MHP lideri Devlet Bahçeli partisinin meclis grup toplantısında yüzde 50+1 oy tartışmalarıyla ilgili açıklamalar yaptı. Bahçeli’nin konuşmasından öne çıkan satırlar şöyle:
Geçen haftaki grup konuşmam epey tartışıldı, pek çok kesim tarafından çarpıtıldı. Dedim ki, ‘MHP, Cumhur İttifakı’nın bir ortağı olsa da işlevi ve üstlendiği demokratik sorumluluğu muhalefettir. Bunun yanı sıra TBMM’de denge ve denetleme görevi ile mesuldür.’ Bu kanaatimin neresi yanlıştır? Neresinde Cumhur İttifakı’na mesafeli bakış hakimdir?
MHP fırsatçılık yapmaz, minderden kaçmaz. Biz siyaseti mertçe yaparız, adam gibi yaparız. Herkes bilmeli ki hükümet değilsek de hükümete bakan vermemiş olsak da Cumhur İttifakı’nın sevabına günahına ortağız.
Hele bir köşe yazarının, tanıdık ve bildik bir ismin, geçtiğimiz pazar günü, yuvalandığı bir gazete köşesinde; ‘Erdoğan’la Bahçeli arasında sistem gerilimi var’ başlıklı yazısı A’dan Z’ye yalan, saptırma ve nifakla bulanmıştır. Bu şahıs, canı öyle istediği için kalemini de zillet mürekkebine batırmış, köşe yazısını vicdanı gibi bayağılaştırmıştır. Az yalan olmaz, biraz yalan olmaz, küçük yalan olmaz, zira bir yalan bin yalanın kuluçkasıdır.
Sayın Cumhurbaşkanımız ile aramızda gerginlik değil muhabbet vardır, hürmet vardır, anlayış, güven vardır. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi milletimizin bir başarısı, geleceğinin müjdesi, milli bekanın güvencesi, devlet yönetiminin milli hedeflerle birleşmesidir. Bu sistemin demokratik meşruiyet temeli, yüzde 50 + 1’dir.
Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde, cumhurbaşkanı doğrudan halk tarafından seçildiği ve hükümet TBMM’den güven oyu almadığı için yönetimde istikrar ilkesi kendiliğinden gerçekleşmiştir. Bu itibarla, yüzde 50+1 oyla cumhurbaşkanı seçilmesi, çoğulcu demokrasinin dünyaya emsal teşkil edecek bir şeklidir. Milletvekili seçmiyoruz, belediye başkanı seçmiyoruz, cumhurun bütününü temsil edecek cumhurbaşkanı seçiyoruz. Yüzde 50+1 oyu eleştirenleri anlayışla karşılamamız, bunu felaket olarak yorumlayan karamsarları makul bulmamız abesle iştigaldir.
“Sayın Cemil Çiçek, yüzde 50+1’in sıkıntılara sebep vereceğini iddia ediyor. Bu tuhaf ve tahrip gücü yüksek sözlerin benzerini Türkiye’nin istikrarsızlığa gömülmesini, siyasi anlaşmazlıkların içine düşmesini isteyen çevreler de ileri sürüyor. Sayın Çiçek, sizin kafanızda, dilinizin altında sakladığınız bir oran var mıdır? Varsa ne zaman açıklamayı düşünüyorsunuz? Açıkla da bilelim, niyetini öğrenelim. Türkiye’nin kaostan, işgalden, imhadan kıl payı kurtulduğunu ne çabuk hafıza kayıtlarından çıkardınız. Buradan ne yapmaya, kimlere şirin görünmeye çalışıyorsunuz?”
“FETÖ’cü Fehmi Koru da aynı şeyleri söylüyor. Yüzde 50+1 bir kaos olmasın diye belirlendi. Bunu da mı inkâr ediyorsunuz?
“6 partinin güçlendirilmiş parlamenter sistem arayışı için toplantılar düzenlediği bir dönemde tesadüfe bakın ki Sayın Çiçek’in beyanatı her anlamda dikkat çekicidir. Bize göre kuşku vericidir.
“Hem teorik olarak hem de fiili olarak cumhurbaşkanının yüzde 50+1 oyla seçilmesi meşruiyet sancılarını baştan ortadan kaldıracak, demokrasi güvenliğini de temin edecektir. Yüzde 50 +1, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin mihveridir, buradan başlayacak bir tartışma, taviz; yeni yönetim sisteminin işleyiş ve ilerleyişini melezleştirip sakatlayacaktır.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin bütün kurum ve kuralları ile, derin ve işlerlik kazanmasına çabalamak varken yüzde 50+1 üzerinden farklı bir tartışma sayfası açmak, sistemin itibar ve inandırıcılığını zedeleyecektir.