Anadolu Ajansı editör masasına konuk olan Adalet Bakanı Gül'ün sözlerinin satır başları şöyle:
(Vize krizi) Daha başka bir, farklı bir suiniyet yoksa, normal hukuk çerçevesinde, diplomasi çerçevesinde vizelerle ilgili daha olumlu anlamda bir gelişmenin olmasını bekliyorum. Elbette bunun bağlayıcı bir şey olacağı, şu tarihte olacak diye bir şey söylemek mümkün değil. Ama vizeyle ilgili bir karar alınınca biz de aynen karşılık veririz.
'SUÇSUZSA KENDİ VATANDAŞIMIZ, BİZ KORURUZ'
(Metin Topuz'un tutuklanması) Öncelikle bu, Türk vatandaşı. ABD'nin bundan kendi üzerine alınacak bir şeyi yok ki. Türkiye'de doğmuş, Türk vatandaşı. Bizim vatandaşımız bir suç işlemişse bu yargılanır. Eğer suçsuzsa en başta, kendi vatandaşımız, biz koruruz. Ailesiyle görüşme sağlandı. Hatta bu hususla ilgili de savcılık makamlarımız, 'Ailesiyle görüşemedi' beyanları olduğunda 'Ailesinin talebi olması halinde görüşebilir' diye savcılıktaki arkadaşlarımız aradılar, onlar da talep ettiler. Gerekli görüşmeler sağlandı. Türkiye bir sosyal hukuk devleti. Her türlü kolaylık ve yardım yapılmıştır, gösterilmiştir.
'CHP ÜYELERİNİN EN AZ YÜZDE 90'I BU NİKAHI İLK YAPACAKTIR'
(Müftülere nikah kıyma yetkisi) Laikliğe aykırı bir düzenleme söz konusu değil. CHP üyelerinin en az yüzde 90'ı gidip bu nikahı ilk yapacaklardır. Tabanlarına sorsalar böyle bir düzenlemenin çok doğru olduğunu söyleyeceklerdir.
GÜLEN'İN İADESİ
Esasen ABD ile yapmış olduğumuz aramızdaki adli yardımlaşma, uluslararası sözleşme çerçevesinde Fetullah Gülen'in iade edilmesi gerekmektedir. Çünkü (sözleşme) olası bir nedeni iade için sebep görmektedir. Yani bir kişinin illa suçlu, mahkumiyeti olmasına, tamamıyla 'Bu işi bu yapmıştır' anlamında bir kesin belgeye, bilgiye gerek olmaksızın, olası bir neden olsa, bu iade için yeterlidir, aramızdaki uluslararası sözleşmeye göre.