Manşet

El uzatan Bahçeli, duvar ören muhalefet mi olacak?

Seçim kazanmak dışında her gelişmenin altında “bit yeniği” arayarak atılan adımları değersizleştirdiğini zanneden bir bakışın esas zaafı, tam da odaklandıkları seçimleri kazanmada olabilir. Kürtler için bu tarihi ve esas meseleleri dert etmeyen bir siyasal pozisyonlanma neden cazip olsun? İktidar yerine muhalefetle hareket etmelerini zorunlu kılan motivasyon ne olacak?

ÖZEL HABER | Kadın gassallar anlatıyor: “Kızım vefat ettiğinde onu yıkamaya girmiştim. Sonra gassallığa başladım.”

Gassal önce billboardlardaki "Ölünce beni kim yıkayacak" reklamlarıyla tartışma konusu oldu. Sonra başrolü Ahmet Kural’ın şiddet geçmişi tepki çekti. Şimdi ise kültürel iktidar tartışmalarıyla gündemde kalmaya devam ediyor. Tartışmalar devam ederken kadın gassallara diziyi sorduk: “Ben ilk defa 20 yıl önce kızım vefat ettiğinde onu yıkamaya girmiştim. Ondan sonra başladım gassallığa. İnsanlar dışarıdan anlamayabiliyor, korkabiliyor ama insan yakınının ölümünü tadınca hayata biraz farklı bakıyor.”

“Suriyelilerin ruhsatını hukuksuz bir şekilde iptal ettim” diyen Tanju Özcan’a soruşturma açıldı

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın “Suriyelilerin ruhsatlarını hukuksuz bir şekilde iptal ettim. Tabelaları bir gecede kaldırdım. O zamanki dalgayla dava da açamadılar” sözleri hakkında soruşturma başlatıldığını açıkladı.

Bakan Tunç Narin Davası’nda istinafı işaret etti: “Milletimizin beklenti içindeydi. İstinaf süreci var; yargılama devam ediyor”

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Narin Davası’nda verilen karar hakkında konuştu: “Milletimiz büyük bir beklenti içerisindeydi. Bunun istinaf süreci var. Temyize gidilirse temyiz süreci var. Dolayısıyla devam eden bir yargılama süreci söz konusu. Bazı farklı kanaatler de oluşabildi. Bu kanaatlerin kararda karşılanmamış olması da belki bazı farklı yorumlara neden olmuş olabilir.”
- Advertisement -

Anadolu romantizmi ve aydınımızın çaresiz halleri

Anadolu, dışarıdan bakıldığında, apolitik bir meydan yeri gibidir; sadece çalışmaktan ve geçim endişesiyle yaşanan bir tabiat mücadelesinden ibarettir. Hayata bağlayan şey, küçük menfaatlerdir. Toplumsal ve siyasal olaylar, kimsenin içinde yer almadığı uzak birer tabiat hadisesi gibi görülmektedir. Siyasal otoriteyle tabiat hadiseleri arasında neredeyse bir fark yoktur. Güneşe nasıl ki karşı çıkılamazsa otoriteye de öylece karşı çıkmamak ve tam bir itaatle işine bakmak gündelik bir rutindir. Oysa, gerçek sahiden bu basitlikte midir? Yakup Kadri’nin Ergenekon’u halkımızı gerçekten tanımak isteyenler için vazgeçilmez bir kaynak.

En Son Çıkanlar