Ekonomi ve Dış Politika Araştırmalar Merkezi (EDAM) direktörü Sinan Ülgen, büyükelçiler kriziyle ilgili görüşlerini sosyal medya hesabından paylaştı.
Bir devletin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) kararını ihlal eden başka bir devleti uyarmasının “iç işlerine karışmak”, “yargıya müdahale” olarak değerlendirilemeyeceğini söyleyen Ülgen, Türkiye Dışişleri Bakanlığı’nın 1 Temmuz 2021 tarihinde AİHM kararını uygulamayan Yunanistan’a yaptığı uyarı açıklamasını hatırlattı.
AİHM kararlarına uyulmamasının siyasal bir konu olduğunu belirten Ülgen, “Bu karara uyulmaması durumunda mesele siyasallaşır. Meselenin siyasallaşmasını da zaten üye devlet taraf olduğu Sözleşme (AİHS) ile önceden kabullenmiştir” dedi.
AİHS hükümleri doğrultusunda, sözleşmeye üye diğer devletlerin de söz hakkı olduğunu vurgulayan Ülgen, “Türkiye de zaten bu anlayışla Yunanistan’ın AİHM ihlallerini gündeme taşımıştır. Şimdi bu durumda Türkiye Yunanistan’ın iç işlerine mi karışmış oluyor” dedi.
Ülgen’in sözünü ettiği, 1 Temmuz 2021 tarihli Türkiye Dışişleri Bakanlığı’nın Yunanistan’ı AİHM kararına uymaya çağırdığı açıklaması şöyle:
No: 235, 1 Temmuz 2021, İskeçe Türk Birliği’nin Yeniden Tescil Başvurusunun Yunanistan Yargıtayı Tarafından Reddedilmesi Hk.
“Batı Trakya Türk Azınlığının en eski sivil toplum kuruluşu olan İskeçe Türk Birliği’nin, isminde ‘Türk’ ibaresi olduğu için 1983 yılında tabelası indirilmiş ve dernek 1986 yılında alınan bir mahkeme kararıyla yasaklanmıştı.
“İskeçe Türk Birliği tarafından sürdürülen hukuk mücadelesi neticesinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) 2008 yılında, örgütlenme hakkının Yunanistan tarafından ihlal edildiğine hükmederek Yunanistan’ı derneğin tescili için gerekli düzenlemeleri yapmaya davet etmişti.
“Bu çerçevede, AİHM kararlarının icrası kapsamında Yunanistan’da 2017 yılında yasal bir düzenleme kabul edilerek, yasaklanan derneklere yeniden tescil için başvuru imkanı tanınmış, ancak bu başvuruların kabulüne ciddi istisnalar getirilmişti.
“Sözkonusu yasal düzenleme sonrasında İskeçe Türk Birliği’nin yeniden tescil için yapmış olduğu başvurunun, İstinaf Mahkemesi’nin ardından Yargıtay tarafından da 30 Haziran 2021 tarihinde açıklanan kararla reddedildiği öğrenilmiştir.
“Bahsekonu kararla İskeçe Türk Birliği’nin 38 yıldır devam eden hukuk ve demokrasi mücadelesinde Yunanistan’da iç hukuk yolları üçüncü kez tüketilmiş olmaktadır. Bu durum, Avrupa Birliği ve Avrupa Konseyi üyesi Yunanistan’ın, Batı Trakya Türk Azınlığının kimliğinin inkarına yönelik baskıcı politikalarını AİHM kararlarına rağmen ısrarla sürdürdüğünü göstermektedir.
“Yunanistan Yargıtayı’nın AİHM kararlarını yok sayan kararını kınıyor, Yunanistan’ı, uluslararası hukuka uygun hareket ederek, 13 yıldır hayata geçirmekten imtina ettiği AİHM kararlarını uygulamaya ve Batı Trakya Türk Azınlığı sivil toplum örgütlerinin tescili için gerekli adımları atmaya davet ediyoruz.
“İskeçe Türk Birliği’nin AİHM kararları doğrultusunda sürdürdüğü hak arama mücadelesini desteklemeye devam edeceğiz.”