Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, başörtüsü ve aile düzenlemesini içeren Anayasa değişikliği teklifi hakkında DHA’ya konuştu.
Bozdağ’ın açıklamaları şöyle:
“Kanunun yetmediğini Türkiye tecrübesiyle öğrendi”
“Geçmişe baktığımızda kanunun bu işi çözmediği çok açık. Rahmetli Turgut Özal’ın başbakanlığı döneminde YÖK Kanunu’na ek 16’ncı madde konuldu, serbestlik getirildi. Anayasa Mahkemesi iptal etti. Daha sonra 1989 yılında ek 17’nci madde yapıldı ve yüksek öğretim kurumlarında ‘kılık kıyafet serbesttir’ denildi. Anayasa Mahkemesi’ne konu taşındı. Anayasa Mahkemesi ek 16’ıncı maddenin değişiklik kararındaki gerekçesini tekrar ve teyit etti. Bu gerekçe geçerli olmak kaydıyla ek 17’nci madde iptal edilmedi. Kanun hala yürürlükte. Sene 1989 o günden 2013 yılının sonuna kadar başörtüsü yasağı, hem üniversitelerde hem kamuda uygulandı mı? Uygulandı. Yani kanunun yetmediğini, kanunun yeterli güvenceyi sağlamadığını maalesef Türkiye tecrübesiyle öğrendi. Onun için biz Türkiye’de siyasi dengeler değiştiğinde veya iklim farklılaştığında birileri yeniden başörtü zulmünü bir hak gibi sunmasın, kadınlarımız arasında başı açık, başı örtülü ayırımı yapılmasın diye Sayın Cumhurbaşkanımızın ağzından, ‘gelin bunu anayasal güvenceye kavuşturalım’ teklifi geldi. Çünkü anayasayı değiştirmek öyle mümkün değil.
“AK Parti kurulduğu günden beri; temel hak ve hürriyetlerin referandum konusu olamaması gerektiğini ifade eden bir parti”
“Sayın Cumhurbaşkanımız, temel hak ve hürriyetlerin referanduma götürülmesinin doğru olmadığını söyledi. AK Parti kurulduğu günden beri temel hak ve hürriyetlerin referandum konusu olamaması gerektiğini ifade eden bir parti. Anayasa değişikliği gündeme gelince Sayın Cumhurbaşkanımızın yaptığı çağrı çok net; ‘amacımız bunun büyük bir uzlaşmayla parlamentodan geçmesidir. Eğer bu uzlaşma sağlanamaz, halk oyuna gidecek bir çoğunluk ortaya çıkarsa biz o zaman halk oyuna gitmekten çekinmeyiz’ diye bir değerlendirmesi oldu.
“Meclis Başkanı oy kullanamadığı için 334 oyumuz var. 334 oyla Cumhur İttifakı’nın bu anayasa değişiklik teklifini, referanduma götürecek çoğunluk elde etmesi Anayasaya göre mümkün mü? Değil. Eğer bu 400’ün altı 360’ın üzerinde bir çoğunlukta kalacaksa, muhalefet partilerinin ya da milletvekillerinin vereceği destekle ancak kalabilir. Cumhur İttifakı’nın anayasa değişikliğini tek başına referanduma götürmesi fiilen imkansız. Bunun altını çizmekte fayda var. Kamuoyunda sanki Cumhur İttifakı anayasa değişikliği teklifini referanduma götürmek istiyormuş gibi bir algı yapılıyor. Bir defa bizim böyle bir gücümüz yok. Muhalefet buna destek vermezse mümkün değil. 400 milletvekilinin oyu bulunursa da Cumhurbaşkanının yetkisi çerçevesinde; ‘Cumhurbaşkanı bunu referanduma götürebilir’ diye bir takım kişiler buradan maalesef niyet okuması yapıyor. Biz temel olarak temel hak ve hürriyetlerin referandum konusu yapılmasına karşıyız. Ancak 360 ile 400 oy arasında kalırsa referanduma götürme durumu ortaya çıkar. Biz büyük bir uzlaşmayla Meclis’ten geçmesinden yanayız. Meclis’ten referandum da çıkmaz. Cumhur İttifakı’nın toplam oyu referanduma da yetmiyor. Cumhur İttifakı’nın 334 oyu var. Referandum için 26 oya daha ihtiyaç var. O zaman referanduma gider. Anayasa değişikliği teklifi referanduma ne zaman gider? Bu tamamen Meclis’teki yasalaşma süreci ile ilgilidir. Halk oylaması kanuna göre; anayasa değişikliği teklifi resmi gazetede yayımlandıktan sonra 60’ıncı günü takip eden pazar günü yapılıyor. Meclis’in kararı önemli. Bu hesabı yapanlar kendilerine göre yapar. Belli ki endişe var bazı çevrelerde. Bu konunun Türkiye’nin gündemine oturmasını istemiyoruz. Tamamen çözülmesini istiyoruz.”