Soruşturmayı yürüten Başsavcı Preet Bharara, Sarraf'ın kefaletle serbest kalma talebinin reddedilmesine gerekçe olarak şüphelinin üst düzey devlet görevlileriyle yakın ilişkilerini ve maddi gücünü gösterdi.
Dosyada, 17 Aralık soruşturmasında adı geçen eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan eski İçişleri Bakanı Muammer Güler, eski Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış'ın adları yer alıyor.
Eski Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın adı da dosyada. Sarraf'ın bu isimlere rüşvet verdiği savunulan gerekçede, buna ilişkin olduğu ileri sürülen belgeler de mahkemeye sunuldu.
Bharara'nın dava dilekçesinde, Sarraf'ın eski bakanlara verdiği öne sürülen rüşvet rakamları da yer aldı. Sarraf'ın eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'a Mart 2012 ile Ağustos 2013 arasında 32 milyon euro, 10 milyon dolar ve 300 bin İsviçre Frankı verdiği, ayrıca kendisine bir piyano, lüks saatler ve mücevherler verdiği öne sürüldü. Eski İçişleri Bakanı Muammer Güler'e ise Nisan – Ekim 2013 tarihleri arasında 5,8 milyon dolar rüşvet verildiği, Halk Bankası eski Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın ise 2,5 milyon euro ile 1,4 milyon dolar aldığı iddia edildi. Dosyada, Eski Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış'ın evine 500 bin dolar rüşvet parası gönderildiği de savunuldu.
Dosyada, Sarraf'ın talep ettiği kefalet bedelinin, dağıttığı rüşvetin üçte birine denk geldiği öne sürüldü. Bharara, tutuklu iş adamının maddi gücü ve siyasi ilişkilerine vurgu yaptı.
Sarraf tarafından yönetilen şirketlerin yıllık kazancının 11 milyar doların üstünde olduğunu aktaran Bharara, bu çapta geniş maddi imkanlara sahip birinin 10 milyon dolar nakit parayı özgürlüğü için rahatlıkla feda edip kaçabileceğini vurguladı.
Güçlü ilişkileri sayesinde Türkiye'de Sarraf hakkında 2013 yılında açılan büyük çaplı yolsuzluk dosyasının kapatıldığını iddia eden başsavcı, soruşturmayı yürüten savcılara siyasi baskılarla dosyadan el çektirildiğinin ileri sürüldüğüne değindi.
Kaynak: DHA