Yaptığı çevre haberleriyle tanınan Gazeteci Hakan Tosun, İstanbul Esenyurt’ta evine giderken saldırıya uğradı. Ağır şekilde dövülen Tosun’un beyin ölümü gerçekleşti.
Hakan Tosun’un kardeşi Öznur Tosun “Kardeşim; vatanı, halkı, toprağı için mücadele eden tertemiz bir insandı. Karıncayı bile incitmeyen, bir tane sabıka kaydı bile olmayan bir vatandaştı, tertemizdi.” dedi.
50 yaşındaki Serbest Gazeteci Hakan Tosun, cuma gecesi dövülmüş olarak 112 ekipleri tarafından Mehmet Akif Mahallesi’nde baygın halde bulundu.
Neredeyse yaşamsal bir fonksiyonu bulunmadığı tespit edilen Tosun, hastaneye kaldırıldı.
Üzerinden kimlik çıkmayan Hakan Tosun’un, ailesinin yaptığı kayıp başvurusu sonrasında Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nin yoğun bakımında olduğu anlaşıldı.
Gazeteci Fatoş Erdoğan, Tosun’un yakınlarının bekleyişini görüntüledi.
Hakan Tosun’un arkadaşı Aslı Kahraman Eren, “Hakan Tosun, Esenyurt Mehter Caddesi’nde yürürken yanına yaklaşan bir araçtan inen ve birden fazla kişinin saldırısına uğramış ve aldığı darbeler sonucunda ağır yaralanmıştır.” dedi.
İki şüpheli tutuklu
Saldırının ardından 18 ve 24 yaşındaki iki şüpheli “kasten yaralama” suçlamasıyla tutuklandı. Ancak cinayetin nedeni henüz ortaya çıkmadı.
Organlarını bağışlamış
Hayattayken doğa, hayvanlar ve yaşam için mücadele veren Tosun, öldükten sonra da organlarıyla yaşatacak.
Hakan Tosun’un hayattayken organlarını bağışladığı öğrenildi.
Tosun’un cenazesi, organları başka insanlara can olduktan sonra toprağa verilecek.
Hakan Tosun’un ailesi, Nurtepe Cemevi’nde taziyeleri kabul etti.
Polis, şimdi cinayetin ardındaki nedeni araştırıyor.
Kardeşi Öznur Tosun: Abim orada bir alışverişe mi şahit oldu, neyi kapatmaya çalışıyorlar?
Taziyede Tosun’un kardeşi Öznur Tosun, “En üzücü şey şu. Abimin darp edilip, dönüp tekrar darp edilmesi. Burada bir şeye mi şahit oldu. Orada bir şey mi gördü? Çünkü bir gazeteci kimliği var abimin. Her an kamerasıyla her an her şeyin farkında olan bir insan. Orada bir şeye mi şahit oldu, orada bir alışverişe mi şahit oldu? O araba, motora bir şeyler mi veriyordu? O yüzden mi bu kadar bir şeyleri saklamaya çalışıyorlar? Kim, neden koruyor bu insanları? Bunlar neyi kapatmaya çalışıyorlar? O, 24 ve 18 yaşındaki gençlerin arkasında kim var? Onlar kimin maşası? Hâlâ bugün olmuş hiçbir emniyet mensubundan bir telefon almadım. Sadece o gece ‘Rahatsızlık geçiren bir hastanız var, gelin’ dışında hiçbir telefon almadık. ” sorularını yöneltti.