NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, Türkiye ile İsveç'in NATO üyeliği konusunda anlaşmaya varıldığını açıkladı. Erdoğan, İsveç'in NATO üyeliği onayını TBMM'ye getirecek. Anlaşmada Türkiye'nin AB üyeliği ile ilgili taleplerinden hangilerinin karşılandığı henüz bilinmiyor. Stoltenberg'in açıklamasına göre "Türkiye ile İsveç arasında ikili güvenlik mekanizması kurulacak", "NATO tarihinde ilk kez Terörle Mücadele Özel Koordinatörü atanacak", "İsveç, Türkiye'nin AB sürecini, vize serbestisini ve Gümrük Birliği'nin güncellenmesi çabalarını destekleyecek."
15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin ardından KHK’lar ile görevden ihraç edilen fakat daha sonra mahkemeler tarafından ihraç kararları iptal edilen İçişleri Bakanlığı personellerü yıllar sonra yeniden göreve çağırılmaya başlandı. Levent Mazılıgüney: “Soylu döneminde İçişleri Bakanlığı bu kanuna uymadı, adeta görmezden geldi. Yeni bakan ile birlikte bir bakış açısı değişikliği var gibi gözüküyor. Henüz tam olarak hayata geçmiş bir uygulama yok. Uygulamayı zamanla göreceğiz. Nasıl adımlar atılacağını göreceğiz.”
Temmuz ayının ikinci haftasında Suriye’de Esad hükümeti kontrolünde olan Şam ve Lazkiye şehirlerine gideceğini “Hayatın doğal akışına döndüğünü göstereceğiz” diyerek açıklayan Ümit Özdağ’ın vizesi ziyarete günler kala iptal edildi.
NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve İsveç Başbakanı Kristersson; NATO Liderler Zirvesi öncesinde bir araya geldi. Görüşmeden Türkiye'nin İsveç'in NATO üyeliğine onay vermesi, İsveç'in de Türkiye'nin AB üyeliği sürecini desteklemesi kararı çıktı. Anadolu Ajansı bu gelişmeyi, Erdoğan'ın daha önce birçok kez onay vermeyeceğini söylediği İsveç'in NATO üyeliği üzerinden değil, İsveç'in buna karşılık destekleyeceğini söylediği Türkiye'nin AB üyeliği süreci üzerinden okuyucularına duyurdu.
Erdoğan tipi ekonomik model gelişmekte olan piyasaların maliye bakanlıkları tarafından hemen benimsenerek genel bir sorun yaratma tehdidinde bulunuyor. Gana Maliye Bakanı Ken Ofori-Atta, bu fikirler üzerine kafa yoran birkaç Afrikalı bakandan biri. Geçtiğimiz ay Brezilya ve Pakistan’daki yetkililer de benzer düşüncelerini dile getirdiler. Az gelişmiş veya gelişmekte olan ülkelerin bakanları, yüksek enflasyona, dalgalanan para birimine ya da kaçan yatırımcılara bakmak yerine, Türkiye’nin Geçen yıl %5.6’ya ulaşan GSYİH büyüme oranlarına bakmayı yeğliyorlar. Bu bakanlar uzun vadeli büyümeyi belirleyen üretkenlikteki duraklama ve tükenen dış rezervler nedeniyle bu durumun sürdürülemez olduğu yönündeki uyarılara ise şüpheyle yaklaşıyorlar. Sayın Erdoğan’ın deneyini deneme aşamasında bırakması en iyisi olurdu.