Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, hemen her yerde, her fırsatta cumhurbaşkanlığı adaylığına odaklanmak gibi bir niyeti olmadığını dile getirmiş olsa da, seçimler için artık son dönemece girildiği Ankara siyasetinde bugün en çok konuşulan isimlerin başında geliyor. Hükümet cephesi de muhalefet cephesi de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın karşısındaki adayın Yavaş olup olmayacağını soruyor, sorguluyor.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığına kesin gözüyle bakanların bile aklında aynı soru var: Mansur Yavaş aday olabilir mi?
Bu soru neden gündemde? Çünkü Altılı Masa’nın Erdoğan’ın karşısına “kazanacak aday” profiliyle çıkması gerektiğinde ısrar eden ve bu profile de en çok İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Yavaş’ın uyduğunu söyleyen İyi Parti cephesi, hakkındaki siyasi yasak kararı yüzünden İmamoğlu’nun olası adaylığının yaratacağı riski hesapladıktan sonra rotayı Yavaş’a çevirdi. Adayın İmamoğlu olması gerektiğine dönük seslerin partideki varlığını halen sürdürdüğünü söylemek mümkün ama Yavaş ismi şimdi çok daha baskın.
CHP lideri Kılıçdaroğlu ile İyi Parti lideri Akşener’in cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda partileri arasında yaşanan gerilimi yumuşatmak için ikinci kez buluşmalarından hemen önce ve sonra da İyi Partililer adayın Yavaş olması gerektiği konusunu her yerde, herkesle konuştu. Öyle ki; Akşener’in Kılıçdaroğlu ile görüşmesinde Mansur Yavaş ismini gündeme getirdiği kulisleri siyaseti kuşattı.
Yavaş’tan gelen adaylık sinyalleri miydi?
İyi Parti ile CHP’de Yavaş’la ilgili kulis bilgileri değerlendirilirken Mansur Yavaş ne yaptı peki?
Elbette ki işini yaptı. Tüm belediye başkanları gibi deprem bölgesine götürdüğü hizmetlerle gündem olan, bir yandan bu hizmetleri organize ederken bir yandan da tüm belediye başkanları gibi iktidar cephesinin engelleri ve eleştirileriyle karşılaşan Mansur Yavaş, hizmette sınır tanımazlığını ve engellere karşı çıkışını televizyon ekranlarından “adalet ve şefkat” dolu cümlelerle anlattı: “Biz böyle zamanlarda işbirliği yapmayacağız da ne zaman yapacağız”
Ama bir şey daha yaptı Yavaş.
Habertürk televizyonunda dün (27 Şubat) kendisine “Millet İttifakı sizi aday gösterecek mi?” sorusu yöneltilince Yavaş’tan “Bu benim için görevdir ama sayın genel başkanlar Kılıçdaroğlu ile Akşener’in ortak iradesine karşı bir hareket yapmam mümkün değil” yanıtı geldi.
Bu sözleri adaylığa yeşil ışık yakmak olarak yorumlandıysa da Yavaş, bu sabah (28 Şubat) ikinci kez televizyona çıktığında “Altılı Masa hangi adayı çıkarırsa arkasındayız. Şu anda deprem dışında başka bir şeyle uğraşacak halde değiliz” dedi.
İyi Partililer Yavaş’ın bu açıklamaları için “Aday olursa hepimiz rahatlayacağız. Başkanımız Akşener ne karar verirse de boynumuz kıldan ince”, CHP’liler ise “Ne desin? Aday olamayacağını mı söylesin? Kimse genel başkanların iradesini çiğneyemez” yorumunu yapıyor.
Mansur Yavaş cephesi ise Yavaş’ın son açıklamalarında yeni bir durum olmadığını, Yavaş’ın ilk günden beri yaptığı tüm konuşmaların arkasında durduğunu, kendisine yönetilen soruları her zaman olduğu gibi samimiyetle yanıtladığını dile getiriyor.
Tüm bu açıklamaların, yorumların üstüne bugün İyi Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, Altılı Masa’nın yani Millet İttifakı’nın 2 Mart’ta bir aday belirleyeceğini söyledi ve ekledi: “Milletimizin neyi istediğini, neyi beklediğini biliyoruz.”
Peki 2 Mart’ta o aday açıklanır mı? Hem İyi Parti hem de CHP cephesinden net yanıt yok. Olabilir de, olmayabilir de.
O zaman yine bir soru: Bu kadar belirsizliğe gerek var mı?
Gerek yok. Hiç gerek yok.