CHP’nin Silivri’de tutuklu bulunan cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’na özgürlük ve erken seçim talebiyle başlattığı “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” temalı mitinglerinin 76’ncısı Edirne Saraçlar Caddesi’nde düzenlendi.
Özel, şunları söyledi:
“Sandıkta hesap sormazsak namerdiz”
“Ülkede ev kirası olmuş 25-30 bin lira, açlık sınırı 30 bin lira, emekli maaşı 16 bin lira, asgari ücret 22 bin lira. Ankara’da emekliler perişan, otellerde gecesi 200-300-400 liraya aldığı maaşın yarısını otele kalanı ile simit, kuru ekmek bazen çorba, bayat ekmeğin arasına küflü peynir koyup hayata tutunmaya çalışıyor. Buradan Edirne’den size yeminle söylüyorum bu kara düzeni bitireceğiz, bu ayıptan kurtulacağız. Yıllarca emek vermiş, alnının terini akıtmış, gözünün nurunu akıtmış, elleri nasır olmuş, dirsekleri çürümüş emekliye bu ihaneti yapanlara, bu sefaleti revan görenlere, bu haksızlığı yapanlara sandıkta hesap sormazsak namerdiz.
Kısa çöp uzun çöpten hakkını alana kadar bu millet uzun adamdan hakkını alana kadar, bu millet emaneti, bu kara düzenden alıp halkın partisine verene kadar, emeklinin yüzü gülene kadar, işçinin, çiftçinin yüzü gülene kadar, esnaf bu zilletten kurtulana kadar mücadeleye devam.”
“‘AK Partiliyim, beni almazlar’, ‘MHP’liyim, bana yer yok’ diye düşünmeyin”
“Biz gelince geçmişte bize haksızlık yapanlarla, çalanlarla, çırpanlarla ve kendi yaptıklarını başkası yapmış gibi iftira atanlarla işimiz var. Ama geçmişte AK Parti’ye oy vermiş, üye olmuş kimse korkmasın. Bu parti hiçbirimizin değil, bu gelecek hiçbirimizin değil; bu gelecek hepimizindir. Cumhuriyet Halk Partisi baba ocağıdır. Baba ocağı, herkesin içine doğduğu evdir. Kimi ırağa gider, kimi yakında kalır. Kimi daha büyüğünü ister, kimi küçüğüne razı olur. Ama herkes bilir ki başı sıkıştığında, dara düştüğünde döneceği bir baba evi vardır. Kapısı açıktır. Çayı, çorbası kaynar. Kim sıkışırsa gelene kucak açmaktadır. O baba evinin tapusu Özgür Özel’de olsa güvenme. Kemal Beyde de değildir, rahmetli Ecevit de, İsmet Paşa da. Senin garantin Cumhuriyet’tir. Senin garantin Cumhuriyet’in kurucusudur. Baba evinin tapusu bir kişiye kayıtlıdır o da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür. O yüzden ‘AK Partiliyim, beni almazlar’, ‘MHP’liyim, bana yer yok’ diye düşünmeyin. Atatürk’le derdi olmayanın, Cumhuriyet’le derdi olmayanın, bu bayrakla, bu Mehmetçikle derdi olmayanın bizimle de derdi olmaz. Hep beraber olacağız, hep beraber başaracağız.”
“Bütün dünyaya anlatacağım”
“Avrupa’ya gidecekler, dünyaya gidecekler ve işlerine geldikleri gibi anlatacaklar ama gelip burada seçimi kazanacaklar, öyle bir şey yok. Buraya ben Brüksel’de geldim, orada Türkiye’de yapılan haksızlıkları hukuksuzlukları teker teker anlattım. Beyler çıkmış ‘yurt dışına şikayet etmeye gidiyor’ diyorlar. Bu AK Parti zamanında başörtü sorrunu yaşıyordu, ‘kardeşlerimize haksızlık yapılıyor’ diyordu ve Avrupa İnsan Hakları Mmahkemesi’ne dava açtılar, Türkiye’yi mahkum ettiler, çatır çatır tazminat aldılar o şikayet değil. Kapatma davaları açılınca heyetler kuruyorlardı, bütün dünya başkentlerinde Türkiye’yi şikayet edip ‘askeri vesayet var, siyasi vesayet var’ diyorlardı. 15 Temmuz Darbesi oldu sabah bizim kapımızda bunlar, ‘Avrupa’da dostlarınız çok, sizi iyi dinlerler bu darbeyi birlikte anlatalım’ diye. Ama benim kardeşlerim içeri atılınca, 31 Mart’ta seçim kazandık diye, 19 Mart’ta darbe yapılınca Özgür Özel oturacak, susacak sen de burada keyif çatacaksın. Bütün dünyaya anlatacağım bir adım geri atarsam namerdim. Bu haksızlığı bütün dünyayı anlatacağım Tayyip Bey sana helal olan hiçbir şey haram değil bana. Mücadele sonuna kadar, sonuna sonuna…”
“Meriç’i sıkı tutun”
“Edirneliler Meriç’i sıkı tutun, 15 Temmuz’dan sonra bir yılda 2 bin FETÖ’cü yakalandı ya burada. Bu darbeciler de günü gelince Edirne’den kaçmak isterlerse Meriç’ten Dedeağaç’a size emanet bu şehir, sınırı iyi tutun. Zekeriya Öz’ün kaçtığı gibi kaçmaya kalkarsa birisi emanetimdir Edirne’nin sınırı Edirne’nin evlatlarına. Darbenin üstünden 276 gün geçti. Erdoğan ‘bir aya insan içine çıkamayacaklar’ dedi, ‘birbirlerinin yüzüne bakamayacaklar’ dedi. Kim var burada, Dilek İmamoğlu var kardeşiniz. 276 gün sonra biz bu meydandayız. Birbirimizin yüzüne bakmaya geldik Erdoğan, insan içine çıkmaya geldik Erdoğan. Ekrem Başkan, Dilek Hanım’ın gözüne her gün bakıyor, o ona güveniyor, biz ona güveniyoruz. Sen gel bakalım da bu milletin gözünün içine bak. Biz el eleyiz, yürek yüreğiyiz. İftiraya teslim olmayız, hiç kimseyi de arkamızda bırakmayız böyle bilin bunu.”













