Birleşik Krallık Yüksek Mahkemesi, kadının yasal tanımının biyolojik cinsiyete dayandığına hükmetti.
Karar, bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.
Yargıçlar, bu kararın bir tarafın diğerine karşı zaferi olmadığını ve yasanın trans bireylere ayrımcılığa karşı koruma sağlamaya devam ettiğini söylüyor.
Kararda, “cinsiyet kavramının ikili olduğu, bir kişinin ya kadın ya da erkek olduğu” belirtildi.
Karar, İskoçya hükümeti ile bir kadın grubu arasında uzun süredir devam eden yasal mücadelenin ardından geldi.
İskoçya hükümeti, cinsiyet tanıma sertifikasına sahip transseksüellerin cinsiyete dayalı korumalardan yararlanma hakkına sahip olduğunu savunuyordu.
Kadınlar İçin İskoçya (For Women Scotland) adlı kampanya grubu ise bu hakların yalnızca kadın olarak doğan kişiler için geçerli olduğunu ileri sürüyor.
Kararın İskoçya, İngiltere ve Galler’de geniş kapsamlı etkilerinin olabileceği değerlendiriliyor.
Mahkemenin 88 sayfalık kararın gerekçesi, Eşitlik Yasası’ndaki “kadın” ve “cinsiyet” kavramlarının biyolojik cinsiyete gönderme yapmasına dayandırılıyor.
Bir hükümet sözcüsü, Eşitlik Yasası kapsamında kadın tanımına ilişkin yüksek mahkeme kararının “kadınlar ve hastaneler, sığınma evleri ve spor kulüpleri gibi hizmet sağlayıcılar için açıklık ve güven” getirdiğini söyledi.
Kararın ardından konuşan For Women Scotland’ın kurucularından Susan Smith “Bugün yargıçlar bizim her zaman inandığımız şeyi, yani kadınların biyolojik cinsiyetleriyle korunduklarını söylediler” dedi.
“Cinsiyet gerçektir ve kadınlar artık kadınlara yönelik hizmetlerin ve alanların kadınlar için olduğu konusunda kendilerini güvende hissedebilirler.”
İskoçya’nın başkenti Edinburgh merkezli trans hakları yardım kuruluşu Scottish Trans, kadının yasal tanımının biyolojik cinsiyete dayandığı yönündeki kararın ardından “paniğe kapılmama” çağrısı yaptı.
Kuruluş bu kararın trans bireylerin yaşamları üzerindeki etkisini “kasıtlı olarak abartan pek çok yorum” yapılacağı uyarısında bulundu.
Kuruluş “kendinize ve birbirinize dikkat edin” dedi.