Epstein’ın çevresinde bugüne kadar adları sıkça geçen milyarderler, siyasetçiler veya akademik figürler bir yana… Chomsky ismi bu ağın en tartışmalı halkalarından biri hâline gelmiş durumda.
2015: Chomsky’nin Epstein’a Gönderdiği Siyasal Analizlerle Dolu E-posta
Chomsky’nin 24 Aralık 2015’te Epstein’a yazdığı e-posta, ilişkinin niteliğini anlamak açısından en çarpıcı belgelerden biri. Chomsky yalnızca Epstein’ın açtığı konulara yanıt vermiyor; ABD’nin terörle mücadele politikalarından Trump ve Ted Cruz’un söylemlerine kadar kapsamlı bir analiz yapıyor:
**“Konular çok ilginç. Bir fırsat bulduğumuzda bunlar hakkında senden daha fazla duymayı isterim. Bu küresel bir durum mu, yoksa daha çok burada mı?
İzlenimim şu ki korku daha çok ABD’de. (Çok daha kırılgan olan) Avrupa’da, Vize Muafiyeti Programı’na benzer hiçbir şey yok. Program, terörle ilgisi olmayan İran’ı hedef alırken, neredeyse tüm cihatçı terörün kaynağı olan Suudi Arabistan’ı muaf tutuyor.
Ya da Trump tarzı ‘hepsini yasaklayalım’. Ya da Cruz tarzı halı bombardımanı…
Uzun zamandır, muhtemelen sömürge döneminden beri, bu ülke hem dünyanın en güvenli ülkelerinden biri hem de en çok korkan ülkesiydi.”**
Bu uzun metin, Chomsky’nin Epstein’a bir “öğrenci” havasıyla yazmadığını, tam tersine entelektüel bir ortaklık hissiyle, tartışmayı isteyen ve geliştiren bir tonda cevap verdiğini gösteriyor.
Chomsky, e-postanın sonunda da kişisel bir anı paylaşıyor:
“Lockerbie bombalamasından sonra PanAm 103’ün ilk uçuşuna tesadüfen bindim… Uçak tamamen boştu. İnsanlık tarihinin en güvenli uçuşu olmalıydı. Kimse olmadığı için birinci sınıfa yükseltildik.”
Bu tür anlatılar, iki figür arasında kişisel bir rahatlığın bulunduğunu düşündürüyor.
⸻
Epstein’ın Teklifleri: “New York’taki daireyi istediğin zaman kullanabilirsin”
Epstein’ın Chomsky’ye gönderdiği e-postalar da esnek ve yakın bir ilişki izlenimi veriyor.
Epstein, Chomsky’ye: New York’taki dairesini, New Mexico’daki çiftliğini, özel seyahat ayarlamalarını “istediği zaman” kullanabileceğini yazıyor. Bu, Epstein’ın diğer yüksek profilli isimlere sunduğu ayrıcalık paketinin Chomsky’ye de açıldığını gösteriyor.
⸻
2015–2016: Epstein’ın Chomsky ile Birçok Buluşma Ayarladığı Dönem
Wall Street Journal’a göre Epstein, bu yıllarda Chomsky ile birçok özel toplantı organize etti.
Chomsky’ye bu buluşmalar sorulduğunda verdiği yanıt kısa ama çok sertti:“Bu sizin işiniz değil. Kimsenin de değil.”
⸻
2018: Hapisteki Lula ile Epstein’e Bir Telefon
Epstein arşivinde yer alan kısa ama anlamı ağır bir kayıt, ilişkinin yalnızca akademik ve sosyal düzeyde kalmadığını gösteriyor.
21 Eylül 2018 tarihli bu notta Epstein şöyle yazmış:
“Chomsky beni Lula ile aradı. Hapisten. Ne dünya ama.”
O dönemde Brezilya’nın solcu lideri Lula da Silva, yolsuzluk soruşturması nedeniyle hapisteydi. Chomsky Lula’yı sık sık ziyaret ediyor, uluslararası alanda Lula’nın tutukluluğunun politik olduğunu savunuyordu. Fakat hapishaneden yapılan bir aramanın Epstein’e yönlendirilmiş olması Chomsky–Epstein ilişkisinde sıradışı bir güven düzeyine işaret ediyor.
⸻
270 Bin Dolarlık Transfer İddiası
Ortaya çıkan belgelerde yer alan iddialardan biri ise Chomsky’ye Mart 2018’de Epstein bağlantılı bir hesaptan yaklaşık 270.000 dolar gönderildiği yönünde.
Chomsky de konuya ilişkin bugüne kadar hiçbir açıklama yapmadı.
Chomsky, Epstein’ın temasta olduğu tek entelektüel değil.
Epstein’ın MIT ve Harvard gibi kurumlara milyonlarca dolarlık bağışlar yaptığı, üniversitelerden bilim insanlarını düzenli olarak evlerinde ağırladığı, bilimsel projelere fon sağladığı ve bu ilişki ağını bir tür görünmez nüfuz alanı olarak kullandığı anlaşılıyor.
Epstein’ın defterlerinde ve e-postalarında; fizikçi Lawrence Krauss, matematikçi Benoît Mandelbrot, evrimsel biyolog George Church, yapay zekâ uzmanları, ekonomi profesörleri ve davranış bilimciler bulunuyor
Bu kişilerle yapılan görüşmeler, fon teklifleri ve konferans davetleri Epstein’ın kendisini yalnızca finans dünyasında değil, bilim dünyasında da merkezî bir “aracı figür” gibi konumlandırdığını gösteriyor.
Aynı epostalarda Epstein’ın temasta olduğu isimler arasında Eski Hazine Bakanı Larry Summers, milyarder yatırımcı Peter Thiel, Trump’ın eski stratejisti Steve Bannon,fizikçi Lawrence Krauss, Dubai World CEO’su Ahmed bin Sulayem de var.

