İYİ Parti’nin “Çin Halk Cumhuriyeti tarafından Uygur Türk Halkına yönelik insanlık ve vicdan dışı eylemlerin, araştırılması ve sonuçlarının uluslararası topluma deklare edilmesi” şeklindeki önergesi, AKP’nin oyları ile reddedildi.
MHP önergeye çekimse oy verirken, İYİ Parti, CHP ve HDP’den evet oyu geldi.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan imzasıyla Meclis Başkanlığı’na verilen araştırma önergesinin ‘gerekçe’ kısmında şu ifadelere yer veriliyordu:
“Çin Halk Cumhuriyeti tarafından Doğu Türkistan bölgesinde yaşayan Uygur Türk halkına karşı planlı ve sistematik olarak yürütülen hürriyetten yoksun bırakma, işkence, zulüm, zorla doğum kontrolü ve öldürme eylemlerinin amacı bir topluluğun üyelerinin bir kısmının ya da tamamının yok edilmesi amacını taşımaktadır. Yine Çin Halk Cumhuriyeti tarafından uygulanan şiddet odaklı politikalar neticesinde Uygur Türk Halkının sahip olduğu tarihi, kültürel ve sosyal iç dinamiklerin yok edilmesi amaçlanmaktadır. Bu kapsamda Çin Halk Cumhuriyeti’nin Doğu Türkistan’da uyguladığı mezalim, 1948 İnsan Hakları Beyannamesine, 1954 Lahey Kültür Mallarının Korunmasına Dair Sözleşmeye ve 1972 Her Türlü Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Uluslararası Sözleşme’ye aykırıdır. Bu kapsamda, Türk Milletinin tarihten bugüne tevarüs eden yüksek medeni vasfı ve insan onuruna olan bağlılığı sebebiyle, Çin Halk Cumhuriyeti tarafından Uygur Türk Halkına yönelik insanlık ve vicdan dışı bu eylemlerin, Gazi Meclis nezdinde araştırılması ve sonuçlarının uluslararası topluma deklare edilmesi gerekmektedir.”
Önergenin reddine İYİ Parti’nin Twitter hesabından tepki geldi:
“Doğu Türkistan’daki soydaşlarımızın yaşadığı zulmü Hollanda ve Kanada bile kabul ederken… Araştırma önergemizi; “Hira Dağı kadar Müslümanım.” diyenler reddetti. “Tanrı Dağı kadar Türküm.” diyenler masanın altına saklanıp çekimser kaldı. Takdir milletimizin.”
Blinken: Uygurlara uygulanan soykırımı Çinli mevkidaşımla görüşmede dile getireceğim
Bu arada ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken bir soru üzerine, Çin’in Sincan’daki uygulamalarını önceki yönetim gibi “soykırım” olarak tanımladıklarını ve bu konuyu 18 Mart’ta Alaska’da Çinli mevkidaşı Wang Yi ile yapacağı görüşmede de dile getireceğini açıkladı.
Pekin’in kurallara dayalı uluslararası sisteme zarar verme potansiyeli olduğunu kaydeden Blinken, uluslararası müttefikleriyle birlikte Çin’in “provokatif” adımlarına karşı duracaklarını ve bunun bir öncelik olduğunu anlattı.
Blinken ayrıca Çin’in, Hong Kong’daki insan hakları ihlallerine karşı harekete geçeceklerini de sözlerine ekledi.