Erdoğan’ın “hurda silahlar” çıkışı Rusya’da da gündeme geldi.
Turkrus sitesinin haberine göre; istihbarat uzmanı Nikita Mendkoviç, Erdoğan’ın çıkışını “NATO’nun suçunu kabul etmeye başlaması” olarak değerlendirdi.
Mendkoviç, Erdoğan’ın bu tutumunu 2014’te Rusya tarafından ilhak edilen Kırım’ın Rusya’ya ait olduğunu kabul ederek sürdürmesi gerektiğini söyledi:
“Şüphesiz, bu çatışmada NATO’nun sorumluluğunu anlamaya başlayan Erdoğan’ın tutumu sevindirici. Bununla birlikte, bu fikrin daha da geliştirilmesi, özellikle Kırım’ın Rus olarak tanınması, ABD ve Ukrayna’nın Rusya’ya karşı saldırganlıktan sorumlu olarak tanınması ve buna bağlı olarak, Kırım’ın adaletinin tanınması gibi temelde farklı siyasi sonuçları gerektirir. Erdoğan veya Türkiye’nin gelecekteki hükümeti bu noktaya gelirse harika olur.”
“Erdoğan’ın siyasi davranışının genel mantığına uyuyor”
Siyaset bilimci Dmitri Yegorçenkov “Erdoğan’ın Batılı mevkidaşlarını eleştiren bu açıklamaları, siyasi davranışının genel mantığına mükemmel bir şekilde uyuyor” diye konuştu.
Erdoğan’ın Rusya ve Batı ülkeleri arasındaki çelişkilerden kârlı sonuçlara ulaşmaya çalıştığını belirten Yegorçenkov şunları söyledi:
“Erdoğan bir tür arabulucu merkez olarak kendi gerekliliğini ve önemini hissettiriyor. Rusya, Türkiye aracılığıyla Avrupa ile bazı etkileşim sorunlarını çözebilir ve Avrupalılar da Türkiye’nin böyle bir arabulucu statüsünü korumasıyla ilgileniyorlar.”
“Erdoğan, Batı’ya el yükseltiyor”
Gazeteci Nadana Friedrikson, Erdoğan’ın çıkışını “Batı’ya karşı el yükseltme” diye tanımlayarak şu değerlendirmelerde bulundu:
“Erdoğan, ülkesi için Karadeniz kıyılarının bölgesel lideri rolünü güvence altına almaya çalışıyor. Ancak daha büyük planları var. Erdoğan -Yunanistan’a yönelik son söylemlerini dikkate alırsak- Avrupa’ya karşı büyük bir siyasi, muhtemelen askeri kampanya hazırlıyor. Bu arka plana karşı, Kiev’i destekleyen, konsolide bir pozisyon alan AB’ye, ABD’ye meydan okuyarak bahisleri yükseltiyor.
“Erdoğan’ın bizim büyük dostumuz olduğunu varsaymaya gerek yok. Ama 2023’te Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılını kutlamak gibi önemli bir tarih var. Ülkedeki iç ekonomik sorunlar göz önüne alındığında fazla zamanı yok. Şimdi oylarını yükseltecek şekilde olayları zorluyor, Ukrayna’yı Batılı ortaklar üzerinde olası bir baskı için kart olarak kullanıyor.”
“Erdoğan, güvenilmez ortak”
İktidar güdümündeki basın organı Kommersant’ın siyasi yorumcusu Dmitri Drize ise dünyada da ülkesinde de desteğini kaybettiğini düşündüğü Erdoğan’ın “hem Rusya hem de Batı’da giderek daha fazla soru işreti yarattığını” söyledi.
Drize şöyle konuştu:
“Ege ve Doğu Akdeniz’de gerilimi kışkırtma girişimleri NATO müttefiklerini rahatsız etmekten başka bir şey yapamaz. Son olarak Erdoğan, gördüğümüz gibi Moskova’nın son derece mutsuz olduğu tahıl anlaşmasının garantörü ve anlaşmadan asıl yararlanan da Türkiye. Güvenilmez ortak olarak ortaya çıktı.”