Üst düzey bir yetkili, MHP’nin İsveç’in NATO üyeliğine soğuk bir tavır takınmasının ardından hükümet üyelerinin MHP ile bir görüşme yapacağını söyledi.
MHP lideri Devlet Bahçeli, dün (11 Temmuz) yaptığı grup konuşmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın pazartesi günkü mutabakattan önce kullandığı söylemlere benzer bir şekilde İsveç’in terörle arasına mesafe koyamadığını söyledi.
Reuters, AK Parti’nin TBMM’de İsveç’in katılım protokollerini geçirecek çoğunluğa tek başına sahip olmadığına ve muhalefet partilerinin henüz konuyla ilgili kesin bir görüş bildirmediğini belirtti.
Reuters’a konuşan üst düzey bir hükümet kaynağı, “MHP ile Cumhurbaşkanı veya üst düzey hükümet yetkilileri seviyesinde temaslar kurulacak” dedi.
Kaynak, “Bahçeli’nin sözleri şu ana kadar atılan adımlarla tam olarak uyumlu değil. Perde arkasında olan gelişmeler ve kararın arkasındaki gerekçe Bahçeli ve diğer MHP yöneticilerine bildirilecek” diye konuştu.
İsveç’in katılım protokollerinin TBMM’den geçmesinin, “biraz zaman alacağını” söyleyen kaynak, Ankara’nın hala Stockholm’ün PKK ve “FETÖ”ye karşı bazı adımlar atmasını beklediğini dile getirdi. Üst düzey yetkili, “İsveç’in atacağı adımları görmemiz gerekiyor. İsveç’in teröre karşı ve bizim tarafımızda olduğunu gösterecek bazı adımlar atması gerekiyor” dedi.
Yetkili ayrıca, Ankara’nın Avrupa Birliği ve NATO tarafından uygulanan bazı ambargo ve ticaret kısıtlamalarının kaldırılması yönünde beklentileri olduğunu vurguladı.
Bahçeli, partisinin salı günkü TBMM grup toplantısında, “İsveç’in terörle arasına mesafe koymaktan ısrarla imtina ettiği malumlarınızdır. Üstelik İsveç hükümetinin Kur’an-ı Kerim’e yönelik şerefsiz ve vandal saldırıları sürekli alttan aldığı, görmezden geldiği, sıkışınca da durumu kurtarmak için cılız kınama mesajları yayımladığı bilinen bir husustur. Türkiye dayatmaları sineye çekecek kabile devleti değildir. NATO’nun açık kapı politikasının maksat ve mahiyeti de milli bekamızdan, egemenlik haklarımızdan, iç ve dış güvenlik mülahazalarından daha mühim, daha öncelikli olamayacaktır” diye konuşmuştu.