Galiba her şey İBB İYİ Parti Grup Başkan Vekili İbrahim Özkan’ın dün (8 Kasım) öğleden sonra attığı şu tweet’le başladı:
“Yarın erken seçim tarihinin açıklanabileceğini düşünüyorum. Yarın enteresan gelişmelere sahne olacak…”
Akşam da bayrağı Halk TV devraldı: Bahçeli, ‘yarın’ AK Parti heyetinin anayasa teklifi için HDP’yi ziyaretini gerekçe göstererek Cumhur İttifakı’nı dağıtabilir, ‘erken seçim’ diyebilirdi.
Ve ‘yarın’ oldu. İbrahim Özkan’ın zihninde kurguladığı, Halk TV’nin biraz daha somutlaştırdığı ‘ah keşke’ sahnesinin vokalisti çıktı kürsüye ve dedi ki: “AK Parti heyetinin anayasa değişikliğini görüşme amacıyla Mecliste grubu bulunan partileri ziyaret etmesi doğru bir adımdır. Bizim gözümüzde HDP neyse CHP’de odur ve aynısıdır.”
‘Yarın’ umudunun kıvılcımını çakan İBB İYİ Parti Grup Başkan Vekili İbrahim Özkan, bu açıklamanın ardından, umut bağladığı tarafından hüsrana uğratılmışların bilindik öfkesiyle şu tweet’i attı:
“Demek ki neymiş? Türk Milliyetçilerinin gideceği tek parti İYİ partiymiş… Bugün bu durum tescillenmiştir. İYİ ki İYİ partiliyim diyenler burada mı?”
Bu kapalı tweet’i açarsak: “Bakın” diye sesleniyor İbrahim Özkan İYİ Partililere, “Milliyetçiliği, o korkunç partiyle temas kurmayacak kadar sağlam yegâne parti partimizdir; işte gördünüz, iktidarda kalmak uğruna tek laf etmedi o meş’um toplantıya…”
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Bahadır Erdem de aynı duyguyu kısa yoldan şöyle ifade etti: “Devlet Bahçeli: HDP ile görüşülmesi son derece doğal ve doğrudur. Tweet bu kadar…”
Bir dün öğleden sonra yakılıp gece boyunca harlanan ateşe bakın, bir de bugünkü hüsrana… Gerçeklerle değil ‘ah keşke’lerle tahmin ve analiz yapmanın bedeli bu hüsran.
Bu heyecanlı analiz sahipleri bir an için bile kendilerine sormamışlar belli ki: Devlet Bahçeli deli mi ki ittifakı bozup erken seçim çağrısı yapsın? Bu parti barajın sınırlarında dolaşıyor ve seçime yalnız başına girmesi durumunda barajın altında kalması ihtimal dahilinde. Yüzde 6’lık oyuyla iktidarda racon kesen konumuna erişmiş olmanın lüksünü neden tepsin, neden kendini görünmez kılsın?
Bu kadar temelsiz, gerçeklikten bu kadar kopuk bir beklenti nasıl bir anda yeşeriverdi? Son 24 saatte yaşananlar, muhalif ruh hali hakkında çok şey söylüyor.
Durum, Ahmet Kaya’nın şarkısındaki gibi: “Nerden baksan tutarsızlık, nerden baksan ahmakça…”