İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı; 15 Kasım’da tahliye olan, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink suikastının tetikçisi Ogün Samast hakkında yeni iddianame hazırladı.
İddianamede Samast hakkında “FETÖ/PDY silahlı terör örgütü üyesi olduğuna ilişkin somut delil elde edilemediği” belirtilerek, hakkında ele geçirilen bir kısım delillerin, örgütün yönetici ve üyeleriyle irtibatının olduğuna ve Dink cinayetini işlerken ve sonrasında örgütün çıkar ve amaçları doğrultusunda hareket ettiğinin tespit edildiği yer aldı.
“Suça sürüklenen çocuk” olarak yer aldığı iddianamede Samast’ın “silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte silahlı terör örgütü adına suç işlemek” suçundan 7 yıl 6 aydan 12 yıla kadar hapsi istendi ve iddianame İstanbul 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi.
Samast’ın, Yasin Hayal ve Erhan Tuncel’i anlattığı 2014’teki savcılık ifadesine yer verildi
Suikastı azmettirmekten hüküm giyen Yasin Hayal’in “suç örgütü yöneticisi olmak”, Erhan Tuncel ve Ogün Samast’ın ise “suç örgütü üyesi olmak” suçundan ceza aldıkları ifade edilen iddianamede, Samast’ın 5 Aralık 2014’te savcılıkta verdiği ifadeye de yer verilerek, şunları kaydettiği aktarıldı:
“Mektupta yazdığım gibi Yasin önce beni Erhan Tuncel’in evine götürdü. Ben evde bilgisayarda oyun oynuyordum. O sırada benim bulunduğum yerin 3 metre arkasında mutfak bölümü vardı, mutfağın kapısı açıktı. Erhan’la Yasin konuşuyordu. Ben de kulak misafiri oldum. Erhan’ın ‘Ramazan Akyürek ve Fuat müdür’ diye konuştuğunu duyunca döndüm dinledim. Yasin dedi ki, ‘O zaman sırtımız sağlam.’ dedi. Evden çıkınca Yasin’e sordum. Yasin dedi ki, ‘Ben Ramazan Akyürek’i tanıyorum. İsmen de tanıyorum Trabzon’da müdürlük yaptı biliyorum ama Fuat müdür kim?’ dedim. Yasin de bana, ‘Erhan’ın tanıdıkları, biz bu işi öteki çocuğa yaptıracaktık. Çocuk vazgeçti, Erhan onlardan referans almış Ramazan müdür hatta ‘İstanbul emniyet amiri bile biliyor ama arkanızda hepsi, düşün, büyük kahraman olacaksın, cayarsan fena olur yakarım seni’ dedi. Ben de önce dediğim gibi tekrar ‘peki’ dedim. Ben Yasin’e ‘Olay nasıl olacak?’ dedim Yasin de bana ‘Direkt olarak vuracaksın, bu şekilde imzanız olacak.’ Ayrıca bana bayrak verdi otobüsten Trabzon’a dönerken ‘Samsun’dan seni alacaklar, eğer burada alınırsan Ramazan müdür açığa çıkar.’ dedi.”
“FETÖ, cinayetten sonra İstanbul İstihbarat Müdürlüğünü ele geçirdi, ardından Ergenekon, Balyoz, Cizre/Temizöz ve 15 Temmuz’a giden süreci başlattı”
“FETÖ terör örgütünün, devletin tüm anayasal kurumlarını ele geçirmeye yönelik nihai hedefleri doğrultusunda askeriye, mülkiye, emniyet, yargı ve diğer stratejik öneme sahip diğer kamu kurumlarını ele geçirmek için kendilerine engel olacaklarını düşündüğü bürokrat ve personeli sistem dışına çıkardığı” anlatılan iddianamede, örgüt üyelerini bu makamlara getirdiği ifade edildi.
İddianamede, örgütün, devletin kurumlarını ele geçirmek için izlediği stratejiler anlatılarak, Dink cinayeti sonrası öncelikli olarak örgütün İstanbul İstihbarat Müdürlüğünü ele geçirdiği, daha sonra ise bu şubenin imkanlarıyla Ergenekon, Balyoz, Ayışığı, Askeri Casusluk, Cizre/Temizöz, Devrimci Karargah, Tahşiye, Selam Tevhid, 17-25 Aralık operasyon ve davalarını, devamında 15 Temmuz hain darbe girişimine giden süreci başlattığı vurgulandı.
“Samast, FETÖ’nün çıkar ve amaçları doğrultusunda hareket etti”
Ogün Samast hakkında FETÖ/PDY silahlı terör örgütü üyesi olduğuna ilişkin somut delil elde edilemediği ifade edilen iddianamede, Samast hakkında ele geçirilen bir kısım delillerin örgütün yönetici ve üyeleriyle belli bir irtibatının olduğunu, bu irtibatla şüpheliler Tuncay Uzundal, Zeynel Abidin Yavuz, Erhan Tuncel, Yasin Hayal, Ersin Yolcu ve Ahmet İskender’le birlikte Samast’ın Dink cinayetini işlerken ve sonrasında örgütün çıkar ve amaçları doğrultusunda hareket ettiğini ortaya koyduğu anlatıldı.