Orta Doğu’nun geleneksel monarşilerinde son zamanlarda olumlu gelişmeler yaşandı. Körfez ülkeleri, vatandaşlarının katılımını güçlendirmek için yerel seçimler de dahil olmak üzere çeşitli kanallar aracılığıyla reformlar yaptı. Suudi Arabistan’ın sosyal ve ekonomik normları istikrarlı bir şekilde liberalleştirmesi – kadınların siyasi ve ekonomik hayatta tüm seviyelerde yer almasına izin vermesi– Krallık ve tüm Körfez bölgesi için büyük bir değişimin başlangıcı olabilir. Orta Asya'daki durum daha umut verici. Özellikle Özbekistan siyasi reform ve ekonomisini dışa açma yolunda kayda değer bir ilerleme kaydetti.
Reuters, COVID salgını sırasında Pentagon’un, trol hesaplardan “Domuz jelatini var, İslam’a aykırı” gibi paylaşımlarla Çin aşısının satışını baltalamak için uğraştığını tespit etti. Trump döneminde başlayan gizli çalışmalar, Biden seçilince de devam etmiş. Pentagon’un yoğun propaganda yürüttüğü Filipinler’de nüfusun sadece %2’si aşı olmuş ve yüksek ölüm oranı nedeniyle Devlet Başkanı Duterte, aşı olmayanların tutuklanacağını açıklamıştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, G-7 zirvesine katıldığı İtalya’dan dönüşünde Bahçeli’nin AK Parti’nin CHP’yle ittifak yapabileceği açıklamasını “devlet adamı” niteliğinde bulduğunu söyledi, Cumhur İttifakı’nın dayanışma içinde yoluna devam edeceğini duyurdu. Erdoğan, CHP lideri Özgür Özel’in Bahçeli’ye “Suç ortağını bize itmesin” çıkışını sert sözlerle eleştirirken; Özel’den “CHP’nin başındaki arkadaş” diye bahsetti: “Bizim iade-i ziyaretimizi demek ki hazmedemediler. Eğer bu iade-i ziyaretimizi CHP'nin başındaki arkadaş hazmedebilseydi, bu tür bir açıklamayı yapmaya gerek duymazdı. İstanbul’da basın toplantısı yaptılar, belli ki birilerinin etkisi altında kaldılar. Birilerinden onay aldılar.”
Avrupa Futbol Şampiyonası'nın Almanya'da gerçekleştirilen B Grubu karşılaşmasında İtalya, Arnavutluk ile karşılaştı. Signal Iduna Park’ta oynanan bu mücadeleyi Alman hakem Felix Zwayer yönetti. Yardımcı...
“Sayın Ayşe Ateş’i kabul etti Cumhurbaşkanı. Bu işte MHP sınıfta kaldı. Her partinin başına şu gelebilir, bir suç işlenebilir. O suçun mağduru kendi partinden biri olabilir. Failleri de kendi partinden olabilir. Bu suç yönetim kademelerine de uzanabilir. Burada kimseye bir koruma kalkanını almaksızın, bu işin ucu kime giderse gitsin dersiniz suçlular bedelini öder. MHP bence bu konuda şu ana kadar hiç iyi bir sınav vermedi. Suçlular gizleniyor, iddianameden isimler çıkarılıyor, savcı bir yönetici tarafından tehdit ediliyor. İki isim MHP’de bu normalleşmeyi baltalamak için elinden geleni yapıyor. Devlet Bey ilk genel başkan olduğunda Ülkü Ocakları’nı ve MHP’yi sokaklardan ve mafya temasından çok başarıyla uzak tuttuğunu görmüştüm. Bence şimdi de benzer bir operasyona ihtiyaç var; işine karışmak gibi olmasın ama.”