Ana SayfaHaberlerAkşener’in 8 Mart konuşması: “Kadınların ayağını öpmelisiniz kereste adamlar"

Akşener’in 8 Mart konuşması: “Kadınların ayağını öpmelisiniz kereste adamlar”

“Kadınların tesettürüyle uğraşılmayacağı, bedeniyle sömürülmeyeceği, her adımda arkasını kollamayacağı, boşandığında dul, ağladığında hor görülmeyeceği, market rafından aldığını gizlemeyeceği günlere alışacaksınız. Kendi ayakları üzerinde duran dağ gibi kadınlara alışacaksınız. Ya alışacaksınız, ya da ilk seçimde çekip gideceksiniz!”

İyi Parti lideri Akşener, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde iktidarı kadın hakları üzerinden eleştirdi. İktidarın kadınların hayatını, hak ve emek mücadelesini ciddiye almadığını İstanbul Sözleşmesi’nden çıkarak gösterdiğini anlatan Akşener, “Bu ülke kadınlarının ayağını öpmelisiniz kereste adamlar” çıkışında bulundu.

İyi Parti lideri Meral Akşener, partisinin TBMM grup toplantısında kürsüye beyaz takım elbiseyle çıktı. Sivil toplum örgütü temsilcileri ve partili kadınların da beyaz giyindikleri toplantı “Beyaz Buluşma” temasıyla gerçekleşti ve Akşener, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde kadınlarla birlikte sadece iktidara değil kadın haklarından yana olmayan tüm erkeklere meydan okuyan mesajlar verdi.

Akşener; kadınlar günü mesajlarına 8 Mart’ın tarihi anlamını anlatarak başladı. 8 Mart 1857’de New York’taki bir tekstil fabrikasında dokuma işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesi için greve başladığını, grev sırasındaki çatışmalar sonucu çıkan yangında 120 kadının hayatını kaybettiğini hatırlatan Akşener, kadınların yaşadığı önyargı ve baskıların dünyanın her yerinde benzer olduğuna dikkat çekti, örnekler verdi:

“Hitler faşizminin en karanlık günlerinde, Münih Üniversitesi’nde, hazırladığı broşürleri dağıtan Sophie Scholl ve abisi, Gestapo tarafından yakalandı ve idam edildi. Stalin’in, Doğu Avrupa’yı ele geçirme planına da önce kadınlar itiraz etti. Milada Horakova’dan bahsediyorum. Berlin Duvarı yıkılırken, Kahire sokaklarında Arap otokratlara isyan edilirken, İran’da çalınan seçimlere tepki gösterilirken yine hep kadınlar, ön saflardaydı.”

Kendine ait bir oda

Konuşması sık sık alkışlarla kesilen Akşener, “Eşim ve oğlum duymasın” diyerek kadınların erkeklerden farkını, hakları için mücadele eden kadınlara gönderme yaparak “Birçok erkeğin, ılıman iklim meyvesi gibi, her mevsim çiçek dağıtmasının aksine, adeta, sert ve soğuk iklimlerde ayakta kalan, bir çınar gibi, karakterli ve dimdik durdular” sözleriyle dile getirdi.

Akşener, ünlü İngiliz feminist yazar Virginia Woolf’un “Kendine Ait Bir Oda” kitabına da gönderme yaptı: “Kendilerine Ait Bir Oda’ya sahip olmak için savaştılar, bu odayı korumak, bu odanın tek hakimi olmak için mücadele ettiler. Bunu, hepimiz için yaptılar. Kadınlar için yaptılar, insanlık için yaptılar.”

Kaderlerine razı gelmeyen kadınlar ve kereste adamlar

Akşener, dünyanın her yerindeki kadınların haklarını korumak için mücadele ederken, Türk kadınlarının da kaderlerine razı gelmediğini söyledi. Türk kadınının mücadelesinin dünyada örneği olmadığını savunan Akşener, Kurtuluş Savaşı’yla özdeşleşen tüm kadınları; Fatma Nesibe Hanım’ı, Halide Edip’i, Nezihe Muhiddin’i, Fatma Aliye’yi, Nezahat Baysel’i, Şerife Bacı’yı, Fatma Seher’i, Nene Hatun’u tek tek saydı.

Cumhuriyet’in kadınlara eğitimden siyasete her alanda büyük kazanımlar sağladığını ancak bugün Türk kadınının hak ettiği değeri bulamadığını söyleyen Akşener, kadınlarla birlikte iktidara ve topluma kadın-erkek eşitliğine saygıyı öğretmeye kararlı olduğunu söyledi:

“Bu ülkenin kadının ayağının altını öpmelisiniz kereste adamlar! Utanmadan sıkılmadan hiçbir şeyi hak etmediğimizi söylüyorsunuz. Bu ülkenin kadını her şeyi hak etti. Bileğinin yüreğinin gücü ile hak etti. Tercihlere zorlanmasıyla hak etti. Ve ailesini ülkesini milletini sağ ve ayakta tutmasıyla gösterdiği gayretle hak etti. Bir kocaman kuyruklu yalan vardır. Türk kadını mücadele etmedi diye. Hadi oradan be. Bunu söyleyenler o kadınların bu ülke için verdiği emeğin fitresini karşılayamazlar. Zekâtı fazla gelir. Emeklerinin fitresini karşılayamazlar.”

İstanbul Sözleşmesi’ni savunurken kadınlara karşı kötülüğe duvar ördüklerini söyleyen Akşener, iktidara “Alışacaksınız” çıkışıyla kadınlar için savundukları düzeni tarif etti:

“Kadınların tesettürüyle uğraşılmayacağı, bedeniyle sömürülmeyeceği, her adımda arkasını kollamayacağı, boşandığında dul, ağladığında hor görülmeyeceği, market rafından aldığını gizlemeyeceği günlere alışacaksınız. Kendi ayakları üzerinde duran, dağ gibi kadınlara alışacaksınız. Ya alışacaksınız, ya da ilk seçimde çekip gideceksiniz!”

- Advertisment -