Yaşam

Kapılarını 2018’de açan Kıraathane İstanbul Edebiyat Evi Türkiye’nin ilk okuma evi. Konuşmalardan şiir gecelerine, kitap sohbetlerinden okuma tiyatrolarına, her yaşa uygun pek çok etkinliğin düzenlendiği bu güzide yer, 09-16 Eylül tarihlerinde 30 bağımsız yayınevinin katılımı ile gerçekleşen Kıraathane Kitap Şenliği’ne ev sahipliği yapıyor. Şenlik kapsamında yayınevlerinin stantlarında kitap satışları yapıldığı gibi, şiir dinletileri, seminerler ve konferanslar da düzenleniyor.

Üç yüzyılı aşkın bir tarihi olan Fatih Karagümrük’teki Cerrahi Tekkesi’nin son postnişini Ömer Tuğrul İnançer hayatını kaybetti. Osmanlı’dan itibaren elit ve eğitimli kesimlerin ilgi gösterdiği ve müziğin önemli bir yer tuttuğu tekkenin yeni postnişini büyük bir ihtimalle müzisyen ve oyuncu Ahmet Özhan olacak. 17 yaşından beri tekkede olan Özhan, İnançer’in olmadığı günlerde meşkleri yönetiyordu. Tekkenin ünlü müdavimleri arasında Mazhar Alanson, Gökhan Özoğuz, Sami Özer, Uğur Pektaş, Hasan Kaçan gibi isimler var.

Yunanistan’da ‘istenmeyen kişi’ ilan edildikten sonra ülke ülke, şehir şehir gezen Sevan Nişanyan’ın son durağı Karadağ (Montenegro) oldu. Nişanyan, eski LDP Genel Başkanı ve iş insanı Besim Tibuk’un kendisini arayarak Karadağ’daki oteline davet ettiğini ve bir süre Tibuk’un davetlisi olarak orada kalacaklarını söyledi.

Adını daha çok Ramazan ayı etkinliklerinde duyduğumuz Eyüpsultan’ın artık bir caz festivali var. AK Partili Eyüpsultan Belediyesi tarafından bu yıl ilki gerçekleşecek olan Göktürk Caz Festivali, 16-18 Eylül tarihleri arasında sanatseverlerle buluşacak. Üç gün sürecek olan festivalin açılış konserini Kübalı sanatçı Suami Ramirez yapacak. Festivalde Taylan Erler Band, Silva Quartet, Nefsazz, Ayşen Zülfikar, Jülide Bilgi ve Kerem Görsev Jazz Trio da sahne alacak. Ahmet Vehbi abiye not: Bütün konserler ücretsiz.

Barış kelimesini gün aşırı kullanıp ama tüm çözüm önerilerini küçümseyen, büyük barış için küçük çözümleri toptan reddedip sıradan insanların hayatlarının kayıp gitmesini izleyen siyasi gündemi izlemekle geçti ömrümün bir kısmı. Çevreci aktivistlerin yeşil barış isteme hallerinin de bundan pek farkı yok benim için. Neyse ki, küçük basit adımlarla fosil yakıtları çıkarılırken salınan sera gazını milimize edeceğimizi araştırıp bulan çevreciler var. Araştırma özetle diyor ki; Amerika kıtası ölçeğinde bir alanı ağaçlandırarak, Sanayi Devrimi’nden bu yana berbat ettiğimiz atmosferdeki sera gazının 3/2’sini temizleyebiliriz. Evet bu kadar basit. Ağaçlar en kolay, en maliyetsiz karbon avcısı çünkü.