Sonuçlara göre Muhafazakar Parti ve Johnson beklentileri aşarak Avam Kamarası'nda büyük çoğunluk elde edecek ve Brexit'in kontrolünü tekrar eline alacak. Resmi olmayan sonuçlara göre, iktidardaki Muhafazakar Parti, Avam Kamarası'na giren diğer bütün partilerin toplamından daha fazla sandalye elde edecek. Johnson'ın seçim öncesinde en önemli söylemlerinden biri, "Brexit'i halletmek için Parlamentoda işe yarar bir çoğunluk elde etmeliyiz" olmuştu.
BBC'nin tahminlerine göre Muhafazakar Parti, 650 kişilik Avam Kamarası'nda 357 koltuğa sahip olacak. Bu durumda Johnson liderliğindeki Muhafazakarlar, Britanya'nın 'Demir Leydi' lakaplı eski başbakanı Margaret Thatcher'ın 1987'de aldığı sonuçlardan bu yana partileri için en iyi sonucu almış olacaklar.
Londra'da bir zafer konuşması yapan Johnson, hükümetine "Brexit'i halletme yetkisi verildiğini" ifade etti ve yeni hükümetin "halkın iradesine" saygı duyacağını belirterek ikinci bir Brexit referandumu ihtimalini tekrar reddetti.
Johnson, eski Britanya Başbakanı Theresa May'in istifasının ardından bir halk oylamasıyla değil, partisinin içinde yapılan oylamayla başbakan olmuştu. Johnson, bu sonuç ile halk tarafından seçilerek bu makamdaki görevini devam ettirme hakkı kazandı.
Diğer taraftan seçimden önce yapılan anketlerde Muhafazakar Parti'nin sadece 28 koltuk gerisinde kalması beklenen İşçi Partisi'nde ise hüsran yaşanıyor. 12 Aralık'a büyük umutlarla giden İşçi Partisi'nin 1935'den bu yana en kötü sonuçlarını elde ederek sadece 201 sandalye kazanacağı tahmin ediliyor.
İşçi Partisi lideri Jeremy Corbyn, bir sonraki seçimde partisinin başında olmayacağını söyleyerek ayrılık sinyali verdi. Görevinden hemen istifa etmeyeceğini ifade eden Corbyn, "sonuç üzerine" düşünme süreci boyunca partisindeki genel başkanlık görevini sürdüreceğini bildirdi.
2010'dan bu yana iktidar olamayan İşçi Partisi, Muhafazakarlara üst üste dördüncü defa bir seçimde kaybetmiş oldu.
BBC editörü: Dünya haritasındaki yerimiz yeniden çizilecek
BBC'nin siyaset editörü Laura Kuenessberg, bu seçimi Britanya tarihinde bir "dönemeç" olara nitelendirdi.
Kuenessberg'in değerlendirmesi şöyle:
"İngiltere’ nin siyasi tarihindeki en karışık zamanlardan birini yaşadık. Boris Johnson, kazandığı resmen açıklandığında, Avrupa Birliği'nden ayrılma yolunda Muhafazakar Parti milletvekillerinin çoğunluğunu da arkasına almış olacak. Bu tarihimizdeki çok önemli bir dönemeç. Dünya haritasındaki yerimiz yeniden çizilecek. Ama bu kadar değil… Bu sonuçlar aynı zamanda 10 senedir devam eden Muhafazakar Parti iktidarına 5 yıl daha eklenmesi demek. Son yıllarda giderek daha fazla sola kayan İşçi Partisi için ise peş peşe gelen 4. seçim mağlubiyeti, tarihi bir yenilgi anlamına geliyor. İskoç Ulusal Partisi (SNP) de, İskoçya'daki hakimiyetini genişletti ve bölgenin neredeyse tamamı sarı (SNP'nin rengi) oldu. Yalnızca bir yıl önce Avam Kamarası'nın arka koltuklarında oturan ve kendi meslektaşlarının dahi üzerini çizdiği Boris Johnson, sonuçlar resmileştiğinde, lider olarak seçimi kazanmış olacak. Brexit yanlısı seçmenleri bir araya getirmek ve ayrılık karşıtı seçmenleri bölmek üzerinden yaptığı seçim hamlesi onu yeniden Başbakanlık Konutu'na taşımış görünüyor."
Trump'tan Johnson'a tebrik
ABD Başkanı Donald Trump, seçim sonuçlarının kesinleşmesinin ardından Muhafazakâr Parti lideri Boris Johnson'ı tebrik eden bir mesaj paylaştı. Twitter üzerinden yazan Trump şunları belirtti: "Boris Johnson'ı harika zaferinde tebrik ederim. Britanya ve ABD, Brexit sonrası dev bir serbest ticaret anlaşması imzalayabilecek. Bu anlaşma Avrupa Birliği (AB) ile yapılabilecek her türlü anlaşmadan daha büyük olma ve daha kazançlı olma potansiyaline sahip. Boris'i kutlayın!"