Bakanlığın 15 sayfalık savunmasında kararın "başkanın yetkilerini yasalara uygun bir şekilde uygulaması" olduğu ve Müslümanlara karşı bir yasak anlamına gelmediği vurgulandı.
Başkanlık emri tüm mültecilerin ve yedi Müslüman ülkeden ülkeye gidenlerin girişlerini yasaklıyor.
Temyiz mahkemesinde bugün, yasağın uygulanıp uygulanmayacağına karar verileceği bir duruşma yapılacak.
Trump'ın seyahat yasağı kararının Washington'daki bir federal yargıç tarafından durdurulmasından sonra, San Fransisco'daki 9.Temyiz Mahkemesi'ne başvuru yapılmıştı.
Yargıç, yasağın zararlı ve ülkenin çıkarlarına zararlı olduğuna hükmetmişti.
Bu karar sayesinde, geçerli vizeye sahip İran, Irak, Libya, Somali, Sudan, Suriye ve Yemen vatandaşları ABD'ye seyahat edebilmişti.
Ulusal güvenlik temalı savunma
Adalet Bakanlığı'nın savunmasında öne çıkan noktalar şöyle;
Başkan ulusal güvenlik konusunda kararlar vermekte en doğru makam
Müslümanlara yönelik yasak denmesi "doğru değil" çünkü yedi ülke terör riskine göre belirlendi
Bu nedenle başkanlık emri "din konusunda tarafsız"
ABD dışındaki yabancıların kanuni prosedür hakkı yoktur.
Washington ve Minnesota eyaletleri, yasağın anayasaya aykırı olduğunu, eyalet sakinlerine, işletmelere ve üniversitelere zarar verdiğini savunmuştu.
16 eyaletteki başsavcılar da yasağı kınayan bir mektup yazmış ve 14 eyalette yasağa karşı dava açılmıştı.
Eski Dışişleri Bakanları John Kerry ve Madeleine Albright ile Eski CIA Direktörü Leon Panetta, yasağı etkisiz, tehlikeli ve ters tepecek bir karar olarak nitelediler.
Trump'ın savunması da, Adalet Bakanlığı'nın ki gibi ulusal güvenlik riski üzerinden yapıldı.
Bugün temyiz mahkemesinden çıkacak karar ne olursa olsun, konu en nihayetinde ülkenin en üst düzey mahkemesi Yüksek Mahkeme'nin önüne gelebilir.
Yüksek Mahkeme'nin önüne gelen son göç davası 4-4'lük eşitlikle sonuçlanmıştı.
Ancak Trump'ın adayı Neil Gorsuch'un yüksek mahkeme yargıçlığı zamanında gerçekleşirse, denge başkanın lehine değişebilir.