The Times’ın haberinden aktarıyoruz
Suriye’nin yeni lideri Ebu Muhammed El Colani, Şam’ın güneybatısında büyüdüğü apartmanın girişine yanaştığında akşam karanlığı çökmüştü.
O günün erken saatlerinde birlikleri Suriye’nin başkentine zaferle girmiş, önlerine çıkan her şeyi silip süpürmüş, mahkumları zindanlarından kurtarmış ve hükümet bakanlıklarını ele geçirmişti. Ancak Colani’nin daha kişisel bir vazifesi vardı: Evine dönmek istiyordu.
Dört silahlı muhafızla birlikte asansörle onuncu kata çıktı ve kapının zilini çaldı. Onun gelişiyle birlikte dairenin şu anki sakinleri olan makine mühendisi Dr. Ahmed Süleyman ve eşi şok yaşadı. Ancak olaya tanık olan apartmanın kapıcısı Amer’e göre Colani çok nazikti.
Colani kendilerine sordu:
“Bu daireyi boşaltabilir misiniz? Gördüğünüz gibi ailemin burada onca yaşanmışlığı var ve geri taşınmak istiyorlar.”
Suriye’de her şey pazar sabahı birkaç saat içinde değişmişti. Dr. Süleyman ve eşi gibi çiftler için bu korkunç bir durumdu tabi. Çünkü bu daire, kendilerine Colani’nin isyancılara katılması ve ailesinin Mısır’a kaçmasının ardından mülklerine el koyan Esad rejimi tarafından verilmişti.
Şu anda Suriye’yi kontrolü altında tutan eski cihatçı grup Heyet Tahrir el-Şam, eli kana bulaşmadığı sürece kimsenin geleceğinden endişe etmesine gerek olmadığı sözünü verdi. Grubun iddiasına göre, mülkiyet hakları da dahil olmak üzere hakların iadesi barışçıl bir şekilde denetlenecek.
HTŞ Liderinin davranışı da bu açıklamalarına bir örnek oldu. Kapıcı Amer, Colani’nin Dr. Süleyman’a eşyalarını toplaması için birkaç gün süre tanıdığını söyledi.
Bu, geçen haftaya kadar Suriye’nin bir numaralı halk düşmanı olan bir adam için sürpriz bir eve dönüş oldu. Şimdilerdeyse Colani, geçmişte Suriye ve Irak’ta El Kaide safında savaşmış olmasına rağmen hoşgörülü bir cihatçı olarak anılıyor.
Colani’nin ya da kimlik adıyla Ahmed el Şara’nın ailesinin yedi yaşındayken taşındığı batı banliyösü Mezzeh, pek çok insanın zihninde rejimle özdeşleştiriliyor. Burası üst düzey yetkililerin ve zengin iş adamlarının yaşadığı, bir tarafında askeri havaalanının, diğer tarafında ise adalet bakanlığı da dahil olmak üzere birçok bakanlığın bulunduğu bir yer.
Ancak bu orta sınıf ailesi için yeterince uygun bir yer değildi. Petrol mühendisi olan babası, 1967’deki Altı Gün Savaşı’nda İsrail tarafından ele geçirilen Golan Tepeleri’ndeki aile evini o doğmadan önce terk etmek zorunda kalmıştı.
Babasının ilk günlerinde rejimle bir sürtüşmesi olmuş ve 1982’de Ahmed’in doğduğu Suudi Arabistan’a gitmiş. Yurtdışındaki bu görev sona erdikten sonra aile Şam’daki Mazzeh muhitine taşınarak küçük bir bakkal ve yanında da bir emlakçı açmış. Bakkal savaşın ilk dönemlerinde rejim tarafından ele geçirilmiş. Yandaki emlakçı dükkânı hâlâ “Şara Gayrimenkul” adını taşıyor, ancak o da kepenklerini indirmiş durumda.
Suriye’de ne oldu? İsyancılar Esad’ı 24 saatte nasıl devirdi?
Şu anda yurtdışında yaşayan, vaktinde Ahmed’in bakkalı ile aynı blokta çalışan bir esnaf:
“Bakkal’dan siparişlerimi getirirdi. Sık sık oturup sohbet ederdik. “Onu severdim. Sessiz ve utangaçtı ama düşünceli biriydi. Ancak dünyaya karşı bir öfkesi var gibi görünüyordu.”
Colani, 2000 yılında Gazze’deki Filistin ayaklanması olan intifadadan sonra siyasete bir “eylemci” olarak katılmaya karar verdi.
