşmeyen bir operasyonda görev alan insanları karalamak için, taraflı bir şekilde hazırlanmış ve kurgulanmıştır. Serdar Sertçelik ile hiçbir telefon konuşmam olmadı.

“Organize Şube Müdürü Kerem Gökay Öner’in çalışmalarda devre dışı bırakıldığına ilişkin iddiası doğru değildir. Kendisi şube müdürü olarak geniş yetkileri olan bir görev icra ediyor. Kimsenin pasifize edecek fiili bir gücü yoktur. Benim kimseye, ‘Kerem müdüre bilgi verilmemesi, soruşturmadan dışlanması’ gibi bir talimatım olmadı.

“İşin içine siyasileri katarak soruşturmadan kurtulmayı amaçlıyor”

“Organize Müdür Yardımcısı Şevket Demircan’a veya başka birisine, herhangi bir siyasi hakkında Serdar Sertçelik’e gizli tanıklık yaptırılması için asla talimat vermedim, görüşmedim. Serdar Sertçelik’in yurtdışına kaçışı ile ilgili herhangi bir ilgim ve bağlantım yok.

“Siyasi kişilerin veya dosya ile ilgili olmayan, ancak kamuoyu tarafından bilinen kişilerin Serdar Sertçelik’in gizli tanıklığı vasıtasıyla soruşturmaya dahil edilmesi gibi talimat vermedim. Herhangi bir siyasetçi veya kamuoyunun bildiği tanıdığı kişiyi, Organize Şube’yi kullanarak takip ettirmedim.

“Usulsüzce dinleme gibi bu yönde bana illegal bir talimat gelmedi. Serdar Sertçelik, tek taraflı beyanlarıyla kesip biçerek insanların algısını yönlendirmeye çalışıyor. Beni hedef gösteriyor. Kendisi, işin içine siyasileri katarak soruşturmadan kurtulmayı amaçlıyor. İftiraya uğradığımı düşünüyorum.”

 “Kayıtların tamamını müfettişlere de verdim”

Organize Şube Müdür Yardımcısı Şevket Demircan:

“Yurtdışına kaçan Serdar Sertçelik’le telefonla konuşan Organize Şube Müdür Yardımcısıyım. Dinletilen telefon konuşmaları bana ait. Ancak kesilmiş bir şekildedir. Bu kayıtların kesintisiz olanı ve tamamını müfettişlere de verdim.

“Konuşmamda geçen ‘Patlat’tan kastım, gizli tanık daha önce savcılıkta verdiği ifadede S.S.’nun karışmış olduğu ve ABK’nın dahil olduğu silahla yaralamayı anlatmıştı. O yüzden ‘Varsa bir şey ekleyelim’ demek istedim. Dosyaya bir şey katmak, eklemek gibi bir düşüncem olmadı.

“Serdar Sertçelik’in konuşmayı kayda aldığını tahmin ettiğim için ben de kayda aldım. Çünkü, ileriki aşamada beyanlarını değiştirme olasılığını da gözettik.

“Bu kişinin yurtdışına kaçırılması konusunda kimseye talimat vermedim. Ayrıca yurtdışına kaçırılmasını niçin isteyelim?

“ABK dosyasına, alakası olmayan kişilerin eklenmesi, ya da siyasi bir kişiyi dinleme, dosyaya ekleme talimatı da almadım. Usulsüz bir dinleme de yapılmasına sistem izin vermez. Soruşturma makamının talimatları yerine getirildi.”

“Kaçmadan bir gün önce ‘abi sana ulaşmaya çalışıyorum ancak ulaşamıyorum’ şeklinde mesaj attı”

Organize Şube Müdürlüğü’nde görevli Komiser Ufuk Gültekin:

“Ben 4-5 ay boyunca Ayhan Bora Kaplan örgütü ile mücadele ettim. 16 gün boyunca eve gitmediğim de oldu. Örgüt tarafından hedef seçildiğim için hakkımda koruma kararı var. Adresimi o yüzden vermiyorum.

“Örgütün ikinci adamını kaçırma gibi bir durumum söz konusu olamaz. Bu şahıs gizli tanık olduğu dönemde muhbir olarak bize birtakım bilgiler veriyordu. Ancak zorunlu olmadıkça onunla görüşme yapmıyorduk. Kaçmadan bir gün önce bile bana ‘abi sana ulaşmaya çalışıyorum ancak ulaşamıyorum’ şeklinde mesaj da atmıştır.

“Suç örgütü tarafından tehdit edildim. Ailem mağdurdur.”

Organize Şube’de görevli Komiser Metehan İlkyaz: 

“Serdar Sertçelik’in Ankara’dan kaçırılmasında yer alan sivillerle hiçbir münasebetim ve birlikteliğim yok. Sadece telefon ortak baz söz konusudur. Bu da tek başına değerlendirilemez.”

- Advertisment -