İZLEMEK İÇİN
Yıldıray Oğur, Serbestiyet Youtube kanalında anlattı:
“Bahçeli’nin tepkisi İmralı’ya komisyon üyeleri gitsin diyerek risk almasına rağmen iktidarın çekingenliğineydi.
“Erdoğan ve İmralı heyeti arasında ‘her konuda tam mutabık’la biten görüşmeyle bu kriz bitti. Komisyon’dan bir heyet İmralı’ya gidecek. Komisyon son olarak tekrar İbrahim Kalın’ı dinleyecek. PKK’dan yeni adımlar gelebilir. MİT, Erdoğan’a PKK silah bırakıyor raporunu sunacak ve Meclis yasa aşamasına geçecek. Yani Fellini’nin filminin adı gibi koster gidiyor…
“Demirtaş, çözüm sürecine karşı Türk kamuoyundaki endişeleri giderme endişesiyle kar makinasıyla yol açmaya çalıştı. Biraz fazla ses çıkarınca çığ altında kalma riski olam bir biçimde yaptı bunu. Belki çok fazla Halk TV izlediği için muhalif seslere kulağı daha açık. Onlarla konuşabilecek başka bir Kürt aktör de yok. Demirtaş gibi inisiyatif alabilecek, kendi kavramlarıyla konuşabilecek bir Kürt siyasetçi de yok zaten. O anlamda yaptığı liderlik. Ama önerileri sanki Türkler ve Kürtler arasında bir çatışma varmış gibi realiteyle çok uyuşmadığı romantik kaldı. Türkler ve Kürtler birlikte Anıtkabir’e gitmeseler de zaten birlikte yaşıyorlar. Süreç ise devlet ile PKK arasında.
“29 Ekim 1923’de Türkiye’de karar vericiler konumunda olan kimse saltanatçı değildi. Cumhuriyet’i bir yönetim tarzı eleştirenler Meclis’in yetkililerinin Cumhurbaşkanı’nda toplanmasının diktatörlüğe neden olacağını söylüyordu. Saltanat 1908’de kaldırılmıştı zaten. O tarihte kimse anayasamız olmasın şeriatla yönetilelim de demiyordu. 1922’de Halife Abdülmecid’in evsahipliğinde Galatasaray Lisesi’inde Namık İsmail’in Üryan adlı nü tablosu sergilenmişti. Kazım Karabekir ya da Halide Edip Atatürk’ten daha az seküler değillerdi.
“Cumhuriyet’in kurucu iki düşmanı irtica ve Kürtçülüktü. 102 yıl sonra bu iki gelenekten gelen iki parti ülkenin birinci ve üçüncü partisi. Bu bir başarı hikayesi olmasa gerek. Cumhuriyeti kuran kadrolar için başarısızlık, cumhuriyetçilik için başarı.
“AK Parti iktidarının bugünkü hataları, Cumhuriyet’in kuruluş yıllarındaki hataları değiştirmiyor. Bugüne kızıp tarihi yeniden yazmaya kalkarsanız birileri de buna itiraz eder. Tahammül edeceksiniz.
“İktidar medyası çözüm sürecini neredeyse görmezden geliyor. Çıkıp bu süreci anlatacak insan kalmadığı için daha çok da ya başarısız olursa boşa düşmeyelim kaygısıyla aynı ezberlerle devam ediyorlar. Erdoğan gaza basınca nefes nefese yetişmeye çalışacaklar tabii.
“Hüseyin Gün’ün tuhaf ve grift ilişkileri var. Peki bu onu casus yapar mı? Casussa bütün notlarını, telefonunu, flash disklerini eski Mamisi’nin iki yıldır görüşmediği, hasmı olan oğlunun oturduğu evde unutacak kadar beceriksiz bir casus. Casusluktan tutuklandığı Temmuz ayınfaki ilk ifadesinde sorulmayan İBB soruları, üç ay sonra sorulmuş.
“Necati Özkan’la Mayıs 2019-Eylül 2019 arası irtibatlı. Bu irtibat şüphe çekici. Ama İBB verilerinin ona sızdırıldığıyla ilgili bir bilgi yok sorguda. İBB’ye proje satmaya çalışmış ama olmamış görünüyor.”

