Narin cinayeti gazeteciliği, habercilik açısından problemlerle dolu bir patikaya giren, ona rağmen kamuoyunun onayını ve takdirini kazanan, bir yandan da patikaya uymayan yeni delilleri siyasi-ideolojik mülahazalarla ya da kamuoyu onayını kaybetmek korkusuyla görmezden gelen gazetecilerin öyküsü olarak da okunabilir.
Sırrı Süreyya Önder, ilk Meclis Başkanvekilliği görevini üstlendiğinde onun adına endişelenmiştim. Mükemmel bir yöneticilik yaparak, Meclis Başkanlık kürsüsünde gerçek anlamıyla bir farklılık oluşturdu. Örneğin Meclis kürsüsünden zamanın İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’e yazdığı şiir bir siyasi mizah şaheseri. 2012 yılında, Meclis Genel Kurulu’nda, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin hakkında CHP’nin verdiği gensoru önergesi üzerinde konuşan Sırrı Süreyya Önder (ki o dönem BDP milletvekiliydi) “Ben bir de Sayın Bakana şiir yazdım, methiye diyebiliriz" dedi ve şiirini okudu: “Kurbanam kalın kaşına/ Taç yakışan başına/Bir gün görmesem ey İdris Naim/Yanarım ataşına”
7,5 yıl sonra tahliye olup 24 saat geçmeden tekrar Silivri’ye gönderilen Selçuk Kozağaçlı’nın tahliyesine, savcılığın cezaevindeki gelişim değerlendirme raporlarını gerekçe göstererek itiraz ettiği ortaya çıktı. Savcılığın itiraz yazısından: “Cezaevindeki birimlerin hazırladığı gelişim değerlendirme raporlarında gelişim puanı 37,75 olarak kayda geçti. Bu da 40 barajını geçemedi.”
Futbol, sadece skor tabelasının soğuk rakamlarından ibaret değildir; sahadaki mücadele, kolektif ruh ve oyunun kontrolüdür asıl hikâyeyi yazan. Amedspor’un Çorum FK ile oynayacağı maç öncesinde, taraftarların beklentisi net: Skor olarak geriye düşmek, hatta maçı kaybetmek bile tolere edilebilir; ancak Amedspor’un oyunun ruhunu teslim etmesi, asla kabul edilemez. Bu maçta Amedspor’dan beklenen, rakibin enerjisine boyun eğmeden, sahada proaktif bir duruş sergileyerek oyunun inisiyatifini elinde tutmasıdır.