Analiz

ANALİZ – Türkiye, Çin’le arasına mesafe koyarak S-400’ü unutturabilir mi?

Meral Akşener ve Mansur Yavaş’ın Çin’in Uygurlar üzerindeki baskısını dile getirdikleri tweetlerine tehdit içeren bir üslupla cevap veren Çin büyükelçisinin Dışişlerine çağrılması ABD medyasında ilgiyle takip edilen bir konu başlığı oldu. Bugün (9 Nisan) Amerika’nın Sesi’nde (VOA) manşetten verilen bir analizde ise Türkiye’nin, Uygurlar üzerinden Çin’le arasına mesafe koyarak “S-400’ü unutturabileceği” dile getirildi.

ANALİZ – Yalım Eralp: “Kanal İstanbul gereksiz ve tehlikeli”

Emekli Büyükelçi Yalım Eralp, haftanın dış politika gündemini SerbestPod’a değerlendirdi: Koltuk krizi: “Kusur bizim tarafımızda değil. Bu oturuş biçimi fikri AB’den gelmiş. Ama protokol müdürü olsam, karşı tarafa sormam, eşit oturturdum.” Montrö-Kanal İstanbul: “Eğer askeri gemiler kanaldan geçecek olursa, Montrö’nün kurduğu denge tamamıyla bozulur.”

ANALİZ – Hayatı zehretme potansiyeli çok yüksek bir teknoloji: Deep fake (derin gerçek)

Ona, ‘gerçek’in başına gelmiş en büyük felaket de diyebiliriz. Bir fotoğraftan hatta bir portreden üretilmiş ve gerçek olmadığını anlamanın imkânsız olduğu videolar âleminden söz ediyoruz. Siyaseti manipüle etmede kullanılmasından korkuluyordu; o -şimdilik- olmadı ama porno, şantaj ve dolandırıcılık sektörlerini patlattı.

“Çin’in Makyavelizmi son kertede Türkiye’ye diz çöktürecek bir hamle”

Dün (6 nisan) Çin büyükelçisinin Türkiye’den iki siyasetçiyi tehdit içeren cümlelerle hedef alması ve ardından Dışişleri Bakanlığı’na çağrılması üzerine, derinlikli Çin analizleriyle öne çıkan akademisyen Kadir Temiz, Twitter hesabına -12 Şubat 2021’de Perspektif’te yayımlanan bir yazısını hatırlatarak- “Türkiye - Çin ilişkilerinin rasyonel zemini kriz alanlarının üstünü örtmek değil aksine bunları açık bir şekilde konuşmaktır” diye yazdı. Bu önemli makaleyi biz de hatırlatmak istedik.
- Advertisement -

ANALİZ – 104 amiral bildirisi karşısında Erdoğan ve Bahçeli’deki bariz ton farkı

Devlet Bahçeli’nin -104 amiral olayında da gözlenen- hiç bitmeyen el yükseltme hamleleri, zamanı geldiğinde AK Partiye dönüp, “yeterince yerli ve milli olamadın, vesayet odakları karşısında yeterince dik duramadın; seni her seferinde uyardım ama dinlemedin ve bak işte böyle oldu” suçlaması için malzeme biriktirme gibi bir yön de taşıyor olabilir mi?

En Son Çıkanlar