Türkiye’nin gördüğü en yaygın yangınlar bittiğinde “buraları ne yapalım” tartışması başlayacak. DW Türkçe’nin derlediği bir haber, ilk bakışta tartışmasız doğru gibi görülen iki görüşün hiç de öyle olmadığını ortaya koyuyor. Uzmanlar, ‘yanıcı’ olduğu için suçlanan kızılçamlara da sahip çıkıyor: "Yangın sonrası yapılacak çalışmalar bir restorasyon çalışmasıdır. Eski haline getirilmesidir. Yoksa bunun adı arazi tahribatı olur. 'Yanmasa da kesip zeytin, ceviz dikseniz ne olurdu?' Bu da arazi tahribatıdır.”
Bölgeden aldığım izlenimler: Belediye Başkanı Ahmet Aras ve ekibi, kimde hangi araç var, biliyor. Araçların nerede işe yarayacağını biliyor. Devam eden yangınlarla mücadelede ve kurtarma faaliyetinde, belediyeler olağanüstü gayretle çalışarak, çok etkili oluyor. Bu felakette, yerel yönetimlerin önemini de daha iyi anlıyoruz.
New York’ta aşı olmayanların, restoran, bar, jimnastik salonları, konser ve spor etkinlikleri gibi kapalı mekanlara giremeyeceği açıklandı. New York Belediye Başkanı Bill de Blasio,...
Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat çektiği video ile tehlikeye dikkat çekti: "Durum çok ciddi. Termik santralin dibine geldi alevler. Varsa imkan derhal gece görüşü olan uçak ya da helikopter bölgeye yönlendirilsin."
Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın yabancı uyrukluların faturalarına 10 kat zam yapılması teklifi belediye meclisinde kabul edilerek komisyona sevk edildi. Teklifi hakkında konuşan Özcan, “Referandum yapılmalı, sığınmacılar gitsin mi kalsın mı diye sorulmalı. Geldikleri gibi gidecekler” dedi, toplantının sonunda da ortamın gerildiğini söyleyerek AK Partili Meclis üyelerine çay fırlattı.