Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesud Barzani, Londra merkezli Al Monitor’e konuştu. Bölgesel bağımsızlık referandumunu, Ekim ayına kadar gerçekleştirmeyi düşündüklerini söyledi.
Barzani, Irak merkezi yönetimini eleştirdi:
“Merkezi hükümet Kürtlere verdiği bütçe payını dondurarak, birkaç kritik kalemde taahhütlerini yerine getirmedi. Bu yüzden iki seçenekle karşı karşıya kaldık. İlki bütün haklarımızdan feragat etmek ki, bu Irak içindeki federal bir yapıdan vazgeçmek anlamına gelir. Diğeri de referanduma giderek halkımıza ne istediklerini sormak. Statükoyu korumak bu noktada sürdürülebilir değil.”
Türkiye’nin muhtemel bağımsızlık ilanını kabul edip etmemesi hakkındaki soruya da yanıt veren Barzani, “Şu anda yönetimdeki AKP hükümeti, Kürdistan’ın bağımsızlığını kabul etmiyor. Başka bir hükümetin de bunu yapacağını zannetmiyorum. Referandum Irak’taki Kürtleri kapsadığı sürece, Türkiye’deki Kürtlerle bir ilişkisi yok, bu problem olmayacaktır. Bu yüzden umuyoruz ki Türkiye bunu anlayacaktır ve Kürtlerin ne istediğinin bilincine varacaktır. Fakat aynı zamanda Bağdat ile de görüşüyoruz, İran ile görüştüğümüz zaman Türkiye ile de görüşeceğiz. Bunu dengeli ve barışçıl bir biçimde gerçekleştireceğiz” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kürtler konusunda ‘birçok kişiden daha iyi bir anlayışa sahip’ olduğunu ifade eden Barzani, “Erdoğan’dan duyduklarımı, başka kimseden duymadım” dedi.
“HDP koalisyonun parçası olsaydı ‘hayır’ diyebilirdi”
Türkiye’deki Kürt sorununa çözüm süreci içinse şu ifadeleri kullandı:
“Umuyorum ki barış süreci henüz sona ermedi ve biz barış sürecinin devam etmesi için elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışmıştık. Detaylara inmeyeceğim ama 7 Haziran seçimlerinden sonra onlar [HDP] parlamentoda 80 sandalye edinmişlerdi ve eğer koalisyonda [AK Parti ile] yer almazlarsa bunun ‘tarihi bir hata’ olacağını açıklamıştık. Ve AKP’nin HDP’nin koalisyonun bir parçası olarak kabul etmediğini düşünmüştüm. Fakat sonradan duyduğum kadarıyla HDP koalisyonun bir parçası olmak istememiş; bence bu büyük bir hataydı.
Sultanlık dönemleri genel olarak geçmişte kaldı. Tam tersi eğer koalisyonun bir parçası olsalardı, endişeli oldukları alanlarda ‘hayır’ diyebilirlerdi. Parlamentoda bir şansları oldukça değişiklikler için mücadele edebilirlerdi. Şu an olanlardan oldukça endişeliyim. Şehirlerde karanlık terör örgütleri adına bombaların patladığına tanık oluyoruz ama sonunda bundan bütün Kürtler sorumlu tutuluyor ve bütün bunların Türklerle Kürtler arasında etnik bir çatışma ile sonuçlanmasından korkuyorum.”
Kaynak: DHA