2001’deki 11 Eylül terör saldırılarından sonra Irak’a taşındı. 2 sene sonra Amerika tarafından işgal edilecekti. Suriye siyaseti açısından ilginç bir dönemdi. Esad rejimi laik olduğunu öne sürüyor ve kendini Saddam Hüseyin rejimine düşman olarak konumlandırıyordu. Ancak ilerleyen yıllarda istihbarat teşkilatları genç erkekleri Amerikalılara karşı savaşmaya teşvik ederek bir taşla iki kuş vurmuştu. Artık İslamcılar Suriye’den uzaklaşmış ve Amerikan askerlerini ve onların rejim değişikliği tutkusu dizginlenmişti.
Colani Irak’taki El Kaide’ye bağlı gruplarda rütbe kazandı ilerleyen süreçte Amerikalılar tarafından tutuklandı. Tutuklanmasının ardından Irak’ta cihadın en iyi üniversitesi olarak adlandırılan Bucca Kampı’na atıldı. Bucca öyle bir yerdi ki aralarında daha sonra DEAŞ’ın lideri olacak olan Ebubekir el-Bağdadi’nin de bulunduğu çok sayıda militanın yolu buraya düşmüştü.
Colani’yi 2011’de Esad karşıtı ayaklanmada cihatçı bir direnişçi bir grup olan Nusra Cephesi’ni kurması için Suriye’ye geri gönderen Bağdadi’ydi. Daha sonra Bağdadi’nin toplu katliamları ve kafa kesme gibi radikal yöntemleri yüzünden anlaşmazlığa düştüler.
HTŞ kimdir?
2013’ün baharındaki bu ayrılık çok önemli olacaktı. Sonraki yıllarda Colani kendisini El Kaide’den de kopardı ve güçlerini daha az radikal olan diğer İslamcı gruplarla birleştirdi. Sadece Suriye’ye özgürlük getirmeye odaklandığını söyledi. Colani’nin devlete yakın Amerikan medyasında yansıtıldığı gibi korkunç bir terörist mi yoksa zalim diktatörlüğü yıkan bir özgürlük savaşçısı mı olduğuna karar vermek zor.
Colani’nin babasını tanıyan emekli mühendis Samer, Suriye’yi ele geçirdikten sonra cihatçının takma adı yerine yeniden gerçek adını kullanmaya başladığını belirtti.
“Umuyoruz ki Colani maskesini çıkarır ve yerine samimi bir şekilde Ahmed el Şara ismini kullanır. Mezzeh gibi yerler laik muhitlerdir. Colani’nin buna saygı duyacağını umuyorum. İkinci bir Afganistan olmak istemiyoruz.”
Ailesinin evini geri aldıktan iki gün sonra Colani, gençliğinde namaz kıldığı camiyi ziyaret etmek için geri döndü.
Cami cemaati, babasının da dindar bir adam olduğunu ayrıca hafız olduğunu belirtti.
İmamla sohbet eden cami cemaatten bazıları birlikte, Colani’nin geçmişteki nazik ve utangaç yapısını andılar. Ancak daha sonrası için kendilerinde henüz bir kanaat oluşmamıştı tabi.
Orta yaşlı ve iyi giyimli bir mahalleli olan Ayman: “Pazar günü Colani, Colani’nin kardeşi Mahir ve dört korumasını araçla buraya geldiler. O sırada köpeğimi gezdiriyordum.”
Colani dairesine çıkmadan önce yarım saat lafladık. Daha çok komşular hakkında sordu. Kim hala orada, kim nereye taşınmış gibi sorular. Daha sonra Colani, kardeşi ve Ayman bir selfie çekildik.
Bir başka komşusu, gelininin oğlundan boşanma durumu ve uzayıp giden mahkeme süreci için Colani’ye danışmaya karar verdi:
“Ülkedeki yargı aşırı yozlaştı. Ama Esad döneminde ortalama Suriyelilerin ağızlarına sakız olan “adam kayırma”nın Arapça karşılığı olan “Wasta”yı kullanarak onun gözünü korkutmak istemem.
Ancak “Wasta’lı bir sistem istemiyorum” diye ekledi. Her ne kadar kapı komşusunun Colaniler olması yeni Suriye’de olabilecek en büyük “wasta” olarak kabul edilse de.
Colani’nin mahalleye yaptığı ziyaretten hoşnut olmayan tek kişi Dr. Ahmed Süleyman ve ailesi oldu. Çünkü Kapıcı Amer’in söylediğine göre Dr. Süleyman kaldıkları daireyi Colani’ye geri vermeyi kabul etmişti.
Amer ekledi:
“Arabayı yüklediler ve bugün öğlen yola çıktılar. Eski rejimden bir adam olsaydı, onları pencereden aşağı atardı.”