GÜNÜN YAZILARI

Laik siyaset ve laik sosyolojinin bugünlere gelişteki sorumluluğu (7): İlhan Selçuk’un başlangıçta önerdiği muhalif çizgi benimsenseydi ne olurdu?

AK Parti’nin son 10 yılını idrak ettikten sonra bugün televizyonlarda muhalif figürlerin iki 10 yıl arasındaki farklardan söz etmesi artık sıradan bir iş. Fakat bu kişilerin ilk 10 yılda sanki şimdiki AK Parti’yi eleştiriyormuş gibi konuştuklarını hatırlamak çok öğretici. Bu pratik bizi bu dizinin sorduğu sorulardan birine taşıyor: Acaba laik-seküler muhalefet ilk 10 yıldaki “reformcu AK Parti”yi hadi desteklemedi, hiç değilse ona ‘düşman’ muamelesi yapmasaydı farklı bir yakın tarih yaşayabilir miydik? Ya da: Yaşandığı günlerde üstü özenle örtüldüğü için şimdi duyunca “böyle şeyler mi olmuştu” diye hayrete düşeceğiniz şey gerçekleşip de İlhan Selçuk’un başlangıçta önerdiği muhalif çizgi benimsenseydi ne olurdu?

ABD’nin vahim hatası Rusya’ya nasıl hediye oldu?

Gazze’deki harp ve Amerika’nın tutumu Putin’e inanılmaz nefes aldırdı. Herhalde Putin , Biden ve Netenyahu’ya şükran dolu olmalı. Hem de Rusya’da Başkanlık seçimi sırasında Putin’in rakiplerini çeşitli şekillerde bertaraf ettiği bir dönemde. Putin’in otokratik Rusyası son derece tehlikeli bir ülke. Şimdi Moldova’yı tehdit ediyor. Rusya’daki sözde Başkanlık seçiminde hukuken Moldovya’nın parçası ama Rusya’nın hakimiyetinde olan Transdinyester’de oy verme sandıkları kurdu. Moldovya’nın haklı protestosuna karşı Rus Sefirinin cevabına bakın: “Ülke dışında olan Rus vatandaşlarının oy verme hakkı var.”

Yokluk ve tokluk arasında din

Türkiye’de bugün aksi yöndeki vaveylaya rağmen son yirmi yılda yokluk toplumundan tokluk toplumuna geçiş yaşandı. Eski ahlak ve din anlayışı ofsaytta kaldı. Hala yeni zenginleri eski fakirliğin sopasıyla dövmeye çalışan muhalif idealizminin attığını sandığı gollerin gol sayılmamasının sebebi budur. Mesela artık çok düşük gelir grubundaki insanlar için bile erişilebilir bir tüketim nesnesi olan serpme kahvaltının suçüstüsü gibi sunulmasındaki aculluk bundandır. Herkes şaşkın: Dindarlar kadar dindarlardaki ahlaksızlığı dine sığdıramayanlar da şaşkın.

Anayasal monarşiye geçiş: Hiçbir sebep yoksa bile mutlaka bir sebep vardır!

Geçen haftanın en “tatlış” Twitter konularından biri “Anayasal Monarşi ve Türkiye” başlığı altında toplanabilecek tweetlerden oluşuyordu. Peki, Erdoğan zaten halihazırda “Head of State” olduğuna göre, anayasal monarşi ile birlikte yetkilerinin kısıtlanması hedeflenmekte olabilir. Çünkü bu sistemde, Türkiye’deki mevcut Cumhurbaşkanlığı Sistemi ile karşılaştırıldığında “Head of State”in yetkileri neredeyse ortadan kaldırılmakta ve görev sembolik hale dönüştürülmek istenmektedir. Erdoğan’dan sadece törenlerde boy göstermesi, keskin bir tarafsızlık içinde devleti bir imaj olarak temsil etmesi, Hükümetten zaman zaman bilgi almakla yetinmesi, yabancı diplomatlarla nezaket görüşmeleri yapması vs beklenecektir. Cumhurbaşkanlığı Sistemi ile kazanılan hız feda edilmek isteniyor olabilir mi?
- Advertisement -

Oscar töreninden akılda kalan anlar ve kırmızı halıda öne çıkan 5 trend

Oscar ödül töreninde sahne alan Ryan Gosling, Marylin Monroe’ya gönderme yaptı. Emma Stone ikinci kez En İyi Kadın Oyuncu ödülünü aldı. Emily Blunt ve Ryan Gosling sahnede tartıştılar. Anadan üryan sahneye çıkan oyuncu John Cena, herkesi şok etti. Billie Eilish’in de aralarında olduğu pek çok isim Filistin’e destek verdiler. Yahudi yönetmen Jonathan Glazer’ın ödül konuşması, Gazze’de yaşanan insanlık dramına ve çifte standarda dikkat çekti. Törenden akılda kalan anları, Hollywood ünlülerinin kırmızı halı seçimlerinde öne çıkan beş trendi ve detaylarını sizin için yazdım.

En Son Çıkanlar